FOÇA’DA “ KÜLTÜR VE TARİH TURİZMİNİN” ÖNEMİ / Sebahattin Karaca
Sebahattin Karaca

Sebahattin Karaca

FOÇA’DA “ KÜLTÜR VE TARİH TURİZMİNİN” ÖNEMİ



Milattan önce 10. yy’da Dorlar’ın baskısı ile Yunanistan’ın orta kesiminden gelen Aolisler, bugünkü AliaÄŸa yakınındaki antik kent Kyma’yı baÅŸkent olarak kurduktan sonra, oradan yayılarak antik kent Symirna (Bayraklı), Larissa(Buruncuk), Pitane(Çandarlı) gibi birçok ÅŸehrin yanısıra antik kent Phokaia (Foça’yı) da M.Ö. 900-850 arasında kurmuÅŸlardı.

Aolisler Foça’ya geldiklerinde, o dönemde dağılan Hitit İmparatorluÄŸu’nun uzantıları olan ve bu coÄŸrafyada yaÅŸayan yerliler (Pelasker) vardı. Aoulis’lerin Phokaia’yı (Foça’yı) kurmalarının üstünden yaklaşık bir asır geçtikten sonra İyonlular, Auolisler’in baÅŸkenti Kyma’ya giderek Aolis yönetiminden Foça’ya yerleÅŸmek için izin aldılar. YerleÅŸim iznini alan İyonlular o zaman ada olan bu günkü Kaleiçi’ne yerleÅŸtiler. Henüz daha o zaman adı belli olmayan (Phokaia) ismi Aulisler mi yoksa İyonlular tarafından mı verildiÄŸi tam olarak belli deÄŸil. Belli olmamakla beraber İyonluların bu ismi verdiÄŸi üzerinde otoriteler fikir birliÄŸi içindedirler. İyonluların kurdukları ÅŸehirler arasında, Milet ve Phokaia diÄŸer ÅŸehirlere göre kültürel, ekonomik ve ticari olarak çok daha fazla geliÅŸmiÅŸtir. Foça İyonlular zamanında Akdeniz’de her bakımdan çok önemli bir ÅŸehir olmuÅŸtur. Bu çerçevede Foçalılar, Miletli İyonlularla bugünkü Samsun’u ve Mısır deltasında Naukrakis ÅŸehrini birlikte kurmuÅŸlardır.

Perslerin Phokaia (Foça) Kuşatması

Bundan sonra Phokaialı İyonlular Miletlilerden bağımsız olarak tek baÅŸlarına Lapseki’den baÅŸlayarak, baÅŸta Massalia (Marsilya) olmak üzere İspanya’da - İtalya’da çok sayıda koloniler kurmuÅŸ ve ticaretlerini Akdeniz’de geniÅŸletmiÅŸlerdir. İyonlular ÅŸehircilikte - kent yaÅŸamında - ticarette özellikle gemi yapımında çok ileri olmakla beraber diÄŸer İyon ÅŸehirleriyle birleÅŸerek askeri güç yaratmak için ordu kurmamışlardır. İzmir’in güneyinde Kolophon (DeÄŸirmendere) ile Milet arasındaki 12 İyon ÅŸehir devleti birbirine din birliÄŸi ile sıkı sıkı baÄŸlı yaÅŸamışlardı. Ancak orduları olmayan bu ÅŸehir devletleri, gelen baskılara mukavemet gösterememiÅŸlerdi. Bu çerçevede Perslerin, İyon ÅŸehirlerini bir bir kuÅŸatmasına karşı koyamamışlardı. Buna Foça da dahildir. Persler Foça’yı kuÅŸattıktan sonra, Perslerden teslim için bir gün süre isteyen İyonlular gece gemilerle Phokaia’dan ayrılarak ÅŸehri Perslere bırakmışlardı. Åžehirden uzaklaşırken denize bir kılıç atmışlar. “Kılıç kendiliÄŸinden su üstüne çıkarsa Foça’ya yeniden döneriz” söylemiyle kentten ayrılmışlardı. Foça’dan ayrılan İyonlular daha önce Akdeniz’de kurdukları diÄŸer kolonilere yerleÅŸmiÅŸlerdi.

Athena Tapınağı’nın Yıkılışı

Bir daha asla geri gelmemek üzere giden, Phokaialıların bir bölümü gittikleri bazı yerden Phokaia’ya geri döndüler. Döndüklerinde ÅŸehrin surlarında nöbet bekleyen Persli askerleri öldürdüler ve ÅŸehre giremeden ÅŸehirden uzaklaÅŸtılar. Ancak ertesi gün askerlerini ölü bulan Persler bu duruma çok kızmışlardı ve bunun karşılığında en ağır nasıl cezalandırabiliriz düşüncesiyle, dinlerine düşkün olan ve din birliÄŸiyle yaÅŸayan İyonlular için çok önem ifade eden Athena Tapınağı’nı yerle bir etmiÅŸlerdi.

Büyük İskender’in GeliÅŸi

Persler (Phokaia) Foça’da, Makedonyalı Büyük İskender Phokaia ÅŸehrini kuÅŸatana kadar varlıklarını sürdürmüşlerdir. Bergama, Büyük İskender zamanında çok geliÅŸmiÅŸtir. Bizanslıların Foça dahil diÄŸer İyon kentlerini ele geçirinceye kadar hüküm süren Büyük İskender İmparatorluÄŸu’nu Foça’da sürdürmüştü..

Bizans Dönemi

Bizanslılar zamanında da Foça’ya ÅŸap madenlerinden dolayı çok önem verilmiÅŸti. Åžap ve mor renk üretiminden dolayı emsallerinden çok kıymetli olan ÅŸap madeni sayesinde, Cenevizli Zaccaria kardeÅŸlerin döneminde, 13. yy’da, Foça kendinden söz ettiren önemli bir ÅŸehir olmuÅŸtur.

Bizanslılar döneminde özel izinle 1275’den itibaren Foça’ya yerleÅŸen Cenevizli Benedetto - Manuele Zaccaria kardeÅŸler, Yenifoça’daki ÅŸap madenlerinin iÅŸletmeciliÄŸi ve pazarlaması sayesinde, Foça’yı ticari-ekonomik ve yaÅŸam standardı bakımından çok ileri taşımışlardır. Hatta 1307 yılında Yenifoça’yı kurmuÅŸlardı.

Osmanlıların Foça’yı Alışı

1454’de Osmanlıların eline geçen Foça ve Yenifoça‘da Osmanlı kültürü hakim olmuÅŸtur. Osmanlılar zamanında baÅŸta Fatih Camii olmak üzere hamamlar, çeÅŸmeler, köprüler yapılmış, köyler kurulmuÅŸtur. Bunlardan bir tanesi olan Kozbeyli Köyü, marka ve butik köy olacak kadar önemlidir. Bir o kadar da ayaÄŸa kaldırılmaya, kültür turizmine kazandırılmaya muhtaç olan, eski Kartdere ve Sazlıca Rum köyleri de (Küme Evleri) önemlidir.

Üzerinde doÄŸrudan ve dolaylı dokuz kültürün bulunduÄŸu, otuzüç asırlık tarih üzerinde yaÅŸanan, Foça ve civarında “Tarih Ve Kültür Turizmini” baÅŸlatmak, geliÅŸtirmek, tanıtmak ve kalıcı kılmak için sürekli yazmaktayım. Bu sayede yetkili-yetkisiz herkesin Foça’da tarih ve kültür turizminin geliÅŸmesi hususunda dikkatini çekmeye çalışmaktayım.

Bu alanda aynı doğrultuda emek sarfeden, seçilmiş ve atanmış yetkililerin bulunduğunu da mutlulukla izlemekteyim. Ancak; ilçemizde tarih ve kültür turizminin geliştirilmesi için kesintiye uğratmamak üzere, hız vermek gereklidir. Oysa dağınık düzende, birinin ötekinden, ötekinin berikinden haberi olmaksızın yapılan çalışmaları, koordine edebilecek, halkı bu uğurda bilgilendirebilecek bir tüzel kişiliğe acilen ihtiyaç vardır. Bu konu, her kesimin iştiraki ile birlikte yapılacak bir toplantıda gün ışığına çıkarılmaya muhtaçtır.




Köklerini araÅŸtıran 5 kiÅŸilik Marsilyalı Genevieve Carayon Mifsud Ailesi Foça’yı ziyaret etti.

24-25 Aralık 2014’de köklerini araÅŸtırmak üzere eÅŸi Jean ve çocukları Christofher - Alexsandra – Thio - Victor’u alarak Marsilya’dan Foça’ya gelen bayan Jeffy Genevieve CARAYON MİFSUD baÅŸta Kaleiçi ve kazı alanını, Athena Tapınağı çizimlerini - Antik Tiyatro Alanı’nı gezdikten sonra çocuklarına kaldıkları otelin lobisinde köklerinin Foça’dan geldiÄŸini anlattı. Kaldığı otelin anı defterine duygularını yazan bayan Jeffy, Foça’ya tekrar geleceÄŸini ifade ederek ilçeden ayrıldı. Bu manada bayan Jeffy Genevieve Carayon Mifsud ailesi, bu yazının yazılma gereÄŸini, bir kez daha ortaya koymuÅŸtur.

EÅŸgüdümlü iÅŸlerin aynı anda baÅŸlatılıp, aynı anda tamamlanması gerekir. Zaman kaybetmeden baÅŸta Marsilya – İtalya (özellikle Ceneviz Bölgesi) ve Yunanistan’da çalışmalar yapmak için doÄŸru düğmeye basmak gerekmektedir.

“En uzak mesafeye varmak, ilk adımı atmakla baÅŸlar.” (Çin atasözü)














Sebahattin Karaca

sebahattinkaraca35@hotmail.com
www.sebahattinkaraca.com



14 Ocak 2015 Çarşamba / 3237 okunma



"Sebahattin Karaca" bütün yazıları için tıklayın...