Zeytinyağı kaynar kazan!
Zeytinyağı sektöründe neler oluyor?
Kutsal zeytin ağacı bugünlerde çok sancılı. Karnı ağrıyor, midesi bulanıyor, yaprakları sararıyor, zeytini azalıyor sanki!
Zeytin meyvesinin suyu olan zeytinyağı, bir süredir katran karası karalamalara maruz kalmakta. Üstelik de hasat mevsiminin gelip çattığı bu güzel günlerde! Strese giren annenin sütü ya azalır, ya da tamamen kesilir ya işte bu hengamede zeytininin de sütü yani yağı ister misiniz kesilsin! Yok öyle, hoşafın yağının kesilmesine de benzemez bu iş, koskoca bir sektör hatta, sektörler var ardında...
Hasat zamanı; şenlik ve düğün dernek zamanı olmalıyken böyle kara bulutlarla gölgelenmeye çalışılan bir hasat mevsimi kimleri mutlu edebilir anlayabilmek güç!
Yeni doğan yavru bebeğin ağız sütü kıvamındaki ilk boğum sızmalarının, tomur tomur çanağımıza aktığı bu hasat mevsiminde kavga gürültü ve karışıklığa ne gerek var diyesi geliyor insanın. Hele şu sezon geçseydi, hele zeytinler hakkıyla sızdırılıp ambarlardaki tanklara gireydi, tatlı ve hakkaniyetli pazarlıklar yapılıp satışları sonlanaydı da ondan sonra başlatılaydı bütün bu tartışma! Bir şeylerin önlemi şimdiden alınıyor olabilir mi?
Bilenler biliyor, bilmeyenlerin anlayabilmesi için bir süre daha gerekebilir, zira bu iş öyle çok kolay anlaşılabilir gibi değil. Kısaca örneklersem; hani şu tek tip bakkallar zincirinde satılan bir sızma zeytinyağı var ya, işte o tağşişli zeytinyağıymış desem bundan bir şey anlayan kaç kişi çıkar? Ayrıntıya girip adres vermem uygun düşmez, üstelik bu sadece bir tanesi. Bunun gibi, sektör içinde kolon sızması ve tağşişli zeytinyağı adı altında farklı yağlar paçallayıp satan pek çok büyük firmanın adı zikredilmekte. Kime inanacağız şaşırdık!
Balık her yerinden kokuyor ama, zeytinyağı gibi duyusal analiziyle anlamamız gereken zeytin meyvesi suyunu koku ve tadıyla biz tüketiciler nasıl anlayacağız? Hadi ben kursuna gittim sertifikam var az buçuk anlamaya çalışacağım, bütün bir ahaliyi paralı kurslara mı yollayacağız? Sıradan tüketicinin kaliteli sızma yağı kriteri ne olacak? Kime inanıp, nasıl güvenip de tüketeceğiz?
Büyük firmaların pek çoğunun üzerinde kara bulutlar geziyor, giderek butik işletmelere mi yöneleceğiz, yoksa köylünün kendisi ve evinin iaşesi için kotardığı bilip güvendiğimiz pek az miktardaki sızma yağa mı?
Sokaktaki vatandaş için sızma zeytinyağı satın almak, giderek sorun olacak gibi görünüyor. Şimdi sorulacak bir soru var; hangi sızma yağları satın almalı? Bilge kağlumbağa olup şunu alın bunu almayın demek istemiyorum, önemle dikkatinizi çekmek istediğim; şişe ve teneke üzerinde yazan tanımlara biraz fazla dikkat etmeniz. Örneğin; Bazı market zincirlerinin fason yaptırdıkları sızma çeşitleri konusunda dikkatli olalım. Bir süredir "kolon sızması" diye garip bir zeytinyağı tekniği dolaşıyor dillerde, bu konuyu geçen yıl uzun uzun yazmıştım. Bazı firmalar hiç beis görmeden bu kolon sızmasını piyasaya sürmektelermiş!
Zeytinyağı kurmayları, pazarlarda açıkta satılan pet şişelerdeki zeytinyağlarına savaş açtılar. Sanıyorlar ki; Zeytinyağında bütün tağşiş ve sahtecilik olayları, bu kola şişesi içinde satılan yağlardan ibaret, merdiven altı tabir edilen isimsiz tenekeler de işin cabası tabi! Oysa ki, Türkiye iç piyasasında tüketilen sözüm ona zeytinyağı, üretilen zeytinyağının çok üstündeymiş. Bu sahtecilik, salt köylü amcanın, pazarcı teyzenin hilebazlığı ile sınırlı olabilir mi? Bu işin fabrikasyon ve çok miktarlarda yapılageldiği, zeytinyağı sektöründe söylentiden öte adeta çalkalanmakta. Sermaye piyasasının gözü doyacak gibi değil. Haksız rekabet ortamının en zavallıları tüketiciler, yani bizleriz.
Gerçek gıdada olduğu üzre, gerçek sızma zeytinyağının da piyasada ucuza satılma şansı yoktur, bu böyle biline. Cebimizdeki üç kuruşa sahip çıkmak biz tüketicilerin en büyük başarısı olmalı, o yüzden yiyecek maddelerinin en ucuzuna yönelmeyelim.
Gerçek sızma zeytinyağı asla ucuz olamaz, bunu unutmayalım...
Hasat mevsimi olması dolayısiyle gündemi işgal eden gıda maddesi şimdilik zeytinyağı, fakat bilinmelidir ki, bütün yiyecek maddeleri tağşişe açıktır ve bazı firmalarca uygulanmaktadır. Üzerimize giymek üzere satın alacağımız giysiye saatlerimizi harcıyoruz her beğendiğimizi satın almıyoruz. Özellikle de en ucuzunu satın almamaya özen gösteriyoruz. Bu dikkat ve özeni gıda maddelerimiz içinde göstermeliyiz diye düşünüyorum.
|