AMELİA / Göklerin avaresi
AMELİA / Göklerin avaresi
ABD/ Kanada /2009
Hillary Swank : Amelia Earhart
Richard Gere : Georg Putnam
Ewan MCGregor : Gene Vidal
Yönetmen : Mira Nair
Senaryo : Ronald Bass-Anna Hamilton Phelan
“İnsanlar, başlarına gelenler için hep içinde bulundukları durumu suçlarlar. Ben durumlara inanmam. Bu dünyada başarılı olan insanlar istedikleri durumları arayan ve bulamadıkları zaman onları yaratanlardır.”
Bernard Shaw
Belki de, evlilik tarihinde, müstakbel eşiyle yazılı anlaşma yapan ilk kadın Amelia Earhart’tır. Anlaşmanın içeriği şöyledir: 1- uçmamı engellemeyeceksin 2- özgürlüğümü kısıtlamayacaksın.
Zaten 6 kez evlenme teklif etmiş olan Georg Putnam (biraz tereddüt etse de) imzalar bu anlaşmayı.
Amelia ilk kadın pilot olmayı da başarmıştır.
1928 yılında Atlantiği uçarak geçen ilk kadın olur. Kendisi bunu : “Maalesef yolcu olarak”
diye ifade eder.
Uçak yol alırken o gökyüzünü hayranlıkla izler. Ancak daha ilk dakikada tek başına uçmayı kafasına koyar.
Onu filmde canlandıran Hillary Swank da yaşamı mücadele ile geçmiş, deyim yerindeyse her şeyi söke söke almış bir kadın. 1974 yılında Washington’da doğan Hillary, çok küçük yaşta oyuncu olmak istediğini anlamış ve zor bir yol izlemiş. Sinema endüstrisi kapılarını hiç de kolay açmıyor.
1897 yılında Kansas’da doğan Amelia da, daha küçük bir kız çocuğuyken cinsiyet ayırımının farkına varır. O da “durumunu yaratmak” için zor bir yolu seçer. Mücadele!
Uçuş ücreti 1000 doları ödeyebilmek için 28 farklı işlerde çalışır. Ancak, yayıncı Georg Putnam’ı (müstakbel eşi) tanıdıktan sonra onun maddi manevi desteği ile kendini uçuşlara verir. İlk uçuştan sonra (Atlantiği yolcu olarak) ülkede kahraman gibi karşılanır. Kutlamalar, konferanslar, röportajlar sürer. Her etkinlikte kadın sorununu öne çıkarır. Kadınların, teknikte erkeklerden farklı olmadığını vurgular. Onların teknik yüksek okullarına girebilmelerine yol açar.
Onu canlandıran Hillary Swank’da sosyal programlara maddi manevi destek olan bir kadın. Hayvanları seviyor. 3 Milyondan çok sokak hayvanına barınma olanağı bulan bir programı destekliyor. Birkaç filminde izlediğimiz gibi onun güçlü kadınları (mücadeleci) öne çıkaran filmleri seçmesi Amelia’nın da söylediği gibi “kadınların erkeklerden birçok konuda farklı olmadıklarını” göstermek olmalı. Boys Don’t Cry filmindeki rolü Teena Brandan için saçlarını kazıtmış ve bir ay erkek gibi yaşamış. Million Dollar Baby’deki rolü ise boksör olmayı aklına koymuş bir genç kız. Her iki film için Oskar alır.
Amelia, Atlantiği pilot olarak geçme düşüncesini, 1928 yılında Charles Lindberg’den 5 yıl sonra, gerçekleştirir. Kadınlar onun cesaretini, başarılarını gördükten sonra pilotluğa özenirler. Kadın pilotlar için Amelia’nın öncülüğünde bir yarışma düzenlenir. Amelia artık tüm kadınların idolü olmuştur.
Bu arada kendisi yeni bir denemeyi gerçekleştirebilmek için çalışmalara başlar. 1935 yılında yine Pilot olarak Honolulu (Hawai) ve Oklan (Kaliforniya) arasında uçar. Bu yol, Amerika’dan Avrupa’ya uçuştan daha uzundur aslında. Amelia’nın tek düşüncesi artık dünya turuna hazırlanmaktır.
Bu arada, Gene Vidal isimli bir uçuş öğretmeni ile kısa bir aşk yaşar. Bunun olmaması gerektiğini anlar ve onu sabırla bekleyen Georg’a döner. Yayıncı olan G.Putnam evlilik anlaşmasından mı yoksa Amelia’yı desteklediği için mi “dünya turunun” gerçekleşmesi için para bulmak üzere kolları sıvar.
1937 yılında, Amelia, nihayet heyecanla beklediği rüyasını gerçekleştirmek için tüm hazırlıklarını tamamlar. Bir yön bulma uzmanı ile dünya turuna çıkmak için gökyüzüne yükselirler. Uçuş sırasında, bir iki olumsuzluğa rağmen tura devam ederler. Pasifik Okyanusunu geçerken telsizinin çalışmadığını fark eder pilot Amelia. Onların inecekleri askeri istasyon telsiscisinin en son duyduğu, “galiba sizin üzerinizde uçuyoruz. Sizi duyamıyorum. Benzinimiz azalıyor.” Maalesef bu sözler Amelia’nın son sözleridir. Günlerce süren aramalara rağmen onlardan hiçbir şey bulunmaz.
Ancak, bugün bile bu efsane tekrar tekrar gündeme getiriliyor. Bir uçak parçası bulunsa Electra’dan mı diye tartışılıyor. Bir ayakkabı bulunsa Amelia’nın mı diye gazeteler manşet atıyorlar.
Hillary Swank çok makyaj yapmadan Amelia’ya benzemiş. Onun yüzündeki gülümsemeyi, sevecen tavırlarını ve “dobra dobra” konuşmasını başarıyla canlandırmış.
Bu film kısa sürede sinemalardan kaldırılmış. Bunu okuduğum zaman pek hayret etmedim. Şöyle düşündüm : Cesur, güçlü ve özgür bir kadını, Türk kadın ve erkekleri neden tanısın (?)