Kozbeyli'ye davetlisiniz
Her şey gelip geçiyor, tarihi yaşanmışlıklar ve anılar kuşaktan kuşağa aktarılmaya devam ediyor. Yazılı tarihin muhafazakârlığına rağmen sözlü tarih özgür hayallerin gücüyle varlığını sürdürüyor.
Hayallerin vücut bulduğu Ege’deyiz.
Muhteşem Ege’nin incisi Foça’ya ulaşınca, Phokaia Antik kentinin zenginliği gözlerimizi öyle kamaştırır ki yönümüzü şaşırırız. Başınız kuzey ve güneyin sersemliğine teslim olurken eski zamanların görünmeyen müziğini duyarız. Bir el uzanır kuzeye doğru, Kozbeyli’ye adeta çekilirsiniz. Kuzubey isimli bir derebeyi tarafından ta beşyüz yıl önce kurulan Kozbeyli, Foça’nın en kahve kokan en hatırlı köyüdür. Dibek kahvesiyle ünlenmiş olan Kozbeyli, tarihi taş evleri, yaşam biçimi, panoramik konumu, bağcılık ve zeytinciliği ile yüzyıllardır zengin bir tarihi miras ile yaslanır Şaphane Dağı’nın yamaçlarına.
Duyduk ki, neredeyse bir buçuk asrı bulan tarihi geçmişiyle Çapkınoğlu Konağı ve Meyhanesi usta ellerde yeniden hayat bulmuş! Duyduk ki tarihin hayaletleri bazı güzel insanların rüyalarına girip onlara yol göstermiş, ilhamlar vermiş, çok güzel bir rüyayı el birliğiyle gerçeğe dönüştürmüş.
Şimdi Kozbeyli’ye methiyeler dökmeye gidiyoruz
İlk kez 1878 yılında Çapkınoğlu adında bir Rum tarafından yaptırılmış olan konak ve meyhane uzun yıllardır harabeye dönüşmüş haldeydi. Lozan Mübadelesi’nden sonra bir süre depo olarak kullanıldıysa da, sonraları sahipsizlikten iyice harabe olmuştu. 2002 Tarihinden sonra kamulaştırılmasıyla dikkatleri üzerine toplayan yapılar, Foça Belediye Başkanı Gökhan Demirağ’ın çabalarıyla yeniden hayata geçirilmek üzere gündeme geldi. Foça Belediyesi ve İzmir Valiliği’nin katkıları ile, bir yılı aşkındır devam eden restorasyon çalışmaları tamamlanarak bugün artık gün yüzüne çıktı.
Çapkınoğlu Konağı ve Meyhanesi’nin proje koordinatörü olan Çidem Dirim, Kozbeyli halkının da destekleriyle, eskiye ait eşyaların toplanmasını sağlayarak adeta geçmişe anı yolculuğu gerçekleştirmiş.
Uluslararası düzeyde hazırlanan projenin, Kozbeyli’nin tanıtımı ve turizmi açısından dikkat çekeceği şüphesiz. Arkeolog Ertan Aksoy ve Çidem Dirim tarafından büyük bir özenle yapılan mozaikler, görmeye gelen ziyaretçilere güzel sürprizler sunacağa benziyor!
Kozbeyli’nin, şair ve yazar Hüseyin Yurttaş’ın köyü diye de anılmasının yanı sıra Kemal Anadol’un “Büyük Ayrılık” isimli kitabına da konu olması, Kozbeyli’yi zaten merak odağında tutuyordu, şimdi buna bir de Çapkınoğlu Konağı ve Meyhanesi’nin adeta bir müze haline getirilerek eklenmiş olması Kozbeyli için büyük şans!
Kozbeyli’de tarihin küllerini üfleyeceğiz
Küller küllere karışalı çok oldu, artık dilleri ve dinleri ayrı ama yürekleri bu topraklar için atan güzel insanların ninnilerini, kahkaha ve çocuk seslerini duyumsayacağız. Çapkınoğlu Konağı’nda eski zaman düşlerine dalıp, karşısındaki meyhaneden taşan İzmir şarkılarına (Smyrneika) kulak kesileceğiz. Her zaman sözü edilen o meşhur üç Rum garson kızın elindeki tepsilere dökülen Foça Karası şarabının o zamanlardaki tadını merak edeceğiz. Hüznün, neşe ve sevincin, yakarış ve ayrılıkların dili, Küçük Asya mültecilerinin ritmi olan Smyrneika ezgileri canlanacak kalın taş duvarlarda. Canlandırma sanatçıları gibi gezineceğiz bu eşsiz diyarda.
Türküler söylenecek uzaklardan, bir Türk kızı pınar yolunda rastlayacak yavuklusuna, Rum kızları farbalı eteklerini tutarak Kocakule’den bayır aşağı koşacaklar. Pınarderesi’nden Çamurca yakasına yayılacak şen gençlik kahkahaları. Bir Kozbeyli masalına konuk olacağız…
Tüm masalların sonu vardır ama bir de başlangıcı!
Ege’de güzel şeyler olur.
Kozbeyli Çapkınoğlu Konağı ve Meyhanesi açılışına davetlisiniz
''Kozbeyli Çapkınoğlu Konağı ve Meyhanesi''nin açılışı, 28 Şubat 2014 Cuma günü, saat 14.00’da törenle yapılacak. Bütün Egeliler, Foçalılar, karşı kıyıdaki komşular, kuzeydeki ve güneydekiler, doğudakiler ve Kozbeyliler herkes ama herkes davetli.
Kaçarı yok, gideceğiz. Siz de gelin…
Songs of Smyrna /Izmir Greek Turkish Songs
Markos Melkon - To Dervisaki (A Song From Smyrna - Izmir)
www.ascifok.com
|