Gelişip Güzelleşmek ve Foça
Ocak ayının on üçü Pazar günü, yani bugün, yaşadığımız baharın habercisi bir günde, Foça’nın oldukça kalabalık olması çok doğaldı, ama özellikle Küçükdeniz sahilindeki kafe ve restoranların belediyenin belirlediği sınır çizgisini çok fazla aşarak yayaların yürümesini oldukça zorlaştıracak şekilde masa ve sandalyelerini yaymaya çalışmaları doğal değildi. Alışkın da değiliz, bir iki bireysel taşmaların dışında bugüne kadar rastlamadığımız bir durum bu. Dileriz alışkanlık durumuna dönüşmez.
Özellikle böylesi kalabalık günlerde daha da yoğunlaşan bir sorun olan otomobillerimiz ile, kent içinde gitmek istediğimiz yerin en yakınına kadar yaklaşmaya çalışmamız ve otomobilimizi özellikle sahil caddesine açılan dar sokakları kapatırcasına park etmemiz sonucu, bu yolları kullanan tekerlekli sandalyelilerin, zor yürüyen yaşlıların, bisikletlilerin ve de tabii ki yayaların bu otomobilleri aşabilmek için ne türlü cambazlıklar yapmaya çalıştıklarını görmek de üzücü.
Floransa / İtalya
Fotoğraf : Güzin Tümer
* * *
Büyükşehir Belediyesi’ne bağlanmış olmak Foça, Yeni Foça, Çeşme, Urla vb. sahil kentleri için olumlu mu, olumsuz mu oldu sorusuna yanıt aramak için oldukça erken.
Büyükşehir, Foça’da gördüğümüz kadarı ile henüz varlığını kent halkına yansıtabilmiş değil.
“Türk Denizciliği ve Foça” konulu sempozyumu izlemek için Foça’ya gelen Sayın Kocaoğlu şöyle dedi;
“İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak, Foça’nın yanı sıra, Çeşme, Urla, Seferihisar gibi denize kıyısı olan tüm belediyelerimize hizmet götürüyoruz ve onlarla uyum içinde çalışıyoruz. …
İzmir son 3,5 yıldır çok ciddi mesafeler aldı. EXPO’yu aldığımızda, İzmir bir dünya kenti olacak. Tüm ilçeleri ve beldeleri daha gelişip, güzelleşecek.”
Göreve başladığı günden beri başarılı çalışmaları ile İzmir’i çağdaş bir Avrupa kenti görünümüne kavuşturma yolunda önemli adımlar atmış olan Sayın Kocaoğlu’nun “
gelişip, güzelleşecek” sözcükleri bizi biraz ürküttü. Ayırtına varamadığımız büyük bir tehlike yaklaşıyormuş gibi hisler uyandırdı bizde. Oysa eminiz ki Sayın Kocaoğlu, iyi niyetli olarak söz konusu sahil kentlerinin Büyükşehir belediyesinin tüm olanakları kullanılarak altyapı, ulaşım, su vb. sorunlarının giderileceğini bizlere müjdelemek istiyordu.
Bu kentlerde yaşayan bizler için bundan daha iyi ne olabilir diye düşünmemiz gerekirken, bizi ürküten; neredeyse tüm sahil şeridimizi hatta tüm ülkeyi saran betonlaşmanın ve birbirine çok benzer yerleşim ve yapılaşmanın sarmalında kalarak kendine özgü kent kimliğini yitiren çok büyük çoğunluk içinde, iyi kötü kendisini koruyabilen çok az yerleşim yerlerinden olan Foça, Yeni Foça, Urla, Çeşme, Sığacık ve Alaçatı’nın kentsel dokularının bozulabileceğinin korkusudur.
Venedik / İtalya
Fotoğraf : Güzin Tümer
Foça
Fotoğraf : N.Ç.T.
Büyükşehir Belediyesi’nin halka yansıyan ilk uygulamaları Foça ve Yeni Foça’da kent içi bazı yolların genişletilerek asfaltlanması oldu. Sanırım diğer kentlerde de bu tür çalışmalar yapılmıştır.
Modern, temiz, çağdaş kentler için ulaşım çok önemlidir. Bu nedenle yapılan asfaltlama çalışmaları bu kentlerde yaşayanların büyük bölümünce beğenilmiştir.
Söz konusu kentlerin kendilerine özgü kent dokuları olduğu ve bu dokular ile çağdaş kent gereksinimlerinin iyi harmanlanarak o kent için özel çalışmalar yapılması gerekliliğinin Büyükşehir Belediyesi’nin farkında olduğuna ve çalışmalarını bu yönde yaptığına inanıyoruz.
Bunun dışında önemli turizm kentleri olan bu yerleşimlere
turist niçin gelmek istesin sorusunun yanıtının doğru verileceğini umuyor ve Avrupa kentlerindeki gibi önemli olanın o kentin tarihsel, kültürel ve coğrafi özelliklerinin korunması gerekliliğinin farkında olduklarına inanmak istiyoruz.
Başta Foça olmak üzere söz konusu bu kentler, umarız kentsel dokuları korunarak “
gelişip, güzelleşir”.
Venedik / İtalya
Fotoğraf : Güzin Tümer
Foça
Fotoğraf : N.Ç.T.