
Tarık Dursun K.
Birinci Bölüm -3-
Ne demiÅŸti, ne diyordu? “İnsan kısmı belleksizdir, hatırlamaz, hatırlayamaz”mış..
(Bunda diretiyordu. Niçin?)
“O günlere dönmek size dışardan baktığınızda kolay görünebilir” dedi. “Ama kimse geçmiÅŸine sil baÅŸtan dönmeyi istemez; yani geçmiÅŸini yeniden yaÅŸayamaz. Hatırlamak, yaÅŸamak demek midir? Bence hayır. YaÅŸanmış olandan geriye kalan o tortu savrulmuÅŸtur. SaÄŸa sola bir avuçluk külün ardı sıra koÅŸuÅŸup durmak boÅŸunadır.
Tortu dağılır, küller harman olup savrulur. Ama yine de ardı sıra bir şey kalır; ılık parmak uçlarınızda onlara ait olduğuna yüzlerce bin tanıklığa razı göstereceğiniz gerçek bir kalıntıdır o. Zerreciklerini gözle göremeyeceğiniz fakat, her şeye karşılık varolduğunu bildiğiniz, üstelik buna da kimseleri inandıramayacağınız bir şeydir bence.
“Siz de bunu bilirsiniz, baÅŸkaları kendilerin olmadığı için sizin kadar bilemez.”
Sırtı her zaman olduğu gibi bana dönüktü ve odanın loşluğunda tekerlekli sandalyenin kollarını kavramış, sıka sıka ağarmış parmakları beyaz beyaz parlıyordu.
Tarık Dursun K.
"Tarık Dursun K." bütün yazıları için tıklayın...
Ne demiÅŸti, ne diyordu? “İnsan kısmı belleksizdir, hatırlamaz, hatırlayamaz”mış..
(Bunda diretiyordu. Niçin?)
“O günlere dönmek size dışardan baktığınızda kolay görünebilir” dedi. “Ama kimse geçmiÅŸine sil baÅŸtan dönmeyi istemez; yani geçmiÅŸini yeniden yaÅŸayamaz. Hatırlamak, yaÅŸamak demek midir? Bence hayır. YaÅŸanmış olandan geriye kalan o tortu savrulmuÅŸtur. SaÄŸa sola bir avuçluk külün ardı sıra koÅŸuÅŸup durmak boÅŸunadır.
Tortu dağılır, küller harman olup savrulur. Ama yine de ardı sıra bir şey kalır; ılık parmak uçlarınızda onlara ait olduğuna yüzlerce bin tanıklığa razı göstereceğiniz gerçek bir kalıntıdır o. Zerreciklerini gözle göremeyeceğiniz fakat, her şeye karşılık varolduğunu bildiğiniz, üstelik buna da kimseleri inandıramayacağınız bir şeydir bence.
“Siz de bunu bilirsiniz, baÅŸkaları kendilerin olmadığı için sizin kadar bilemez.”
Sırtı her zaman olduğu gibi bana dönüktü ve odanın loşluğunda tekerlekli sandalyenin kollarını kavramış, sıka sıka ağarmış parmakları beyaz beyaz parlıyordu.
Tarık Dursun K.
"Tarık Dursun K." bütün yazıları için tıklayın...