SON İSTASYON / THE LAST STATİON / Zuhal ÖZÜGÜL
Zuhal ÖZÜGÜL

Zuhal ÖZÜGÜL

SON İSTASYON / THE LAST STATİON



ÜNLÜ YAZAR TOLSTOY’UN 100cü ÖLÜM YILDÖNÜMÜ
(9.10.1828-20.11.1910)

Almanya / Rusya 2009
Yönetmen : Michael Hoffman
Müzik : Sergei Yevtuschenko
Senaryo : Jay Parini’nin Son İstasyon romanından uyarlanmış
Tolstoy : Christopher Plummer
Sofya : Helen Mirren
Chertkov : Paul Giametti
Bulgakov : James McAvoy

Sekreteri Bulgakov : “O’nu gece yarısı saat üçte, ayakları çıplak, elinde mum yatağımın başında gördüğümde korkuyla fırladım”

“Hemen gidiyoruz” der Lev Tolstoy. Birkaç kiÅŸi yola çıkarlar. Tolstoy yaÅŸlı ve güçsüzdür. Yolculardan hiçbiri bu seyahate hazırlıklı deÄŸildir. Tren biletine para çıkışmaz.

“Tolstoy için, daha sonra ödenecek”

Tolstoy karısı Sofya’dan kaçar. Yalnız 48 yıllık eÅŸi, sevdiÄŸi, 13 çocuÄŸunun annesi olan kadından deÄŸil, artık çok ÅŸey onu sıkmaÄŸa baÅŸlamıştı. ÇiftliÄŸi Yasnaya Polyana’ya akın akın gelen ziyaretçilerden, her türlü isteÄŸi içeren mektuplardan bunalmıştı.


Daha 1877 yılında Tolstoy, yaÅŸamındaki lüksü kaldırmaya karar vermiÅŸti. Bir kont olarak doÄŸan ve zengin bir yaÅŸam süren “taçsız çar” bir anda her ÅŸeyden vazgeçebilmiÅŸti. Hatta yandaÅŸlarından Chertkov, malını mülkünü köylülere bağışlamasını istiyordu. Ancak kendinden 16 yaÅŸ genç karısı Sofya “ayak bağı” oluyordu.

Sofya çiftliÄŸe geldikten sonra O’nun yaÅŸamını, evin düzenini, çocukların bakımını üstlenmiÅŸti. Bu süre içinde Tolstoy iki dev yapıtı -SavaÅŸ ve Barış ve Anna Karenina- yaratmıştı. Sofya sekreterliÄŸini de yapmıştı. O “berbat” yazısını yalnız Sofya çözebiliyordu.

Bir yanda tüm gücüyle bu karara karşı çıkan karısı, öte yanda yandaÅŸları…

Öteki lakabı “köylülerin baronu” olan Lev, artık eserlerinde toplum ve din eleÅŸtirisi üzerinde yoÄŸunlaşıyordu. Açık açık fakirliÄŸe ve haksızlığa karşı savaÅŸ açmıştı. Evlilik de nasibini almıştı bu karardan.



Sofya her ÅŸeyi deniyordu. AÄŸlama krizlerini, tartışmaları; hatta iÅŸi intihara kadar vardırıyordu. Yalnız kocası “huysuz ihtiyar” deÄŸil, Tolstoycular ve kızı bile ona karşıydı.

Filmde kontes Sofya’yı Helen Mirren muhteÅŸem oynuyor. Sofya’yı bir kadın olarak çok iyi anlamış. Huysuz ihtiyarı Christopher Plummer o kadar iyi oynamış ki, neredeyse malını mülkünü bağışlamasını ben de (!) onaylayacağım.

20ci yüzyılın başında “taçsız çar” bir mitos olur. Yalnız yandaÅŸları “Tolstoycular” deÄŸil ünlü meslektaÅŸları Anton Çehov, Maksim Gorki, Rilke de düşüncelerinden etkilenirler ve çiftliÄŸinde ziyaret ederler.

YemyeÅŸil bir tarlada, bir ilkbahar günü onlarca kadın ve erkek kalın elbiseleriyle sette sıralarının gelmesini beklerler. Erkekler siyah çizmeler, kalın palto ve kürklü ÅŸapkalar, kadınlar da o zamanın giysilerini giyerler. Film ekibinden genç kadın anlatır: “5ci vagona doÄŸru yürüyeceksiniz, Tolstoy ve Sofya görünecek. Size sakin olmanızı söyleyecek”. Onlar, çift Moskova’dan dönerken, treni durduran hayranları, üniversite öğrencileri, köylüler ve gazetecilerdir.

Tolstoy’un son saatlerini geçirdiÄŸi istasyon, Almanya’da Elbe yakınlarında halen iÅŸlerliÄŸi olan bir istasyon ve film nedeniyle iki hafta için kapatılıyor. Dekor tamamen o güne uyarlanıyor.

Tolstoy’un 100cü ölüm yıldönümü nedeniyle Avrupa’da, biyografileri tekrar gözden geçirilmiÅŸ. Eserleri yeniden çevrilip basılmış. Yalnız “SavaÅŸ ve Barış” ve Anna Karenina” gibi romanları deÄŸil, onun çevreci düşüncelerini içeren kitapları da yayınlanmış.

Tolstoy’un ilk çevreci, ilk pasifist olduÄŸu, çiftliÄŸinde ilk organik tarımı baÅŸlattığı söylenir.

ÇiftliÄŸi Yasnaya Polyana’da bulunan mezarının, sadece yeÅŸilliklerle kaplı bir tümsek olması, her ÅŸeyi anlatıyor.



BUGÜNLERDE SONSUZLUĞA GİDENLER!

28 Kasım 2010 tarihinde 84 yaşında ünlü komedyen Leslie Nielson öldü. “Çıplak Silah” komedi serisinde sakar polis Frank Drebin rolünü, izleyenleri kahkahalara boÄŸarak, baÅŸarıyla oynamıştı.

Hep ölümlerden söz ettim bu yazıda. İşte bir tane daha.

Blake Edwards 15.12.2010 tarihinde 88 yaşında öldü. Tiffany’de Kahvaltıyı kim hatırlamaz. Audrey Hepburn nasıl şık ve zarifti bu filmde. Bendeniz filmi, birkaç kez (kostümler için) aÄŸzım açık izlemiÅŸtim. Ya Pembe Panter? Komiser Clouseau karakterinde Peter Sellers’e sinir olmuÅŸtum. Ne kadar sakardı O!

Yüzyıllar boyunca unutulmamaları dileÄŸiyle…


Zuhal ÖZÜGÜL




21 Aralık 2010 Salı / 3030 okunma



"Zuhal ÖZÜGÜL" bütün yazıları için tıklayın...