|
Yayın Tarihi: 3.2.2014
|
Kent Üzerine Aforizmalar -2-
Aforizma 16: Mezarlıklar, kentin varoluşunun öteki yüzüdür. Aforizma 17: Trajedi; insanın duvarı kendi eliyle kendi çevresine örmesidir. Aforizma 18: Alışveriş mekânlarında tüketici olma vasfı, bir üst kimlik olarak etnik, siyasi, inanç ve diğer tüm alt kimliklerin önünde taşınmaktadır. Aforizma 19: Feragat etmek, bir uygarlık sonucudur. Fakat nereye kadar?. Aforizma 20: Kentte Kaybolan İnsan mı Yoksa Anılar mı?. Bırakalım geçmişleri oldukları yerlerde, düşlerde kalsınlar!. Aforizma 21: Önce “ilk gidilmiş”tir, sonra “yeni”dir, daha sonra “alışılmış”tır, en sonunda da “kanıksanmış”tır. Aforizma 22: Kentten yansıyan iç siluetlere kulak vermeyenler, bir turist gibi yaşamaya mahkumdurlar. Aforizma 24: Kent ile ilgili sorgulanmayan her devinim sıradanlaşmaya mahkumdur... Aforizma 25: Bazı kentlerin büyüleyici etkisi, bu büyünün ne olduğunun bilinmemesinden kaynaklanır. Aforizma 26: Kenti sembolize eden simgeler aynı zamanda bir feodaliteyi de çağrıştırır.. Aforizma 27: Sanatçı, kente dair düşler kurup, onunla ilgili bir yapıt düşünürken bir ayrıcalığa da sahip olur. Kendi özeleştirisinin. Aforizma 28: Gündüzü başka, gecesi daha başka olan bir kent yaşadığımızı sandığımız aynı kent midir?. Aforizma 29: Ölüm, yaşamın sonu değil, sonucudur. Aforizma 30: Aforizmalar son söz değildir, ama benim son sözlerimdir. Erol ÇINAR erol.cinar@doruk.net.tr |
1630
|
|
|