ANADOLU’NUN İLK TİYATROSU… / Recep BOZKURT
Recep BOZKURT

Recep BOZKURT

ANADOLU’NUN İLK TİYATROSU…



En yaygın tanımıyla tiyatro: KonuÅŸma ve eyleme dayanan bir gösteri sanatıdır…

İnsanlık 2 bin yıldan bu yana bu sanat dalını yaşamlarının ayrılmaz bir parçası olarak görmüş; halkın eğitilmesinde, bilgilendirilmesinde, eğlencesinde çok önemli sosyal ve kültürel işlevler yüklemiştir.

Tiyatro, aynı zamanda kent kültürüne erişmiş yerleşik toplumların gelişmişlik düzeyinin en önemli bir göstergesidir.

Özellikle Antik Dönem’de kentlerin önce planı yapılır, sonra inÅŸasına baÅŸlanıyordu. Ve bu planlama sırasında tiyatro öncelikli olarak yerini alıyordu. EÄžER BİR YERLEŞİM ALANINDA TİYATRO YOKSA ORASI KENT OLARAK KABUL GÖRMÜYORDU…

Peki, daha baştan itibaren neden bu insanlar tiyatroya ihtiyaç duymuşlardır?..

Çünkü bu sanat dalını, toplumları için en önemli eÄŸitim araçlarından biri olarak görmüşlerdir. İlkçaÄŸ’da okuma yazma yok denecek kadar az olduÄŸunu düşünürsek, tiyatronun izleyiciye görsel ve iÅŸitsel yoldan neler kazandıracağını tahmin etmek kolaydır. Tiyatro sadece oyunlar için kullanılmıyordu; toplantı, duyuru, kutlama, ÅŸenlik gibi çok çeÅŸitli etkinliklerin yapıldığı alanlar olarak büyük kitlelerin buluÅŸtuÄŸu yerlerdi. Bugün televizyonların, gazetelerin, stadyumların yapmış olduÄŸu görevi tiyatrolar yapıyordu.

Kısacası, tiyatrolar kentin kalbiydi…

Ne sevindiricidir ki, bunlardan ilki güzel ilçemiz Foça’da yapılmıştır. İzmir yolu ile gelirken kente girmeden başınızı sola çevirirseniz DeÄŸirmenlitepe’yi göreceksiniz; yıkık dökük yel deÄŸirmenleriyle birlikte. İşte bu tepenin Ege’nin mavi surlarına bakan yamaçlarında “Tufa” taşından tam 3500 kiÅŸilik bir tiyatro yapmıştı Phokaialılar!..

Bu tiyatro, Aolis (Aiolis) Bölgesi’nin en büyük tiyatrolarından biriydi… (Aiolis Bölgesi’nin hudutlarını da kabaca çizeyim: İzmir Körfezi’nden Edremit Körfezi’ne kadar olan kıyı bölgesi)

Bu noktada ardı ardına birkaç soru daha soralım ve yanıtını da sizlere bırakalım: Neden ilk tiyatrolar Batı Anadolu’nun liman kentlerinde kurulmuÅŸtur? Sayıları 200’e yaklaÅŸan ve Anadolu’yu bir tiyatro cennetine dönüştüren bu yatırımların temel nedenleri nelerdir? Üstünde yaÅŸadığımız coÄŸrafyanın bize nasıl zengin bir kültür mirası bıraktığının farkında mıyız?..

Bir düşünelim derim!..

Ha, yeri gelmişken hemen şunu da ekleyeyim: Bugün biz bu tiyatroların onarımlarına, toprak altından çıkarılmalarına bile maliyetlerinin çok yüksek olması nedeniyle yeterli para ayıramazken onlar, çok büyük paralar dökerek kentleri için niçin tiyatrolar kuruyorlardı acaba?..

Ne dersiniz, biraz kafa yoralım mı?..

MÖ: 340-330 yıllarına tarihlenen Foça Antik Tiyatrosu’nun varlığını bulgularla kanıtlamaya çalışan ilk kiÅŸi Fransız arkeolog Felix Sartiaux’dur. 1914 yılında DeÄŸirmenlitepe’nin Kuzeybatı yamaçlarında yaptığı sondaj çalışmalarında ilk bulgulara rastlamışsa da kesin bir sonuca ulaÅŸamamıştır.

Bu alanda yapılan ikinci çalışma 1991 yılında Doç.Dr.Ömer ÖzyiÄŸit’in kazılarıdır. Ne acıdır ki bu çalışmalar da kaynak yetersizliÄŸi nedeniyle durdurulmuÅŸtur. (Ömer Hoca ÅŸimdilerde Kaleiçi kazıları ile meÅŸgul ve bu çalışmalar sırasında önemli bulgulara ulaÅŸtı. Tabi bu arada Profesör de oldu. Bu saygıdeÄŸer bilim adamının Foça Arkeolojik Park projesi keÅŸke yaÅŸama geçirilebilse)

Oysa bu tiyatro bütün görkemiyle günışığına çıkarılıp asıl işlevine kazandırılabilmiş olsaydı; Foça neler kazanırdı neler!..

İş iÅŸten geçmedi; Foça Antik Tiyatrosu DeÄŸirmenlitepe’nin çıplak yamaçlarında ve toprak altında yatıp duruyor; Tarihi, Kültürü,Tiyatroyu sevenlerin; Foça’nın geleceÄŸini turizmde görenlerin ilgisini bekliyor!..

Yazımı büyük tiyatro adamı Muhsin ErtuÄŸrul’un sözleri ile noktalayayım:

“Tiyatroda ahlakın, ruhun, sanatın eÄŸitimiyle insanoÄŸlu asilleÅŸir; hayatı zenginleÅŸir; uygarlık düzeyi geliÅŸir…”


Recep BOZKURT

recboz48@gmail.com



26 Aralık 2010 Pazar / 2220 okunma



"Recep BOZKURT" bütün yazıları için tıklayın...