|
Yayın Tarihi: 9.3.2014
|
|
08 Mart Kadın Hakları Katliamı ve Mücadelesi Üzerine kısa bir not…
Orhun yazıtlarında kadın ve erkek eşitti. Han ve Hatun, her zaman, her yerde, her karada yan yana idiler. Magna Carta kabul edildiği günlerde içeriğinde kadın hakları yoktu. Toprak sahipleri vardı. Kadınlar ikincil, yoksullar üçüncüldü. Her ikisi de emekçi idi. Fransız Devrimi için kadınlar inanılmaz mücadeleler verdiler. Ama sonrasında kadın hakları hiçe sayıldı. İnsan hakları sözleşmelerinde de kadının adı yoktu. Kurtuluş savaşı kadın mücadelesinin sonucudur. İşgalde yalnızca topraklar değil, kadınlarda işgal edilmek istendi. Cinsel istismarlar arttı. Devrimler bir oya gibidir. İnce ince işlersiniz. Küçük küçük parçalar bir büyük bütünü meydana getirir. 1923 sonrasında Kadın haklarında ciddi çalışmalar yapıldı. Maalesef ilerleme kaydedilemedi. İyi niyetli çalışmalar hep feodalitenin duvarına çarptı. 1945 ile beraber kadın tekrar iyi anne, iyi eş olmalıdır tezi belleklerde yer aldı. Aşk ve sevgi ön planda akıl 2. Planda kaldı. Bugün ise, Adam kadına tecavüz eder, kanunlar kadının tecavüzcüsü ile evlenmesini söyler. Tecavüzcü eylemcidir, hastalıklıdır, kadının sevdiği değildir kimse buna bakmaz. Evlenirler. Kadın yaşadığı ayıbın sorumlusu gibi her gece tekrar tekrar tecavüze uğrar. Anne evlilik dışı çocuğa hamiledir. Yasalar, sen evlilik dışı çocuğu öldür, ben sana adam öldürme cezası vermem, hatta indirim yaparım der. Kısacası cinayete teşvik eder. Ailenin reisi erkektir. Aile çetemi ki reisi olsun. Şimdi sıra rakamlarda; Mecliste 550 Milletvekili var, ilk kez 79 Kadın milletvekili mevcut. Bakanlar Kurulunda 20 Bakan var, yalnızca 1’i kadın Bakan. Türkiye’de 2950 Belediye Başkanı var, bunun 27’si Kadın Belediye Başkanı. 31.790 Belediye Meclis Üyesinin yalnızca 1340’ı kadın. 34.275 Köy Muhtarı var, 65’i kadın. 81 ilin yalnızca 1’i kadın Vali. 937 ilçede 20 Kadın Kaymakam var. Müsteşar derseniz sonuç koca bir sıfır. Bakanı erkek, müsteşarı erkek…. TOBB verilerine göre, 365 Oda başkanın 4’ü kadın, Sonuç olarak Siyasette, İş dünyasında, Yerel Yönetimlerde…..KADININ ADI YOK. Erkekler tarafından yönetilen bir Türkiye’de yaşıyoruz. Aydın Erkek ve kadınların beraberce mücadelelerine ihtiyaç var. Ortada Kadın hakları ihlali değil, insan hakları ihlali var. Eşitlik, özgürlük ve adalet için çıkan yasaların içselleştirilmesi, yönetim kademelerine uygulatılması, benimsetilmesi gerekli. Siyaset ve iş dünyasında kadın adayların çoğaltılması için kota uygulaması getirilmeli. Ne varsa sanat ve edebiyatta var. Ne güzel söylemiş Nazım Hikmet; Kimi der ki kadın uzun kış gecelerinde yatmak içindir. Kimi der ki kadın yeşil bir harman yerinde dokuz zilli köçek gibi oynatmak içindir. Kimi der ki ayalimdir. boynumda taşıdığım vebalimdir. Kimi der ki hamur yoğuran Kimi der ki çocuk doğuran Ne o, ne bu, ne döşek, ne köçek, ne ayal, ne vebal O benim kollarım bacaklarım başım Yavrum, annem, karım, kızkardeşim hayat arkadaşımdır. 08 Mart Kadın Hakları Katliamı ve Mücadelesini Kutlama günü hayırlı olsun. Erol ÇINAR erol.cinar@doruk.net.tr |
| 2219
|
|
|