
Angül ABAY
Meliha Haným
Hatýrlamýyorum.
Sabah veya günün hangi vaktiydi.
Foça’dan Ýzmir’e hasta bakmaya çaðrýlmýþtým. Unutamadýklarým fakat, pýrýl pýrýl haliyle evinin koridorunda tekerlekli sandalyesiyle Meliha Hanýmdý. Hafif nemlendirilerek geriye taranmýþ saçlarý, canlý bakýþlarý dingin heyecanýyla Meliha Haným, bütün evi gibi sanki bir ýþýk halesi içindeydi.
Çok çabuk samimi bir tanýþma, hasta-hemþire bütünleþmesi oldu, iki kýzý derin nefes aldýlar ve bizi baþ baþa býraktýlar. Meliha Haným müstakil evinde oturuyordu.
Zamanýnda ameliyat olmayý reddettiði için kötü bir tümörle yaþýyordu.
Evi gerçekten “hokka gibi” tabir edilir nitelikte, apartman furyasýna dayanmýþ iki katlý bir Ýzmir eviydi. Alt katta ucuza oturmalarýna müsaade ettiði kiracýlarý vardý.
Ben bakýma baþladým. Yemeklerini, beden bakýmýný ve ruhsal bakýmýyla ilgileniyordum.
Ancak saðlýk sorunu büyüktü. Kansýzdý ve lavmanlar yapýlmasý gerekiyordu.
Eþe dosta telefonlar açýyor, kendinden ve benden anlatýyordu. Eskiden günler yaparlarmýþ. Eþini hep sevgiyle anýyordu. Onu güne götürür, akþamüstü de gelir alýrmýþ. Beni transfer etmesinler diye konuþmalarýnda bana ait bölümleri kýsa kesiyormuþ! Kiracýlarý ve çocuklarý dýþýnda yorulmasýn diye çok misafiri yoktu.
Titremeleri geliþince kocasý, evin merdivenlerine, hole, her yere onun boyuna uygun duvar tutamaçlarý inþa ettirmiþ.
Kansýzlýðýný gidermek için Alsancak Özel Saðlýk Hastanesi’ne yattýk. Kan verilecekti.
Ýkinci gün ansýzýn Meliha Haným’ýn baðýrsaklarý durdu. Bu vaka ölümcüldü. Doktoru durmadan lavmanlar ve ilaçlar order ediyordu, fakat bir sonuç alýnamýyordu. Ben artýk lavmanlarý yapmayý reddettim, karný davul gibi þiþmiþ lavmanlarý kabul etmiyordu. Sýnýrsýz sancýlar içindeydi.
Onun bu kötüye gidiþi benim de enerjimi düþürdü, zaten sýnýrlý uykumla gece gündüz ona bakmýþtým. Bir, bir buçuk haftadýr bu böyleydi.
Hemen gece için yeni bir hemþire organizasyonu yapýldý. Karþýyaka’daki kýzlarýný arayarak annelerinin durumunu haber verdim.
Meliha Haným’ýn feryatlarý koridorlara taþýyor, beni çaðýrýyordu. Durumunun kötüye gittiðini anlamýþtý. Halbuki daha dün gece onunla hastanede gün yapmýþ oradan buradan sohbet etmiþtik. Pencereden gördüðüm doðuma gelen bir kadýný “yeni hayat dünyaya geliyor” diye ona aktarmýþtým.
Görevimi yeni hemþireye devredip bir boþ odada sakinleþmeye - dinlenmeye gittim.
Sabaha karþý 04.00 sýralarýnda vefat etmiþti.
…
…
Defin iþlemleri gerçekleþtirildi.
Okumalar, helvalar, ev; Meliha Haným’ýn o ýþýk saçan evi bir anda bir sürü sakin, metanetli, aðýrbaþlý, sevecen insanýn da ýþýðýyla dolmuþtu.
…
Ben Foça’ya dönerken, zaman içi bir yolculuktan, uzak bir günden eve dönüyor, dünyaya dönüyor gibiydim.
Onun o ýþýklý görüntüsü eþliðinde yorgunluðumun daha yeni farkýna varýyordum.
Angül ABAY
"Angül ABAY" bütün yazýlarý için týklayýn...
Hatýrlamýyorum.
Sabah veya günün hangi vaktiydi.
Foça’dan Ýzmir’e hasta bakmaya çaðrýlmýþtým. Unutamadýklarým fakat, pýrýl pýrýl haliyle evinin koridorunda tekerlekli sandalyesiyle Meliha Hanýmdý. Hafif nemlendirilerek geriye taranmýþ saçlarý, canlý bakýþlarý dingin heyecanýyla Meliha Haným, bütün evi gibi sanki bir ýþýk halesi içindeydi.
Çok çabuk samimi bir tanýþma, hasta-hemþire bütünleþmesi oldu, iki kýzý derin nefes aldýlar ve bizi baþ baþa býraktýlar. Meliha Haným müstakil evinde oturuyordu.
Zamanýnda ameliyat olmayý reddettiði için kötü bir tümörle yaþýyordu.
Evi gerçekten “hokka gibi” tabir edilir nitelikte, apartman furyasýna dayanmýþ iki katlý bir Ýzmir eviydi. Alt katta ucuza oturmalarýna müsaade ettiði kiracýlarý vardý.
Ben bakýma baþladým. Yemeklerini, beden bakýmýný ve ruhsal bakýmýyla ilgileniyordum.
Ancak saðlýk sorunu büyüktü. Kansýzdý ve lavmanlar yapýlmasý gerekiyordu.
Eþe dosta telefonlar açýyor, kendinden ve benden anlatýyordu. Eskiden günler yaparlarmýþ. Eþini hep sevgiyle anýyordu. Onu güne götürür, akþamüstü de gelir alýrmýþ. Beni transfer etmesinler diye konuþmalarýnda bana ait bölümleri kýsa kesiyormuþ! Kiracýlarý ve çocuklarý dýþýnda yorulmasýn diye çok misafiri yoktu.
Titremeleri geliþince kocasý, evin merdivenlerine, hole, her yere onun boyuna uygun duvar tutamaçlarý inþa ettirmiþ.
Kansýzlýðýný gidermek için Alsancak Özel Saðlýk Hastanesi’ne yattýk. Kan verilecekti.
Ýkinci gün ansýzýn Meliha Haným’ýn baðýrsaklarý durdu. Bu vaka ölümcüldü. Doktoru durmadan lavmanlar ve ilaçlar order ediyordu, fakat bir sonuç alýnamýyordu. Ben artýk lavmanlarý yapmayý reddettim, karný davul gibi þiþmiþ lavmanlarý kabul etmiyordu. Sýnýrsýz sancýlar içindeydi.
Onun bu kötüye gidiþi benim de enerjimi düþürdü, zaten sýnýrlý uykumla gece gündüz ona bakmýþtým. Bir, bir buçuk haftadýr bu böyleydi.
Hemen gece için yeni bir hemþire organizasyonu yapýldý. Karþýyaka’daki kýzlarýný arayarak annelerinin durumunu haber verdim.
Meliha Haným’ýn feryatlarý koridorlara taþýyor, beni çaðýrýyordu. Durumunun kötüye gittiðini anlamýþtý. Halbuki daha dün gece onunla hastanede gün yapmýþ oradan buradan sohbet etmiþtik. Pencereden gördüðüm doðuma gelen bir kadýný “yeni hayat dünyaya geliyor” diye ona aktarmýþtým.
Görevimi yeni hemþireye devredip bir boþ odada sakinleþmeye - dinlenmeye gittim.
Sabaha karþý 04.00 sýralarýnda vefat etmiþti.
…
…
Defin iþlemleri gerçekleþtirildi.
Okumalar, helvalar, ev; Meliha Haným’ýn o ýþýk saçan evi bir anda bir sürü sakin, metanetli, aðýrbaþlý, sevecen insanýn da ýþýðýyla dolmuþtu.
…
Ben Foça’ya dönerken, zaman içi bir yolculuktan, uzak bir günden eve dönüyor, dünyaya dönüyor gibiydim.
Onun o ýþýklý görüntüsü eþliðinde yorgunluðumun daha yeni farkýna varýyordum.
Angül ABAY
"Angül ABAY" bütün yazýlarý için týklayýn...