Foça’da Su Altı ve Dalış Turizminde gelinen son nokta / Sebahattin Karaca
Sebahattin Karaca

Sebahattin Karaca

Foça’da Su Altı ve Dalış Turizminde gelinen son nokta



Bazen insanoÄŸlu hayatın içinde hayallerini bile pazarlayabilir. Bunu beceren pek çok insan var. Ama turizm sektörü içinde, olmayan bir ÅŸeyi satamaz. Satabilmesi için önce onu yaratması gerekir. Tıpkı Foça’nın; Fransız Tatil Köyü’nün yapılması, ve ortaya konulması sonrasında, turizm sektöründe o yıllarda hakettiÄŸi yeri alması gibi. Foça, o güzide iÅŸletmesi, o ilk tatil köyü inÅŸa edilmeden önce neyi ile turizmde öne çıkabilirdi? Çıkamazdı.! Çünkü Foça gibi, Türkiye kıyılarında yüzlerce doÄŸal güzelliÄŸi olan kasaba vardı. DiÄŸerlerinin arasından sıyrılıp çıkması gerekiyordu. Bunu da tatil köyü ile baÅŸardı. Foça kum, deniz, güneÅŸ turizmi için tatil köyü ile nasıl ileri çıktıysa, bugünde Foça; turizm türünde çeÅŸitliliÄŸe gitmek durumundadır. Bunun için ÅŸu an sahip olduÄŸu en güzel seçenek ise, pek çok nedenlerden dolayı “Su Altı ve Dalış Turizmi”dir. Bu sebepleri ise www.focafoca.com’da 11.05.2014 tarihinde “Foça’ya su altı ve dalış Turizmi gerek” ve 02.08.2014 tarihinde “Foça turizmde deniz altına göz dikti” baÅŸlıklı yayınlanan yazılarımda geniÅŸ geniÅŸ anlatmaya çalıştım.



Taktire şayan çalışmalar inanmakla olur.

Aynı doÄŸrultuda ilçemiz Kaymakamı Sayın Niyazi Ulugölge de bir çalışma baÅŸlattı. BaÅŸlatılan çalışma Foça’nın “Özel Çevre Koruma Bölgesi” (ÖÇKB) olmasından dolayı daha fazla hassasiyet gerektiriyordu. Bu bakımdan konu ile ilgili ne kadar kurum - kuruluÅŸ – dernek – dalış okulları – dalgıçlar ve baÅŸkaca ilgi duyanlarla birlikte sık sık toplantılar yapıldı. En baÅŸta bu uÄŸurda daha önce yapılmış çalışmaların var olup olmadığı tespit edildi. Yapılan toplantılar tek tek rapor ve yazılara dönüştü. Rapor ve yazılara dönüşen çalışmalar durumu anlatan bir dilekçe ile Åžehircilik ve Çevre Bakanlığı’na arzedildi. Önceleri Åžehircilik ve Çevre Bakanlığı, ÖÇK‘dan olumsuz görüşler geldi. Arkasından yine kaymakamlığımız önderliÄŸinde yapılan çalışmalar konuyu, bir adım daha ileriye taşındı. Dalışların mümkün olabileceÄŸi noktalar bir kez daha gözden geçirildi. Dalış noktaları coÄŸrafi koordinatları haritaya iÅŸlendi ve isimlendirildi. Durumu iyi açıklayan bir yazı ekinde yeniden Åžehircilik ve Çevre Bakanlığı, İzmir İl Müdürlüğü’ne gönderildi. Belli bir zaman sonrasında bu defa Bakanlıktan beklenen olumlu ve müjdeli yanıt 26.08.2015 tarihinde geldi. Gelen yazı ÅŸunu özetliyordu;



Olumlu ama şartlı izin

“Türkiye’nin Deniz ve Kıyı Koruma Alanları Sisteminin Güçlendirme Projesi” kapsamında 2013 yılında hazırlanan Foça Özel Çevre Koruma Bölgesi Sportif Turizmi Fizibilite Çalışması Raporunda yer alan beÅŸ nokta;

Bölge No... Mevkii
1............ Hotel Leon önü,
2............ İngiliz Burnu,
3............ Fener Adası’nın güneydoÄŸusu,
4............ Fransız Tatil Köyü, Gece Bar ve Pınar Camping arasında kalan bölge,
5............ Kosova Koyu ile Fırkata taşlarının arasında bölge

Yukarıda yazılı beş bölgenin yapılan çalışmalar doğrultusunda uygunluğunun tespit edilmiş olduğunu, ancak yürürlükteki tebliğ ve yönetmelikler çerçevesinde dalış parkuru olarak ilan edilmesi için ilgili kurum ve kuruluşların görüşlerinin de alınması gerektiğini bildirmiştir.




Evet böylece uzun zaman önce bir fikir - bir düşünceydi. Bu uğurda Bodrum, Kaş ve benzeri yerlerde araştırmalar yapıldı. Ardından Dünya üzerinde tanınmış dalış merkezleri araştırıldı.

Mısır’daki Dünyaca ünlü Sharm el sheikh’e, batık Thistlegorm gemisini görmek üzere dalış amaçlı gelenlerin konaklama imkanını saÄŸlamak için 16 adet beÅŸ yıldızlı otellerin yapıldığı gözlendi. Denizin diÄŸer yerlere, göre daha iyi korunduÄŸu, balık türlerinin arttığı ve balığın daha fazla üreyerek çoÄŸaldığı tespit edildi. Kısaca bu tür çalışmalar denizin bereketiyle buluÅŸtuÄŸunda, zararına rastlanmadığı gibi, faydası saymakla bitmez.

Bu çalışma Foça Turizmi için, “ikinci ve kapsamlı bir büyük projeye dönüşmelidir.”

Ben, 1990’lı yılların ortalarında Varan Turizm’i Foça’ya getirmek için ikna etmiÅŸtim. Karşılıklı sözleÅŸmeler imzalanmıştı. Sabah bir otobüs Foça’dan Ankara’ya, bir otobüs de Foça’dan İstanbul’a kalkacak, İstanbul ve Ankara’dan aldıkları yolcuları da sabah saatlerinde Foça’ya indirecekti. Tek ÅŸartı vardı. Åžimdiki garajdan kalkmak yerine, Seyahat acentamızın önünde günde 10 dakika indir bindir istiyorlardı. Zamanın ilçe trafik komisyonu “trafiÄŸi karıştırır” gerekçesi ile 10 dakikaya müsaade etmedi. Bu çok önemli deÄŸil, ama önemli olan ÅŸu: düşünün bir kere o tarihten beri, doÄŸrudan İstanbul ve Ankara’ya Varan Turizm’le yolculuk yapma imkanı ile her yıl binlerce insana temiz, kolay ve rahat yolculuk yapma imkanı yaratılacak böylece para harcayabilecek hedef kitleyi Foça’ya taşımış olacaktık. Bu basit ama uzun vadede faydalı proje bile, bazı kesimlerin karşı çıkması ile gerçekleÅŸmedi.. Vizyonsuzluktan, uzun vadede Foça’ya maddi manevi katkı saÄŸlayacak proje uygulanamadı. Foça çok zarar gördü. Sonraları aynı kesimden bazıları vicdan azabı duyduklarını ifade etseler de, iÅŸ iÅŸten geçmiÅŸti.

Böylece Foça’nın iç turizmine çok büyük bir darbe vurulmuÅŸ oldu.

Bu türden hataları, Foça bir daha yapmamalı.

Dalış turizminde atılan ilk adımların, Foça’nın bundan sonraki geleceÄŸi için faydalı ve hayırlı olması dileklerimle.







Sebahattin Karaca

sebahattinkaraca35@hotmail.com
www.sebahattinkaraca.com



20 Ekim 2015 Salı / 2676 okunma



"Sebahattin Karaca" bütün yazıları için tıklayın...