Bayramınız Kutlu Olsun!
Öküz ünüğü tatlısı diye bir tatlı duymuş muydunuz? Saray burması, gırtlak tatlısı diye de bilinen bu tatlıyı babam, kendi babasının tanımıyla “öküz ünüğü” olarak adlandırıyor, Karacabey’de böyle bilinirmiş, annem ise Fethiye yöresinde sarı burma, Kayaköy’de de gırtlak tatlısı diye yapıldığını söylüyor. Marmara’dan Akdeniz’e değişen ismiyle ortada bir yerde durmak gerekirse baklavalık yufkanın içine ceviz serpiştirerek oklavaya sarıp, daha sonra da oklavayı havaya kaldırıp iki tarafından büzerek oluşan bu tatlı hamuru için her yöre başka bir isim vermiş. Antep fıstığı ile yapılana saray burması denmiş, Marmaris Datça taraflarında badem ile deneyenler olmuş, çoğunlukla evde el açması yufka ve iç ceviz ile yapılmış. Yağ olarak da her yöre kendine özgü yağı kullanmış ama tereyağlısı makbul sayılmış.
Sağılır hayvanı olmayan zeytinlik sahipleri tereyağı yerine zeytinyağlı tatlı yapmışlar fakat margarinler piyasalarda arz-ı endam edince ondan da vazgeçmişler. Açıkçası son 40 – 50 yıldır zeytinyağı ve tereyağı tahtını margarinlere bırakmış. Zaten, zeytinyağı ile tatlı yapmak eskiden görgüsüzlük sayılırmış! Laf dolandı yine zeytinyağına geldi… Kutsal ağacın meyvelerinin ağırlaştığı bu günlerde dağ tepe zeytin ile doluyken başka şeylerden söz edemiyor insan. Bayram gevezeliği mi dersiniz artık, bilmiyorum!
Bayramların olmazsa olmazı şuruplu tatlıların gelenekselliğine olan saygım, anacığımın sarı burmasıyla bu bayram da kayda geçsin arzusundayım. Babamın öküz ünüğü dediği bu tatlının ismi torunları arasında unutulmayacaktır bundan eminim! Gelecek neslimiz bu tatlının acayip ismini akılcığında tutsun ki, geçmişin cefakar analarının emekleri unutulup gitmesin, bayram tatlılarımız her daim süregelen alışkanlığımız olsun.
İtiraf edeyim; Bu bayram günü, şuruplu hamurlu tatlıların insan vücuduna olan kalori zarar ziyanını göz ardı etmek istiyorum!
Aileleri bir araya getiren bayram seramonilerinin akıllarda yer tutan en keyifli bölümü sofra paylaşımlarıdır. O sofralar ki, yaşadığımız coğrafyanın bütün gerçeklikleriyle yerleşirler belleklerimize. Kültür denilen şey, öyle aynızı boynuzu olan kör kütük bir nesne değil ki, kültür biziz, biz kültürüz a’dostlar. Tıpkı bayramın biz, bizim varlığımızın bayram olduğu gerçekliği gibi.
İyi bayramlar hepimize…
www.ascifok.com
|