“DERDİM VAR DERYAYA KARŞI”
Diş ağrısı çocuklukta çekilen bir derttir!
Sizler öyle sanın, bu yaşımda dişim ağrıyor. İnanılacak gibi değil, üstelik yirmilik dişim.
Sadece ağrımakla kalıyor, hani bi kıyak yapıp O günlere geriye götürse hiç dertlenmeyeceğim.
Foça’da hava serinledi “Foça normallerine döndü” biraz. Festival var, halaylar çekiliyor, yürüyüşler, marşlar, yelkenler açılıyor, ödüller veriliyor, şarkılar türküler… dişimin hiç umurunda değil, o bildiği gibi ağrımasına devam ediyor.
Diş ağrısını dert etme diyorum kendi kendime, nasılsa geçer. Ölüm yok ya ucunda, bir ağrı kesici tamam.
Bilirsiniz efelik iki saat sürüyor, sonra yirmilik diş yine alıyor sazı eline .
Kolayı var, gidersin diş doktoruna, çektirirsin olur biter.
Ama o yirmiyaş dişi.
Gri hücreler öldü, gözlerde fer kalmadı, uzak kadınlara kaçamak bakışlar, kalp desen bilinmez. Kıyamam yirmiyaş dişime.
Tek derdin bu olsun, diş ağrısı da dert mi denilebilir tabii. Ülkemizde dünyada bunca dert varken!
Ben de öyle yapıyorum, diş ağrısını dert etmiyorum!..
Dertli
Derdini anlatırmış, dertsiz sandığı dertliye
Dert bir değil ki, dert derdi deşer
Laf dertten derde geçer
Derken bir dertli çıkar dertsizim diye,
Güya bilirmiş derde bir hüner
“Derdi dert etmezse insan kendine, derdi olsa da, bu dertli dünyada dertsiz
yaşar” der
Yirmiyaş dişim delikanlı ağrıyor, hem de nasıl..
Foça 04.08.2007
|
