Fotoğrafta
Kadınlar siz önden buyrun lütfen.
Siz ki, bütün insanlığı şekillendirenlersiniz. Siz ki, oğlan – kız bütün çocukları doğurduktan sonra insan olmaya hazırlayansınız. Sizin özgürlüğünüz çok önemli. Sizin dans edebilmeniz her şeyden, bütün her şeyden daha önemli.
Kadınlar, kadınlarımız dansa buyrun lütfen. Dans ederek şekillendireceksiniz dünyayı. Dans ederek öğrenecek, öğreteceksiniz insanca varolmayı. Anneler dans edebilsin, erkekler alkışlayabilsin, çocuklar mutlulukla gönensinler…
Dünkü gün bir fotoğrafa baktım gönlüm şenlendi. Fotoğrafın mekânı; Ege’de bir sahil kasabası… Foça diye bir yer. Ütopyalar cenneti Foça…
Foça Belediyesi’nin Dans Kursları’nın Bahar Gösterisinden bir sahneye davet ediyorum şimdi sizi. Fotoğraf, yaşları 30 ile 60 arasında değişen kadınları dans ederken gösteriyor. Estetik kaygılarındaki bir örnek olma hali ve birlik olma duyguları öyle yoğun hissediliyor ki… Bir fotoğraf yetmedi, biraz araştırdım diğer fotoğraflarını ve ilgili haberlerini de okuyunca size de göstereyim istedim.
Dans eden kadınlar dans eden çocukların anneleri, büyükanneleri, teyzeleri. Hepsi de bu küçük kasabanın dans kursiyerleri. Belki, Fransız ressam Edgar Degas’ın dansçılarına benzemiyorlar, onlar gibi uçuşan tütüler içinde değiller! Beleruslu ressam Leonid Afremov’un dans eden cafcaflı parlak kadınlarına da benzemiyorlar. Sanatçı betimlemelerinde uçuşan idealize kostümleri yok! Olsun. Anneler dans edebiliyor, çocuklar kurabiye yiyebiliyor ya!
Kulağa bile hoş geliyor; dans eden anneler, dans eden annelerin dans eden çocukları.
Dansın ruha verdiği iyilik ve çoğalma duygusunun insana yüklediği anlamı tariflemeye güç yeter mi? Dans, kulağın ritmidir, beden ile ruhun tüm safralarından arınması halidir. Dans güzelliktir, tebessümdür.
Güzel çocukların güzel anneleri, lütfen siz önden buyrun.
Fotoğraflar: Mehmet Akyürek
|