FOÇA TURİZMİNDE ALTIN YILLAR / Sebahattin Karaca
Sebahattin Karaca

Sebahattin Karaca

FOÇA TURİZMİNDE ALTIN YILLAR



1987 sonbaharında, bir akÅŸamüstü otelimin lobisinde otururken, kapıdan içeri, yanında iki kiÅŸi ile beraber, dönemin Foça Restaurant’ın iÅŸletmecisi Merhum Cemil ErbaÅŸ girdi. Kendilerini ayaÄŸa kalkarak sempati ile selamladım, buyur ettim. Cemil beyin bizi birbirimiz ile tanıştırması kısa sürdü. Masaya otururken karşımdakilerden birisinin, Norveçli tur operatörü Gülliver Reıser’ in sahibi Frode, diÄŸeri onun Türkiye’deki partneri, seyahat acentesi sahibi M. Bastiyalı olduÄŸunu öğrendim. Kısa süren sohbetten sonra Norveç’ ten Ayvalık’a turist getiren Frode’in, Ayvalık’ın yanı sıra, Foça’ya da turist getirmek istediÄŸini anladım.

Gülliver Reiser’in sahibi Frode sahsıma hitaben: 1988 yılı yaz aylarında 5-6 ay boyunca sürecek olan turizm sezonu için, Foça’yı ve Otel Karacam’ı Gülliver Reıser kataloguna koyarsam bana yardımcı olabilir misiniz diye sordu.

---Ben de (koşulları öğrendikten sonra) kendisine yardımcı olmaktan mutluluk duyacağımı ifade ettim.

Ertesi gün kahvaltıda sözleÅŸme imzalayarak, 1988 yılı yaz sezonu için altı oda tahsis ettim. Kış çabuk geçti. Gülliver Reiser, altı odayı broşürlerin dağıtılmasından hemen sonra, sattı bitirdi. Aynı yıl için ilave altı oda daha istediler. Memnuniyetle verdim. O yıl iÅŸ bakımından renkli ve hengâmeli geçti. Her gelen turistin bir daha gelmesi için, elemanlar ile birlikte çok mükemmel iÅŸ çıkarttık. Durumdan memnun kalan Gülliver Reıser’in sahibi Frode ile yaptığım görüşmede ısrarla Ayvalık’ı kapatıp Foça destinasyonunu açmak istediÄŸini söyledi. Ben kendisine bu arzusunun gerçekleÅŸmesi için, hiçbir çabayı esirgemeyeceÄŸime dair söz verdim. Geriye yalnız M. Bastiyalı’yı ikna etmek kalıyordu. İkna çalışmaları kısa sürdü. 1989 yılı için, apartlar satın alındı. 5-6 otel ile sözleÅŸmeler yapıldı. Gülliver Reıser katoloÄŸunda Foça, 4-5 sayfa yer aldı, göz doldurdu. Norveçlilerin Foça’yı tercih etmeleri için hiçbir ÅŸey esirgenmedi. Foça ayağında, konaklama yerleri halledildikten sonra, kaliteli olmak üzere restaurant ve eÄŸlence yeri açmak gerekiyordu. Ya da mevcut restaurant ve eÄŸlence yerlerinin hizmet kalitesinin iyileÅŸtirilmesi yoluna gidilecekti. Restaurant ve eÄŸlence yeri sahipleri ile yapmış olduÄŸum çok sayıda görüşmeler doÄŸrultusunda mevcut bazı yeme-içme, eÄŸlence yerlerinin standardını yükselterek, kalitenin yolunu açtık. Åžahsen ben özellikle ilçemize gelen turistlerin, sıkılmamaları ve kaliteli bir biçimde eÄŸlenmelerini saÄŸlamak amacı ile ‘Kapı Dans Bar’ adında, 350 kiÅŸilik müzikhol açtım. Rent a car, ören yerleri gezi turları, Türk geceleri, transferler M. Bastiyalı firması tarafından çok baÅŸarılı yürütülüyordu. Turizmde en önemli unsur, müşteri memnuniyetini saÄŸlamak, gelenin bir daha gelmesini baÅŸarmaktır. Bu bir zihniyet meselesidir. O günkü zihniyetle Foçalı esnaflar olarak biz bunu baÅŸardık.



Bu bize yetmiyordu:

Turiste mal satan, hizmet veren 134 esnaf bir araya gelerek Sebahattin Karaca, ( Merhum) Ünal Yafe, Abdullah Güler, (Merhum) Turgut Çetin önderliÄŸinde ‘‘Foça Turizmine Hizmet Verenler DerneÄŸi’’ adı altında dernek kurduk. KurmuÅŸ olduÄŸumuz dernek ile vakit geçirmeden, kolları sıvayarak, belediye dâhil hiçbir kuruluÅŸtan yardım almadan, “Foça’yı tanıtım amaçlı” post kartlar, posterler, afiÅŸler, çıkartmalar, bastırdık. Küçük hediyelik eÅŸyalar yaptırdık. İzmir - Çanakkale yolu üzerine, her biri 30’ar metrekare olan iki adet tabela üzerine “Come and see Foça” yazdırdık. Tabelaları İzmir Karayolları 2. Bölge Müdürlüğü’nden resmi izin almak ve yıllık ücretini ödemek suretiyle her iki Foça ayırımından 1 Km. önce yol kenarına sabitledik. Tabelalar yıllarca yerinde kaldı. Ayrıca baÅŸta İzmir fuarı olmak üzere, İstanbul Emitt Turizm Fuarı’na dernek olarak katıldık. Foça turizminde iÅŸtigal eden esnaf ve turizmciler olarak, Foça’mızı el birliÄŸi ile tanıtmaya çalıştık. O yıllarda bugüne göre her ÅŸey daha zordu. Çünkü fax bile her ortamda bulunmamaktaydı. İşler teleks üzerinden yürüyordu. İnternet ve sosyal medya yoktu. Kanalizasyon, arıtma yoktu. Ama çalışma, dayanışma, inanç, azim, güven, her ÅŸeyden önce Foça için bir ÅŸeyler yapmaya gayreti en üst seviyedeydi. Foça turizmi için çalışan adeta bir sivil ordu vardı. Bu sayede derneÄŸin çalışmaları kısa sürede sonuç verdi. Türkiye’nin her yerinden, dar yola ve ulaşım zorluÄŸuna raÄŸmen turist akını saÄŸlandı. O yılın istatistiklerine göre, sadece gece ekonomisinde faaliyet gösteren çeÅŸitli eÄŸlence yerlerinin ve barların sayısı 24’e ulaÅŸmıştı. 1991 yılına gelindiÄŸinde ben ve üç arkadaşım, Nem Tur Seyahat Acentesi’ni kurduk. Aynı yıl Finlandiya’dan Aurinko Matkat tur operatörü ile anlaÅŸma yaptık. 1993’den itibaren, Finlandiya’dan, daha sonraki yıllarda, Hollanda’dan HTS, İngiltere’den İnspiration tur operatörleri ile Nem Tur’un ortak çalışması sonucu 6-7 yıl boyunca, her hafta 3-4 otobüs dolusu turist getirerek, ortalama her bir turistin 15 gece konaklamasını saÄŸladık. Bu hareket ve canlılık, çevredeki Akçay, Ören ve Ayvalık gibi turistik merkezleri Foça’yı özenerek izliyor, örnek almaya çalışıyorlardı. Bu arada otelcisi, restaurantçısı, barcısı, halıcısı, kuyumcusu, manavı, bakkalı, otobüsçüsü ve ayakkabı boyacısına kadar herkes memnundu, mutluydu. Çünkü kazanıyorlardı. O yıllarda Alaçatı tam bir köy görünümündeydi. Köyün ortasındaki kahveden baÅŸka hiçbir tesis yoktu. Alaçatı baÅŸta rüzgar sörfü sayesinde, önlenemez ÅŸekilde ilerledi.



Peki sonra ne oldu?

Bazı ÅŸeyler ters gitmeye baÅŸladı, mecrasından saptırıldı. Memlekette turizmin ileri gitmesini istemeyen kesimlerce istekli, gayretli, çalışkan insanlar, eleÅŸtirilmeye baÅŸlandı. İki tane seyahat acentesinin sahipleri, ilçede söz sahibi pek çok kiÅŸinin kıskançlığı ve turizmin ileri gitmesini istemeyenler tarafından küstürüldü. Pek çok kurumun destek vermesi bir yana, kösteklemesinden dolayı da gerileme süreci hızlandı. Acentanın birisi satıldı, diÄŸeri ise, faaliyetlerini Foça’dan güneye taşıdı. Post gitti, kavga bitti, söylemekten üzülüyorum ama o tarihten sonra kent merkezinde adım başı dolaÅŸan, sabahlara kadar dolaÅŸan, mutlu olan, para harcayan turistler çekildi. Foça maalesef bu anlamda olduÄŸu yerde kaldı. Yani uzun zamandan beri ve hala, Foça’da bazı kesimler biraz önce anlatmış olduÄŸum döneme iliÅŸkin, aslına uygun olmayan yorumlar yapmaktadır. Bazı çevreler, özellikle, seçilmiÅŸleri suçlarcasına Foça’da turizmi bitirdiklerini söylemektedirler. İşin esası aslında bu deÄŸil. Åžimdi de aynı veya benzer kiÅŸiler hala konuÅŸmaya devam ediyor. Ancak bu defa konuÅŸtukları; Foça’da turizm bitti veya neden geliÅŸmiyor kapsamında oluyor.

Son söz :

O günkü Foça ne ise, bugünkü Foça da aynı. Yani Foça hala uluslararası turizm alanında; yerleÅŸim durumu – birçok medeniyeti içinde barındırdığı tarihi dokusu - doÄŸası – taÅŸ evleri - denizi ile uluslararası turizm arenasında yer bulabilecek seçkin bir turistik ilçedir. Nihayi tüketici için (Destinasyon) hedef noktasıdır. O halde, turizmin kalkınması için gerekli olan 3 saç ayağı ile kendi arasında bilimsel çalışmalar yapmak üzere organize olmalıdır.

birinci ayakta; Mülki idari ve bağlı kurumlar,
ikinci ayakta; Seçilmişler olarak, başkan ve meclis üyeleri
üçüncü ayakta; Yatırımcılar (özel teşebbüs) ve bu uğurda kurulmuş sivil toplum örgütleri.

“Foça turizmini geliÅŸtirme ve koruma kapsamında”, müşterek çalışmalar ortaya koymak sureti ile Foça turizminin yeniden uluslararası turizm sahnesinde hak ettiÄŸi yeri alması doÄŸrultusunda baÅŸarı saÄŸlayabilirler.

Bunun için Foça her türlü donanıma sahiptir.

2-3 yıllık çalışma ile Foça 1987-1997 yılları arasında elde ettiği turizmdeki altın çağını yeniden yakalamayı başarır. Tersi için hiçbir sebep yoktur.

Çünkü Foça, uluslararası Turizm ilçesi olabilmek için, ihtiyaç duyduğu potansiyele ve dinamiklere sahiptir.

Laf aramızda yeni kaymakamımız sayın Niyazi Ulugölge bu konulara karşı çok duyarlı, istekli ve azimlidir. Bu durum Foça için bir şans olabilir.





Sebahattin Karaca

sebahattinkaraca35@hotmail.com
www.sebahattinkaraca.com



23 Ocak 2014 PerÅŸembe / 4028 okunma



"Sebahattin Karaca" bütün yazıları için tıklayın...