"AY LAV YU" ROSA
Gözün aydın Türkiye. Müjdeler olsun halkıma. Dağıt kafanı. Dünyanın bir numaralı gece kulübü, İtalyan restoranı ve girilmesi en zor barı Rosa’ya kavuşuyoruz. Şükür kavuşturana. Senin için feminen, sofistike, elegan ve çekici özelliklere hep sadık kaldım. Rosa, tatlı hayatımızın en güzel rengi. Eğlenceye doyacağız. İnsani Kalkınma İndeksi’nde 78.sıradan 77’ye fırlayacağız. Her gün yeni bir hayata yelken açacağız. Büyük aşklar bekliyor bizleri. “Ay Lav Yu” Rosa. Hayatımız değişecek. Nasıl değişecek merak ediyoruz. Mutluluğu beklemedeyiz. Prime class kadınları karşılasın bizleri, hatta şımartsın. Nereye gidelim derdi bitti. Öğlen yemeği için Venedik’e gidip, ayaklarımızı suya sokmaktan ya da Paris’te laubali şaraplar ile sarhoş olmaktan bıktık. Dünya eğlence haritasında yerimizi alıyoruz, hazır olun!
Rosa… Gustosu zenginim. Yükselen gücüm. Sende hayat var. Canlılık var. Güneşten, sudan, havadaki oksijenden bile önemlisin. Sana “May Darling” diyeceğim. Sıcak görüşmelerimiz için bekle beni. Sözüm söz, Bellini’den tatmadan geçmeyeceğim. Gerekirse hukukun önünden dolanacağım. Şarabımızın biri Rose, sabah kahvaltısı için, diğeri normal olacak. Krem yazlık pantolon ve Hawaii gömlek giymişsem eğer, anla ki Pina Colado veya Ma Tai içeceğiz. Salatalık sosunda marine edilecek yiyeceklerimiz. Havyar ritüeline kayıtsız şartsız uyulacak. Meyvelerden, goyaba, manga ve kaju’ya bayılacağız. Degustasyon menüsüne methiyeler düzeceğiz birlikte. Fütüristik formlar ve fantastik çizgi filmlerden çıkmış gibi görünen modellerin heyecan uyandıracak. Hafif somon ve canlı mercan tonları, saç rengine baştan çıkarıcı bir cazibe katacak. Mekanların ruhu üzerine yemin ederim, Ayşe Arman’ı kıskandıracaksın.
Rosa… Şans bizden yana. Artık rahatla. Hınzırca gül. Sana geldiğimde, iyimserliğim tavan yapacak. Euro gaz ver bana. Yüksek düzeyde katılımlı toplantılarda tam olarak mutabakata varacağız. Olayları parmak sallayarak değil, eğlenerek anlatacağız. Toplantı değil, efsane kaldığı yerden devam edecek. Piti Uomo kapsamında küçük çaplı bir Doskers defilesi keyfimize keyif katacak. Ancak ben, Emanuel Ungaro tasarımlarını tercih edeceğim. Kusuruma bakma, önümü iliklemeyeceğim. Çünkü, kimsesiz çocuklar yararına hangi bayan soyunursa ona sarılacağım. Giyinmek için sen de fazla kafa yorma. Alkış ve ıslık sesleri arasında izleyenlerin dudakları uçuklasın. İki içki arası, isteyen duş alsın, isteyen amuda kalksın. Aklımız, Raidd Bar‘da (23. Rue du Temple) kalmasın. İnsanlar diyalogumuzun absürtlüğünü kavrasın artık.
Rosa…Haydi, çalan nostaljik Fransız şansonlarına eşlik edelim. Yoksul halk, tepelerdeki gecekondulardan bizi kuşbakışı mı seyrediyor? Eczacılar, doktorlar, işçiler, öğretmenler, öğrenciler, çiftçiler ve emekliler gürültü mü yapıyor? Oldu mu şimdi, Rosa?…Ah Rosa, vah Rosa…
|