|
Yayın Tarihi: 8.4.2010
|
|
FARKINDALIK
Farklı hayat standartlarına ilişkin tezat bir görüntü vardır aklımda çocukluğumdan kalma. Şimdiki Mavişehir’in eski halini bilenler bilir, bataklıktı. Ve o bataklıktan çölde kumdan kaleler yapmak gibi heybetli yapılar oluşturulduğunda hemen yanıbaşında da daha çok roman vatandaşların bulunduğu mahalleler vardı. Hep büyüyünce kısa bir film yapıp bu tezatı göstermek vardı kafamda olmadı. Ben o yaşa gelene kadar çoktan dönüştürülmüştü alanlar. Şimdiki gibi Toki sakinleri yapılmıştı onlar da. İşte sanırım kafamdaki o fotoğrafla zengin ve fakir arasındaki ayrım o zamanlar şekillenmişti bende. Mavişehir ve çevresi artık bölgede boşluk kalmayana kadar doldurulmaya devam edecek bir rant kapısı. Hem de son deprem sonrası tekrar gündeme gelen deprem haritalarında kırmızı renkte yani tehlikeli bölge olarak görünmesine rağmen. Böyle çok site yapıldı son zamanlar birçok şehirde, hepsi de o kadar güzel lanse ediliyor ki sanırsız onların dışında mutsuz bir hayat sürmekte insanlar. Yaşamak için her şey dahil siteler bunlar, dışarı çıkmamak için kurulmuş şehircikler. Sitenin içinde havuz var yüzüyorsunuz,düğmeye basınca görevli kapınızda, sitede çocuk parkı var çocuğunuzun da dışarı çıkmasına gerek yok. Zaten mutluluk ne de olsa böyle bişey (mi)? AVM İSTİLASI Yeni yaşam alanlarımızdan biri de alışveriş merkezleri. Buralardan ihtiyaçların tek elden görülüp çıkılması gayet normal ve mutlu edici görülebilir fakat ya buraların bağımlılarına ne demeli. Her şey dahil sitelerimizden çıkınca kendimizi hemen buralara atalım diye de genelde yanıbaşlarına bir tane yapılmıştır. Kısır hayatların uğrak noktası olan ve içinde dönen insanların ya tıpatıp olduğu ya da insanların ne yazık ki birbirine benzemeye çalıştığı insan dehası yerler. O kadar üretimin tavan yaptığı yerler ki, hani reklama uyarlarsak AVM’ler susarsa Türkiye susar, o yüzden hiç susmadan, durmadan yenileri açılmaya devam ediyor. Aslında AVM’de olmanın kendine has bir hazzı var, sanırım insanları çeken. Bu belki dertlerin bertaraf edilmesi ve kapıdan girememesi içeri belki de burada yaratılan sanal neşeli dünyanın iyi gelmesi bünyelere. Ülkenin sıkıntı veren görüntüleri ya sitemizin tel örgüsünün ardında ya da AVM’nin duvarlarının dışında. İşte o AVM’nin sanal dünyasında birine bakınca kendini görme ihtimalinin yüksek olması ve bunun insanı mutlu etmesi ve sende olmayan şeyi görüp, koşup AVM’nin dükkanlarından alma yarışı herhalde insanları çeken buraya. Çünkü içerde ne yoksulluk var ne de yoksunluk, müdavimleri için. Ama aslında içerde asgari ücretli, güvencesiz çalışan bolca insan olduğunu göz önüne alırsak içerde bolca da gizli yoksul var ne yazık ki. AVM bağımlıları oralarda nefes almaya devam ederken AVM patronları da bize yaşamı öğretmeyi vaat ediyor bu altın kafeslerde. Umarım bu modern kafesler dar gelir de doğanın güzelliklerini kavrarız toplum olarak. Onur Konukçu okonukcu@gmail.com |
| 1524
|
|
|