Angül ABAY
Yerli Dedikodu
Yabancı dillerde Ä°ngilizce, Fransızca ve Almanca’da kelimelerin başında erkek, diÅŸi ve nötr plan takılar bulunur. Bu takılar Almanca’da bazı ülke isimleri için de kullanılır. ÖrneÄŸin, bildiÄŸim kadar sadece Ä°sviçre ve Türkiye’nin diÅŸi takıları vardır. Erkek ve nötr takıların Almanca’da ülkeler için kullanılmadığını biliyorum. Neden bu bazı ülkeler için böyledir bilmiyorum. ÖrneÄŸin Almanlar Almanya, Fransa veya Ä°ngiltere’yi sadece Almanya, Fransa, Ä°ngiltere diye tanımlarlar. Türkiye ve Ä°sviçre’yi başında takısıyla ve diÅŸil isimlendirirler.
Türkiye Almanca’da diÅŸi bir ülkedir.
Neden böyle? Şimdilik boş ver....
Dün akşam Efes Hayri ev gezmesine geldi. Zaten içkiliydi. Efes İboyla kafaları çekmişler. Her gün çekerler.
“Benim davetimi deÄŸerlendiriyordu!”
Yumurta topuk, sivri burun ayakkabılar çıkarıldı, ev terlikleri giyildi, hatır soruldu, mahallede ölenler anıldı.
Çay piÅŸirdim. Evde bir gıdım bira yoktu… Çaydan sonra illaki gitti bira, sigara aldı ve ÅŸerefe ve komÅŸuluÄŸa ve saÄŸlığa bardaklar aynı yükseklikte tokuÅŸturuldu.
Foça’ya göçtüğüm ilk yıllarda onun varlığını mahallede kuytu ev duvarlarına iÅŸediÄŸi için fark etmiÅŸtim. Hayvancılık ve sandal balıkçılığı yapar, karısını çok severek ve birinci kocasından boÅŸatarak almış. Karısıyla da çoÄŸunlukla olduÄŸu gibi dalaşığımdır, konuÅŸmayız. 87’de kardeÅŸim öldüğünde evime bir defa başın saÄŸolsuna gelmiÅŸti.
Bizim mahallenin ev kadınları genç kuşak hariç para kazanmakla ilgileri yoktur. Kocaları getirir, onlar evi temiz tutarlar. Makarna kesip, tarhana ovarlar, çocuk büyütürler. Hayatları böyledir.
Bir de babalarının emekliliğini alabilmek için kocasından da boşanırlar. Al sana ev kadınlığı. Gezerler, çaylara giderler, gül reçeli, çekme makarna yaparlar. Bazen de kocalarıyla süt hayvanı bakarlar. Daha bir defa deniz kenarında kocalarıyla yürüdüklerini, pikniğe gittiklerini veya düğünlerde dans ettiklerine şahit olmadım. Tek tük mahalle arasında bisiklet biniyorlar, çarşıya değil. 87 yılında okul yapımı için imza kampanyasına bile imza vermediler.
İşte böyledirler.
Efes Hayri tam 22 yıl mahalle tanışlığından sonra bende ev oturmasında! MeÄŸerse köylümmüş. BaÄŸarası’ndan Kozalak Ali’lerden. Aynı ilkokula gitmiÅŸiz. Cumba teyzenin oÄŸlunun okul arkadaşı.
Defalarca tuvalete gitti. Beni karısıyla barıştırmak istiyor, onlara yemeğe geleymişim!
Yine tuvalete gitti. Zannedersem sırf bira değil, prostat mı ne?
Meyve doğradım, çerez, çikolata çıkardım.
Kuva-i Milliye’nin baÅŸkanı Efes Hayri iÅŸte böyle; Efes Ä°boyu reislikten ben çıkarttım. Hatta rüşvet olarak bana reislik teklif etmesine raÄŸmen!
Ä°nsanın oldu mu böyle yumurta topuk, sivri burun aslan gibi Kuva-i’ci bir komÅŸusu olmalı Foça’da. Zaten gurup murup toplayamıyoruz. Hiç olmazsa reisimiz ve bir neferimiz var.
Yeter.
…..
Pardon iki yedek reis daha var sahi! Aman n’apim herkes dünden razı da biz ince eleyip sık dokuyoruz.
Birkaç kuşaktır evimde yaşayan Süleymancık herkese hoş geldine çıkmıyor da.
Angül ABAY
"Angül ABAY" bütün yazıları için tıklayın...
Yabancı dillerde Ä°ngilizce, Fransızca ve Almanca’da kelimelerin başında erkek, diÅŸi ve nötr plan takılar bulunur. Bu takılar Almanca’da bazı ülke isimleri için de kullanılır. ÖrneÄŸin, bildiÄŸim kadar sadece Ä°sviçre ve Türkiye’nin diÅŸi takıları vardır. Erkek ve nötr takıların Almanca’da ülkeler için kullanılmadığını biliyorum. Neden bu bazı ülkeler için böyledir bilmiyorum. ÖrneÄŸin Almanlar Almanya, Fransa veya Ä°ngiltere’yi sadece Almanya, Fransa, Ä°ngiltere diye tanımlarlar. Türkiye ve Ä°sviçre’yi başında takısıyla ve diÅŸil isimlendirirler.
Türkiye Almanca’da diÅŸi bir ülkedir.
Neden böyle? Şimdilik boş ver....
Dün akşam Efes Hayri ev gezmesine geldi. Zaten içkiliydi. Efes İboyla kafaları çekmişler. Her gün çekerler.
“Benim davetimi deÄŸerlendiriyordu!”
Yumurta topuk, sivri burun ayakkabılar çıkarıldı, ev terlikleri giyildi, hatır soruldu, mahallede ölenler anıldı.
Çay piÅŸirdim. Evde bir gıdım bira yoktu… Çaydan sonra illaki gitti bira, sigara aldı ve ÅŸerefe ve komÅŸuluÄŸa ve saÄŸlığa bardaklar aynı yükseklikte tokuÅŸturuldu.
Foça’ya göçtüğüm ilk yıllarda onun varlığını mahallede kuytu ev duvarlarına iÅŸediÄŸi için fark etmiÅŸtim. Hayvancılık ve sandal balıkçılığı yapar, karısını çok severek ve birinci kocasından boÅŸatarak almış. Karısıyla da çoÄŸunlukla olduÄŸu gibi dalaşığımdır, konuÅŸmayız. 87’de kardeÅŸim öldüğünde evime bir defa başın saÄŸolsuna gelmiÅŸti.
Bizim mahallenin ev kadınları genç kuşak hariç para kazanmakla ilgileri yoktur. Kocaları getirir, onlar evi temiz tutarlar. Makarna kesip, tarhana ovarlar, çocuk büyütürler. Hayatları böyledir.
Bir de babalarının emekliliğini alabilmek için kocasından da boşanırlar. Al sana ev kadınlığı. Gezerler, çaylara giderler, gül reçeli, çekme makarna yaparlar. Bazen de kocalarıyla süt hayvanı bakarlar. Daha bir defa deniz kenarında kocalarıyla yürüdüklerini, pikniğe gittiklerini veya düğünlerde dans ettiklerine şahit olmadım. Tek tük mahalle arasında bisiklet biniyorlar, çarşıya değil. 87 yılında okul yapımı için imza kampanyasına bile imza vermediler.
İşte böyledirler.
Efes Hayri tam 22 yıl mahalle tanışlığından sonra bende ev oturmasında! MeÄŸerse köylümmüş. BaÄŸarası’ndan Kozalak Ali’lerden. Aynı ilkokula gitmiÅŸiz. Cumba teyzenin oÄŸlunun okul arkadaşı.
Defalarca tuvalete gitti. Beni karısıyla barıştırmak istiyor, onlara yemeğe geleymişim!
Yine tuvalete gitti. Zannedersem sırf bira değil, prostat mı ne?
Meyve doğradım, çerez, çikolata çıkardım.
Kuva-i Milliye’nin baÅŸkanı Efes Hayri iÅŸte böyle; Efes Ä°boyu reislikten ben çıkarttım. Hatta rüşvet olarak bana reislik teklif etmesine raÄŸmen!
Ä°nsanın oldu mu böyle yumurta topuk, sivri burun aslan gibi Kuva-i’ci bir komÅŸusu olmalı Foça’da. Zaten gurup murup toplayamıyoruz. Hiç olmazsa reisimiz ve bir neferimiz var.
Yeter.
…..
Pardon iki yedek reis daha var sahi! Aman n’apim herkes dünden razı da biz ince eleyip sık dokuyoruz.
Birkaç kuşaktır evimde yaşayan Süleymancık herkese hoş geldine çıkmıyor da.
Angül ABAY
"Angül ABAY" bütün yazıları için tıklayın...