Ozan/Yazar Sabahattin Kudret Aksal, ölümünün 29. yıldönümünde Karacaahmet'te bulunan mezarı başında anıldı. 23 Nisan günü gerçekleştirilen anma etkinliğine Adil İzci (Şair, Yazar, Eğitimci), Uğurtan Atakan (Oyuncu), Necati Güngör (Gazeteci, Yazar), Turgay Kantürk (Tiyatro yönetmeni, Şair, Yazar), Mustafa Bilgin (Karikatürist), Kadir Aydemir (Yazar, Editör, Yayıncı) ve Ahmet Zeki Yeşil (Mizah Yazarı) katıldı.
İlk sözü alan öğrencisi Uğurtan Atakan, Sabahattin Kudret Aksal'ın yüzlerce öğrenci yetiştirdiğini, bu öğrencilerin şimdi emeklilik dönemini yaşadığını, 60'lı ve 70'li yılların öğrencileri olarak bugüne kadar hakkında olumsuz tek bir söz duymadıklarını, daima saygıyla ve içtenlikle aldıklarını söyledi.
Turgay Kantürk, Sabahattin Kudret Aksal'in Kadıköy duygusu yüksek biri olduğunu, emekli olduktan sonra Kadıköy'de yaşadığını, haftanın en az iki günü kendisiyle buluşup görüştüklerini, ölümünden sonra cesaret edip buraya gelemediğini, bu nedenle üzgün olduğunu, ölüm haberini ise askerdeyken aldığını, Sabahattin Kudret Aksal'ın öğrencisi olmadığını ancak ondan çok şey öğrendiğini belirtti.
Adil İzci, Sabahattin Kudret Aksal'ın ailesinin Balkan göçmeni olduğunu, Balkan Savaşı çıkınca Beşiktaş'a yerleştiklerini, eşi Münire Hanım'la evlendikten sonra Kadikoy'de yaşadığını, konservatuardan sonra Mimar Sinan Güzel Sanatlar Fakültesinde estetik hocalığı yaptığını, 19 Nisan 1993 tarihinde vefat ettiğini, 21 Nisan'da toprağa verdiklerini, onu son kez gören kişinin kendisi olduğunu, toprağa verilmeden önce elini öptüğünü, başucundaki yazının kendi şiiri olduğunu ifade ederek sözlerini, "Sabahattin Bey ışıklarını yaktı, yüzünü sonsuzluğa döndü, karanlıkta duruyor" şeklinde tamamladı.
Etkinlikte bulunan diğer katılımcılar ise, Sabahattin Kudret Aksal'ın çağdaş ve yetenekli kişiliğine dikkat çekerek, yeni nesillere anlatılması gerektiğini vurguladılar.
Bu arada Uğurtan Atakan, Sabahattin Kudret Aksal ile aralarında geçen ve sonradan söylence haline gelen bir diyaloğu anlattı: " 1979 yılı Şubat ayı, lodos var. Vapur, Kadıköy'den Karaköy'e geçecek. Yanımda iki bayan arkadaş var. Ben, Sabahattin Bey'in öğrencisi olduğum için bulutların üzerinde gibiyim. Sabahattin Bey vapurdan inerken bana, 'Uğurtancım nereye gidiyorsun?' diye sordu. O tarihlerde öztürkçe modası yaygın. Yanımdaki kızlara hava atacağım. 'Hocam ereklerime gidiyorum, ereklerime' dedim. Sonra da sordum, 'Hocam siz nereye gidiyorsunuz?' Hocamız, 'Ben de Beşiktaş'a gidiyorum...' karşılığını verdi."
Anma etkinliği, Sabahattin Kudret Aksal'ın şiirlerinin okunmasıyla son buldu.