11 EYLÜL… / Recep BOZKURT
Recep BOZKURT

Recep BOZKURT

11 EYLÜL…



11 Eylül 1922, Foça’nın kurtuluÅŸu ve sonsuza kadar vatan oluÅŸunun, bağımsızlık ve özgürlük gülünün bu güzel topraklara dikildiÄŸi gündür.

Bu tarihten tam 3 yıl 3 ay 26 gün öncesine dönelim: Emperyal devletlerin her türlü desteÄŸini alan Yunanlılar 15 Mayıs 1919 gününden itibaren Anadolu’nun cennet köşeleri olan Ege kentlerini kanlı çizmeleriyle çiÄŸnemeye baÅŸladılar. Batı Anadolu’nun bu güneÅŸi pek, toprağı bitek coÄŸrafyasının her yanı acı, kan ve gözyaşı içinde kaldı. Ama iÅŸgalciler, çok kısa bir süre sonra hiç ummadıkları bir direniÅŸle de karşılaÅŸtılar. İlk önce ve tek başına gazeteci Hasan Tahsin çıktı önlerine. Sonra bu yörenin yiÄŸit evlatları olan ve her türlü zulme,baskıya,iÅŸgale karşı aman vermeyen efeler, zeybekler çıktılar ortaya korkusuzca…

Bir kanlı direniş başladı ki, görmeyen inanmaz!..

Peki; vatanı ve milleti korumaktan sorumlu olan İstanbul’daki aymazlar ne yapıyorlardı?..

Bırakın bu kanlı işgal ve kıyıma karşı çıkmak, ne acı ki, direnenleri durdurabilmek için ellerinden geleni arda koymuyorlardı.

İşte bu olup biteni yakından izleyen ve bu durum karşısında gerekli önlemlerin alınabilmesi için çalmadık kapı bırakmayan Çanakkale Kahramanı Mustafa Kemal PaÅŸa, PadiÅŸah ve Hükümeti’nden bu millete hiçbir hayır ve umudun kalmadığını görünce durumu anlatmak ve çareler bulmak üzere 19 Mayıs 1919 günü Payitaht’tan ayrılarak Anadolu’ya geçti. Samsun, Amasya, Erzurum, Sivas’ta ve her yerde, her önüne gelene Vatanın adım adım iÅŸgal ve yok oluÅŸunu, İstanbul’dakilerin tutumunu anlatmaya baÅŸladı. Bu uzun ve meÅŸakkatli yolculuk ve halkla yapılan görüşmelerden sonra Ankara’da bir Büyük Millet Meclisi toplanmaktan ve milletin kendi kaderini kendi eline alıp savaÅŸmaktan baÅŸka çıkar yol kalmadığını gördü.

Türk Milleti de Batı’sı DoÄŸu’su, Güney’i Kuzey’i ile önderine güvendi; haince tuzaklara, iç isyanlara, yokluklara yoksunluklara raÄŸmen O’nun etrafında toplandı, kenetlendi…

Ve genç yaÅŸlı, kadın erkek demeden herkesin gücünce katıldığı, dünyada eÅŸi emsali görülmeyen bir büyük “İstiklal Mücadelesi” baÅŸladı. İnönü SavaÅŸları, Kanlı Sakarya SavaÅŸları art arda yapıldı.

Önce Ermeniler ve Fransızlar, sonra İtalyanlar yurttan kovuldu. Åžimdi sıra İngilizlere ve onların Anadolu’daki maÅŸası Yunanlılara gelmiÅŸti.

26 AÄŸustos 1922 günü baÅŸlayan ve 30 AÄŸustos 1922 günü Afyonkarahisar’ın batısında, BaÅŸkomutan Gazi Mustafa Kemal PaÅŸa’nın bizzat yönettiÄŸi ve düşmanın asıl kuvvetlerinin imha edildiÄŸi “Dumlupınar Meydan Zaferi” kazanıldı.

Kaçan son kılıç artıklarının da temizlenip yok edilmesi için Ege’ye doÄŸru rüzgar gibi esen, sel gibi coÅŸan “Büyük KoÅŸu” baÅŸladı.

UÅŸak, Kütahya, EskiÅŸehir, Bursa, Balıkesir, Aydın ve İzmir, keskin kılıçlı süvarilerimiz tarafından tek tek geri alındı. Kahraman askerlerimiz 11 Eylül 1922 günü de Foça’ya girdiler…

Bugün bu cennet yurt köşesinde başımız dik, gönlümüz rahat yaşıyorsak; işte o günlerde özgürlük ve bağımsızlık için kanlarını, canlarını seve seve ortaya koyanlar sayesindedir.

Aradan 89 yıl deÄŸil, 1089 yıl geçse de; baÅŸta Büyük Önder Atatürk olmak üzere; onları her zaman şükran ve minnetle analım; unutmayalım, unutturmayalım…

EÄŸitimci-Yazar


Recep BOZKURT

recboz48@gmail.com



8 Eylül 2011 Perşembe / 1945 okunma



"Recep BOZKURT" bütün yazıları için tıklayın...