HAYVANLAR RAHAT ETTİ, SIRA BİZDE / Prof.Dr.Serkan ODAMAN
Prof.Dr.Serkan ODAMAN

Prof.Dr.Serkan ODAMAN

HAYVANLAR RAHAT ETTİ, SIRA BİZDE



Aslında Karşıyakalıyım, ancak eÅŸ durumundan kış aylarında Alsancak’ta oturuyorum. Yaz aylarında ise elbette Foça’da. Gerçi Karşıyaka ile fiziksel baÄŸlantım daha 11 yaşındayken kesintiye uÄŸramıştı, zira Saint Joseph’te okumaya baÅŸlayınca her sabah ve her akÅŸam vapur yolları gözükmüştü bana ve diÄŸer Karşıyakalılara. Ne yalan söyleyeyim, bundan hiç de ÅŸikayetçi deÄŸildik, çünkü vapur seyahatleri bizim için son derece eÄŸlenceli geçerdi, üstelik o yıllarda büyük vapurların alt katları da açıktı ve orada futbol oynama imkanı da vardı! Bir baÅŸka deyiÅŸle, akÅŸamları Karşıyaka’da olmakla birlikte, gerek hafta içi gerekse de hafta sonu tüm vaktim Alsancak’ta geçiyordu. Yıllar sonra ise ikametgahım Alsancak oluverdi.

Çocukluk günlerimde Fuar zamanı çok önemli bir dönemdi. Gündüz Fuar’a gitmeyi hiç sevmezdim ama geceleri bambaÅŸkaydı Fuar benim için. Gündüz sadece Hayvanat Bahçesi keyif verirdi bana. Mesela tren vardı o yıllarda Fuar’da. Onunla Fuar turu atmadan asla eve dönmezdim. Ülkelerin birbirinden renkli ve eÄŸlenceli tanıtımları da beni fazlasıyla cezbederdi. Hala Lozan Kapısı’ndan girildiÄŸinde ve sola bakıldığında görülen “Pakistan” yazısını hatırlıyorum. Ne çok ülke gelirdi o yıllarda, her biri birbirinden farklı ve etkileyiciydi benim için. YemeÄŸi özellikle Palmiye Restaurant’da yemek isterdim. Oradaki çevirme piliçlerin tadı ise hala damağımda. Hele makarna zamanları. Benim için adeta bir tören gibiydi. Dondurma çok sevmeyen bir çocuktum ama istersem sadece Göl Gazinosunun yanında Sütsan dondurma yerdim. Paraşüt kulesine hiç özenmedim, sadece izledim yıllar boyunca. Babam için ise en büyük sorun arabayı nereye park edeceÄŸiydi. Demek ki park sorunu hep vardı o bölgede. Namık Kemal Lisesi’nin imdadımıza yetiÅŸtiÄŸini hatırlıyorum. Bu demek oluyor ki giriÅŸ kapımız 26 AÄŸustos kapısıydı. Elbette gazinoları ve tiyatroları da unutmam mümkün deÄŸil. Kimleri izlemedim ki o yıllarda.

Sonraki yıllarda arkadaÅŸlarımla Fuar günleri baÅŸladı ama alışkanlıklar deÄŸiÅŸmiyordu. Tren ise artık yoktu Fuar’da. Tam da bu dönemde makarna yedikten sonra tuzluÄŸun kapağını gevÅŸetir ve bizden sonra aynı masaya oturan kiÅŸinin kocaman bir tuzluÄŸu tabaÄŸa boÅŸaltmasını izlerdik. Nedense bu yıllarda trenle Fuar’a gitmek gibi bir alışkanlığımız vardı. Belki de Fuar’ın içindeki eksikliÄŸi, dışında tamamlıyorduk. Karşıyaka İstasyonu’nda biner, Basmane Garı’nda iner ve bu defa Basmane Kapısı’nı kullanırdık Fuar’ın. Ancak Fuar deÄŸiÅŸiyordu, gazinolar ve tiyatrolar yok olmaya baÅŸlamıştı, her tarafı ağır bir arabesk ve pop dalgası sarmaya baÅŸlamıştı. Fuar eski Fuar deÄŸildi.

En sonunda olan oldu ve Fuar adeta bitti benim için. Askere gittiÄŸimde Bandırma’da Fuar turu düzenlendiÄŸini görünce hiç heyecanlanmadım, zira Bandırmalıların gitmesine deÄŸecek bir ÅŸey yoktu artık İzmir Fuarı’nda. Bu sırada ben de artık Alsancak’ta, hem de Fuar’ın yanıbaşında oturmaya baÅŸlamıştım ama içeriye hiç girmiyordum. Ne var ki son dönemde Fuar yine deÄŸiÅŸince ve İzmir “Fuar” için bir ÅŸeyler yapmaya çalışınca, hele bir de arabalar Fuar’ı terk edince yeniden, bu defa oÄŸlumu gezdirmek için Fuar’a gitmeye baÅŸladım. Binaların azalması, araçların olmaması son derece olumluydu ama benim Fuar hayalim bambaÅŸkaydı.

Madem ki benim çocukluÄŸumdaki gibi kalma ihtimali yok, o halde Fuar gerçek bir dinlenme ve spor alanı olmalı. Öncelikle Fuar sokak deÄŸildir, bu nedenle ücretli olmasında yarar olduÄŸunu düşünüyorum. DiÄŸer yandan, güvenlik zaafı hala devam ediyor, birçok kiÅŸi hala yalnız başına spor yapmaya gidemiyor. Spor alanlarında hala spor yapmayan bir kalabalık var. Hele bir de çocukluÄŸumdan beri zevk almadığım Lunapark’ın yanından geçerseniz, kendinizi bir Arap ülkesinde zannedersiniz. Burası mı çaÄŸdaÅŸ ve Batı’ya açılan kapı İzmir? Halbuki çok çok hafif bir klasik müzik bizlere eÅŸlik etse Fuar’da gezerken ya da spor yaparken, Lunapark’ı daha müsait bir yerlere götürseler ya da bu müzikler çalmasa dönme dolap dönerken, atlı karınca göbek dansı müziÄŸiyle dönmese, bazılarının çalıların arasında hala içmesine ya da uygunsuz iÅŸler yapmasına izin vermeseler Fuar’da, “İzmir Sanat” benzeri yeni mekanlar olsa, tenis sadece Tenis Kulübü’nde oynanmaktan çıksa, iyi restaurantlar açılsa, hoÅŸ kafeler bulunsa, elbette semaverle çay da içsek eskisi gibi, velhasıl Fuar bambaÅŸka olsa. Hayvanları aldık DoÄŸal YaÅŸam Parkı’na götürdük, rahat etti zavallılar, biz de rahat etsek. Ne güzel olurdu deÄŸil mi?


Prof.Dr.Serkan ODAMAN




27 Aralık 2009 Pazar / 2321 okunma



"Prof.Dr.Serkan ODAMAN" bütün yazıları için tıklayın...