CESUR BİR KADINA MEKTUP
FOÇA, 10. Kasım 2010
Merhaba Türkan,
Bu mektubu yazarken hem sevinçliyim hem de üzgün. Sevinçliyim, çünkü bu haksızlıktan (şimdilik) kurtuldun. Üzgün olmam ise sana yazmakta neden bu kadar geç kaldığım. Daha direnişe başladığın ilk günden sonra sık sık yazmalıydım. Zaman uzadıkça sanki elim kolum bağlandı. Bu anlamlı güneymiş kısmet.
Sen hayran olduğum ikinci Türkan oldun. Tahmin edeceğin gibi ilki Türkan Saylan (hiç değişmeyecek) Sen de onun gibi kararlı ve cesursun. Gayet doğal bu. Atatürk’ün kızları ancak bu nitelikleri taşır. Ben de onlardan biri olduğum için onur duyuyorum ve sizlerle çok yakınım.
Ülkede olan bitenlerin, özellikle kadınlara yapılan haksızlıkların bir son bulması nasıl gerçekleşecek diye soranlara SEN örnek olarak gösterilmelisin.
Kararlı, cesur ve ödün vermeyen bir karaktere sahip olmalı kadınlar, erkekler, gençler.
Atatürk kadınlara seçme seçilme hakkını altın tepside sundu. Çarşafı onların sırtından çekip çıkardı. Onlara meslek yolunu açtı. Özgür birey olmalarını sağladı. Peki, 2010 yılında Atatürk’ün bazı kızları bu hakları reddedip geri vermek mi istiyor? Hem kendilerini hem de öteki kadınları yakmak istiyorlar. Biz özgürlüğümüzü vermeyiz bu böyle bilinmeli.
Sevgili Türkan,
Eşini de kutlamam gerekir. Her erkek eşini böyle desteklemez. İki gün sonra başlar homurdanmaya. Evde yemek yok, çamaşırlar, çocuklar… En kötüsü de “sen mi kurtaracaksın” ya da “onlar patron” gibi sözlerle direncini kırmak istemeleri.
Tam 117 gün. Söylerken aşılmaz gibi geliyor. Ya sen nasıl dayandın? Gün akşam olmaz, gece gündüze dönmez. Tek başına, yalnız. Saatler geçmez. Kalbin pır pır atar. Sabah ne olacak? Yine ne hainlik düşündüler? Çadırını söküp almaları buna örnek. Şimdilik “atlattın” bu zorlu günleri. Ancak bildiğin gibi patronun ne yapacağı hiç belli olmaz.
Sevgili Türkan,
Mektubumu bitirirken senden istediğim iki şey var. Başına yine böyle bir haksızlık geldiğinde beni mutlaka haberdar etmelisin. Belki basın, televizyon artık önemsiz bulup senden söz etmezler diye düşünüyorum. İkinci isteğim ise bir zaman bulup Foça’ya gelebilmen. Seni ailenle konuk etmekten, eşim ve ben çok mutlu oluruz.
Bir önerimle son vermek istiyorum mektubuma. Seni YILIN KADINI ilan ediyorum.
Gözlerinden öper, selamlarımı yollarım.
|