Ahmet Zeki YEŞİL
NASRETTİN HOCA ARAMIZDA-2
Lanet Adam
Mahallenin gençleri beddua seansı düzenlemek amacıyla toplanmış. İçlerinden biri konuyla ilgili bir öneride bulunmuş.
"Hoca Efendi'nin nefesi kuvvetlidir. Onun desteğini alırsak beddualarımız yerine çabuk ulaşır."
Öneri kabul görünce Nasrettin Hoca'yı arayıp bulmuşlar. Vatan Cafe'de kahvesini yudumlayan Nasrettin Hoca'ya niyetlerini açmışlar.
"Hoca Efendi, üzgünüz... Semtimizden bir sapık çıktı. Lanet Latif'i tanırsın, işte ona beddua edeceğiz, katıl bize" demişler.
Nasrettin Hoca şaşırmış.
"Bu beddua dönüp dolaşıp bizi bulmasın çocuklar" demişse de fazla direnememiş.
"Olur ama..." demiş, "Bedduayı içimizden edelim, üstüne alınan olmasın."
"Tamam" anlamında kafa sallamış gençler. Ardından Nasrettin Hoca'nın komutuyla beddualarını Lanet Latif'e göndermişler.
Gençlerden biri "Bitmedi" deyip eklemiş:
"Bu lanet adam hırsızlık da yapmış."
Bu sözler üzerine bedduaya devam etmişler. Nasrettin Hoca, "Bitti mi?" diyecek olunca gençler "Hayır, bu adam aynı zamanda bir kadın düşmanı" diye karşılık vermiş. Nasrettin Hoca yeni bir beddua komutu verecekmiş ki, yanlarına biri gelmiş. Gele gele kim gelsin? Gelen Lanet Latif'miş... Şaşırma sırası gençlerdeymiş.
"Latif Abi, hoş geldin. Biz seni cezaevinde biliyorduk, özlettin kendini" diyerek sevgi ve saygı göstermişler.
Bu durum Nasrettin Hoca'nın keyfini kaçırmış. Ancak yine de belli etmemiş, hâl hatır sormuş.
Lanet Latif "Çok iyiyim, Hocam" deyince, Nasrettin Hoca gençlere dönüp şöyle söylemiş:
"Ettiğimiz beddualar kime gitti anlamadım..."
Contalar Yanmış
Nasrettin Hoca, boÅŸ zamanlarını dua ederek geçiriyormuÅŸ. Bir gün, cami cemaatinden bir genç Nasrettin Hoca’yı dua ederken görünce yanına gelmiÅŸ.
“Hocam, ben de kendi kendime konuÅŸuyorum. Demek ki, bir anormallik yok. Öyle deÄŸil mi?” diye sormuÅŸ.
Nasrettin Hoca, “Yok, yok… Rahat ol” diyerek yanıtlamış soruyu.
Genç adam devam etmiş:
“Hocam, ben kendi kendimle konuÅŸmakla kalmıyorum. Kendime mail atıyorum, aklıma takılan soruları soruyorum.”
“Soru sormak, sorgulamak iyidir” demiÅŸ Nasrettin Hoca.
“Ama Hocam ben, kendime mail atmakla kalmıyorum. Sorularıma yine mail yoluyla cevap veriyorum” diye eklemiÅŸ genç adam.
Konuşmanın uzamasından sıkılan Nasrettin Hoca,
“Her ÅŸey normal; rahat ol dedim ya” diyerek genç adamı başından savmak istemiÅŸ.
Bu sözler, genç adamı rahatlatmış.
“Bunu anneme, babama söylemeliyim” dedikten sonra Nasrettin Hoca’ya teÅŸekkür etmiÅŸ. Ve birkaç adım uzaklaÅŸmış ki, aniden geri dönmüş.
“Hocam ben, kendimle kahve bile içiyorum” deyince Nasrettin Hoca dayanamamış,
“Bak, buna normal diyemeyeceÄŸim. Haberin olsun evlat, sen contaları yakmışsın…” demiÅŸ.
Ahmet Zeki YEŞİL
"Ahmet Zeki YEŞİL" bütün yazıları için tıklayın...
Lanet Adam
Mahallenin gençleri beddua seansı düzenlemek amacıyla toplanmış. İçlerinden biri konuyla ilgili bir öneride bulunmuş.
"Hoca Efendi'nin nefesi kuvvetlidir. Onun desteğini alırsak beddualarımız yerine çabuk ulaşır."
Öneri kabul görünce Nasrettin Hoca'yı arayıp bulmuşlar. Vatan Cafe'de kahvesini yudumlayan Nasrettin Hoca'ya niyetlerini açmışlar.
"Hoca Efendi, üzgünüz... Semtimizden bir sapık çıktı. Lanet Latif'i tanırsın, işte ona beddua edeceğiz, katıl bize" demişler.
Nasrettin Hoca şaşırmış.
"Bu beddua dönüp dolaşıp bizi bulmasın çocuklar" demişse de fazla direnememiş.
"Olur ama..." demiş, "Bedduayı içimizden edelim, üstüne alınan olmasın."
"Tamam" anlamında kafa sallamış gençler. Ardından Nasrettin Hoca'nın komutuyla beddualarını Lanet Latif'e göndermişler.
Gençlerden biri "Bitmedi" deyip eklemiş:
"Bu lanet adam hırsızlık da yapmış."
Bu sözler üzerine bedduaya devam etmişler. Nasrettin Hoca, "Bitti mi?" diyecek olunca gençler "Hayır, bu adam aynı zamanda bir kadın düşmanı" diye karşılık vermiş. Nasrettin Hoca yeni bir beddua komutu verecekmiş ki, yanlarına biri gelmiş. Gele gele kim gelsin? Gelen Lanet Latif'miş... Şaşırma sırası gençlerdeymiş.
"Latif Abi, hoş geldin. Biz seni cezaevinde biliyorduk, özlettin kendini" diyerek sevgi ve saygı göstermişler.
Bu durum Nasrettin Hoca'nın keyfini kaçırmış. Ancak yine de belli etmemiş, hâl hatır sormuş.
Lanet Latif "Çok iyiyim, Hocam" deyince, Nasrettin Hoca gençlere dönüp şöyle söylemiş:
"Ettiğimiz beddualar kime gitti anlamadım..."
Contalar Yanmış
Nasrettin Hoca, boÅŸ zamanlarını dua ederek geçiriyormuÅŸ. Bir gün, cami cemaatinden bir genç Nasrettin Hoca’yı dua ederken görünce yanına gelmiÅŸ.
“Hocam, ben de kendi kendime konuÅŸuyorum. Demek ki, bir anormallik yok. Öyle deÄŸil mi?” diye sormuÅŸ.
Nasrettin Hoca, “Yok, yok… Rahat ol” diyerek yanıtlamış soruyu.
Genç adam devam etmiş:
“Hocam, ben kendi kendimle konuÅŸmakla kalmıyorum. Kendime mail atıyorum, aklıma takılan soruları soruyorum.”
“Soru sormak, sorgulamak iyidir” demiÅŸ Nasrettin Hoca.
“Ama Hocam ben, kendime mail atmakla kalmıyorum. Sorularıma yine mail yoluyla cevap veriyorum” diye eklemiÅŸ genç adam.
Konuşmanın uzamasından sıkılan Nasrettin Hoca,
“Her ÅŸey normal; rahat ol dedim ya” diyerek genç adamı başından savmak istemiÅŸ.
Bu sözler, genç adamı rahatlatmış.
“Bunu anneme, babama söylemeliyim” dedikten sonra Nasrettin Hoca’ya teÅŸekkür etmiÅŸ. Ve birkaç adım uzaklaÅŸmış ki, aniden geri dönmüş.
“Hocam ben, kendimle kahve bile içiyorum” deyince Nasrettin Hoca dayanamamış,
“Bak, buna normal diyemeyeceÄŸim. Haberin olsun evlat, sen contaları yakmışsın…” demiÅŸ.
Ahmet Zeki YEŞİL
"Ahmet Zeki YEŞİL" bütün yazıları için tıklayın...
