TURİZMDE HER ŞEY DAHİL ÇIKMAZI / Sebahattin Karaca
Sebahattin Karaca

Sebahattin Karaca

TURİZMDE HER ŞEY DAHİL ÇIKMAZI



Ülkemizi bir baÅŸtan diÄŸer baÅŸa saran, her ÅŸey dahil sistemi, bugün büyük çapta tartışma konusu olmaya baÅŸlamıştır. Çünkü pek çok konu ve meslekte olduÄŸu gibi, ülkemizde her ÅŸey dahil sistemi de, 90’lı yılların baÅŸlarında plan ve projeye, kanun ve yönetmeliklere, kural ve düzenlemelere dayandırılmadan baÅŸlatılmıştır ve yanlış zemine oturtulmuÅŸtur. Tüm iÅŸlerde olduÄŸu gibi, ülkemizde her ÅŸey dahil sistemi de maalesef bütün bunlardan yoksun olarak baÅŸlamasına ve olumsuz geliÅŸmesine göz yumulmuÅŸ, bu konuda gereken zamanda, gerekli yasalar çıkarılamadığı için alan, başı boÅŸ bırakılmıştır. Bu sebeptendir ki, sektör içersinde her ÅŸey dahil sistemi, pek çok yanlışı, beraberinde getirmiÅŸ ve durum bugün tartışılır hâl almıştır..

Nerede ve Nasıl başladı

Esasında her ÅŸey dahil sistemi bir nevi; ulaÅŸtırma, konaklama, yeme - içme, eÄŸlence gibi parçaların bir bütün halinde paket tur olarak sunulması veya satılmasıdır. Daha 1930”lu yıllarda İngiltere’de bazı tatil köylerinde baÅŸlatılmıştır. Ancak içecekler ve baÅŸka bazı hizmetlere para alındığı için tam olarak her ÅŸey dahil denilemez. “Her ÅŸey dahil tur paketi” geliÅŸimini İspanya’nın Mayorka sahilinde “club Medé” ile sürdürmüştür.

Yine 1950’li yıllarda İspanya'nın Patio Adası'nda, bir otelde tatil yapan, tanınmış bir iÅŸadamı, otelci ile sohbeti sırasında:

-Azizim, ben öyle yoğun çalışmaktayım ki, aslında benim aradığım sadece ve sadece denizi temiz, Güneşi bol, tüm ihtiyaçlarımı karşılayacak, her defasında para ödemek için elimi cebime atmadan, dilediğim şekilde, dilediğim zamanda, dilediğim yerde yemeğimi yemek, aperatifimi almak, içkimi içmek ve bunları mümkün mertebe çocuklu olmayan bir tesiste yapmak, havuz başında ama eşimle ama sevgilimle oturup eğlenmek, tatilim sırasında kendimi yormamak, yorgun bedenimi dinlendirmek, yaşamdan, hayattan payıma düşeni almak için, her şeyi mümkün kılan büyük konforlu bir otelde tatil yapmak ve bunu da elimi para ödemek için sürekli cebime atmadan yapmak istiyorum dedi.

Bunun üzerine iki yatırımcı ve otelci ortak kafa kafaya vererek, ilk adımı attılar, bunu neden biz başlatmayalım, diye yola çıktılar. Kafalarındaki düşünceyi projeye döktükten sonra belediyenin yolunu tuttular. Konu hakkında fikirlerini belediye yönetimine aktardılar.

İlginç yanıt

Bir müddet sonra belediyeden aldıkları yanıt çok ilginçti.

Belediye: Evet, böyle bir tesis yapabilirsiniz, şehir merkezindeki tüm esnafları ve sanatkarları korumak adına, kent merkezinde yapamazsınız. Şehirden en az 10 km uzakta, ama güvenlik ve ambulans imkanını birlikte planlayarak yapmanızın hiçbir mahsuru yoktur.

Cevap netti, tartışılacak hiçbir yanı yoktu.

Belediye yönetiminin pek çok ÅŸeyi bir arada düşünerek, bu tür bir karar verdiÄŸine saygı gösteren kardeÅŸler, kısa sürede belediyeden izinlerini alarak, kentin sanatkar ve esnafını olumsuz etkilemeyecek, içinde güvenlik ve ambulans sisteminin olduÄŸu, dünyanın her ÅŸey dahil konseptinde ilk 5 yıldızlı otelini yaparak iÅŸletmeye açtılar. Otel çok lüks ve konforluydu. Yok yoktu. Neredeyse kuÅŸ sütüne kadar her ÅŸey vardı. Avrupa’nın her ülkesinden gelen üst düzey yöneticiler tatil yapmaya baÅŸlayınca, bunu gören diÄŸer yatırımcılar adanın baÅŸka noktalarına, özellikle deniz kenarlarına birkaç tesis daha yapmışlardır. Bu yeni konsept, önce İspanya’da hızla yayılmış, sonrasında İspanya sınırlarından taÅŸarak Akdeniz’e kıyısı olan ülkelere yayılmaya baÅŸlamıştır.

İlk başlarda açılan her şey dahil konseptindeki otellerde, konfor, hizmet, servis, ürün kalitesi, yeme içme son derece kaliteliyken, hatta her yerde 100 liraya çok kaliteli şaraplar bulunurken, bu tesislerde daha kaliteli, şişesi 1000 lira olan şaraplar müşteriye sunulmuştur. Yemekler üstün yetenekli aşçılar tarafından hazırlanmış ve gerçekten o yıllarda bu tür tesislerde tatil yapmak üst düzey yöneticilerin vazgeçemedikleri yaşama biçimine dönmüştür. Öyle ki bu konsept içerisinde tatil yapan insanlar, her türlü gürültüden uzak olmak üzere yaz aylarında akşama kadar deniz kenarlarında, kış aylarında ise otelin muhtelif yerlerinde bulunan şöminelerin başında, dinlendirici ve eğlendirici tatil yaparken, aldıkları kaliteli hizmetin karşılığı çok büyük ücret ödemişlerdir.



İspanya sınırlarını aÅŸan her ÅŸey dahil sistemi, biraz önce yukarıda yazdığımız gibi, önce Akdeniz’de kıyısı olan ülkelere, oradan çıkarak Amerika'dan Filipinlere, Filipinlerden Asya'ya, oradan Afrika'ya yayılarak, tüm dünyayı sarmıştır.

Bu gelişme bir yanıyla, başta çok faydalı olduğu görülse de diğer yanıyla zamanla zararlarının ortaya çıktığı da tespit edilmiştir. En başta olduğu gibi bu tür tesisler her tarafta kent merkezinden 10 km dışarıda yapılacak kuralına uyulmadığından, herkes önüne gelen yerde 5 yıldızlı her şey dahil konseptinde tesis yaptığından önce esnafı ve sanatkarı ekonomik olarak zora sokmuştur. Diğer yandan eskiden otellerde ve alakart restoranlarda olduğu gibi masada flanbe, masada salata yapma sanatını unutturmuştur.

Aynı zamanda dünyanın her yerinde yayılan 5 yıldızlı her şey dahil konseptli tesisler yeteri kadar üst düzey yönetici olan müşteri bulamayınca başta yeme içme olmak üzere kaliteyi düşürerek fiyatı aşağı çekme yolu ile tesisleri doldurmaya çalışmışlardır. Bu da beraberinde, iş bu defa üst düzey yöneticilerin butik otel aramalarına yol açmıştır. Butik oteller, her şey dahil sisteminin panzehiri gibi, talep üzerine ortaya çıkmışlardır. Her şey dahil konseptini sunan 5 yıldızlı oteller ile bu konsepte alternatif olan butik otellerin arasına sıkışmış bulunan 3 ve 4 yıldızlı oteller, sıkıntı yaşamaya başlamışlardır.

Her ÅŸey dahil konsepti ilk defa 90’lı yılların başında Marmaris’te R... Club’de H.. Ü... tarafından baÅŸlatılmış olup, arkasından M. L... tarafından devam ettirilmiÅŸtir. Sistem ilk baÅŸlarda buralarda da çok baÅŸarılı olmuÅŸtur. Ancak, Türkiye’nin içinde ve etrafında savaÅŸ dahil olup biten her ÅŸey ve Yunanistan yönetiminin fiyat rekabetinde sektöre saÄŸladığı olumlu katkılar ile özellikle Antalya bölgesinde, her yıl mantar gibi otellerin açılmasıyla ortaya çıkan pazarlama sorunlarını aÅŸabilmek için ÅŸehir merkezi dahil Türkiye’nin her yerinde her ÅŸey dahil konseptine hücum edilmiÅŸtir. Ödeme gücü yüksek olan müşteriyi bulmakta zorlanan iÅŸletmelerin büyük bölümü, ucuza mal etmek amacı ile serviste ve yiyecek – içecekte kaliteyi düşürmüştür. Bunun sonucunda vasıfsız iÅŸ gücü ile yürütülmeye çalışılan servis ve hizmet sonucunda sektörde, kaliteli hizmet anlayışı yerini, düşük maliyetle günü veya yılı kurtarma çabasına dönüşmüştür. Hatta bazı tesisler taÅŸeron firmalardan temin ettikleri personel ile hizmeti sürdürmektedirler.

Sonuç itibarıyla esnaf ve sanatkârlar ile sektörde kendini yetiştirmiş kalifiye elemanlar, diğer yandan bu uğurda yatırım yapan kaliteye önem veren firmalar gelinen noktadan memnun değillerdir.

Bunun yanında başta olduğu gibi 10 ve daha üzeri km. esası baz alınarak yapılmayan tesislerden dolayı, örneğin gelişmiş turizm yörelerimizin başında gelen Antalya - Marmaris - Bodrum gibi turistik şehirlerin merkezine yakın veya göbeğinde yapılan onlarca otelden dolayı şehir esnafı ve sanatkarı bitme noktasına gelmiştir.

Otellerin birbiri ile rekabeti kalite üzerinden olmadığı, aksine ucuz fiyata kalitesiz hizmet yarışının başladığı şu dönemde, aynı konseptte olan pek çok otelin zorlandığı ve bir bölümünün kapandığı görülmektedir. Bu da maalesef ülkemiz turizminde milli servetin heder olmasına, belli başlı sanatın ve küçük esnafın kaybolmasına yol açmaktadır. Neyin doğru neyin yanlış olduğunu tespit ederek daha kalıcı bir turizm olgusu için arayışlar başlatılıp çözümlerin üretileceği bir döneme acilen girilmelidir. Bu manada başta Turizm Bakanlığı ve turizm sektöründe yer almış, özel kanunlarla kurulmuş tüm sivil toplum kuruluşları bir araya gelerek, konuyu masaya yatırmalı ve çözümler üretmelidirler.






Sebahattin Karaca

sebahattinkaraca35@hotmail.com
www.sebahattinkaraca.com



2 Mayıs 2015 Cumartesi / 2949 okunma



"Sebahattin Karaca" bütün yazıları için tıklayın...