ISSN 1308-8483
OKUL SÜTÜ PROGRAMI İÇİN SÜT KOOPERATİFLERDEN VE KÖYLÜDEN ALINMALI / Tayfun ÖZKAYA
Tayfun ÖZKAYA    
  Yayın Tarihi: 28.3.2012    


OKUL SÜTÜ PROGRAMI İÇİN SÜT KOOPERATİFLERDEN VE KÖYLÜDEN ALINMALI

Tayfun Özkaya 27.3.2012

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından başarı ile yürütülen okul sütü projesinin Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı yönetiminde ülkeye yayılması kararı verildi. Bakanlar Kurulu kararı 25 Mart 2012 tarihli Resmi Gazetede yayınlandı. Ana sınıfından ilkokul beşinci sınıfa kadar öğrencilere uzun ömürlü denilen kutu sütler dağıtılacak. Kararın amacı öğrencilerde dengeli beslenmenin ve süt üretiminde istikrarın sağlanması olarak belirtildi. İzmir’de belediye öğrencilere süt dağıtımı projesini 2005 yılından bu yana uyguluyor ve İzmir’de bu yıl yararlanan öğrenci sayısı 207 bine ulaştı. İzmir deneyimi süt üreticisi köylülerin de bu uygulamadan yararlandığını göstermektedir.

Bu projenin bütün Türkiye’ye yaygınlaştırılması kararı iyi olmuştur. Ancak bu uygulamanın nasıl yapılacağı da çok önemlidir. Elde edilmek istenilen hedefler şöyle olmalıdır:

1. çocukların iyi beslenmesi, süt içme alışkanlığı edinmeleri (Bakanlar Kurulu kararında açıklanan ilk amaç bunu ifade etmektedir)

2. Süt üreticilerinin adil bir fiyat elde etmeleri (Kararda bu amaç dile getirilmiyor, ancak üretimde istikrardan söz ediliyor)

3. Tüketicilerin de makul fiyattan süt alabilmeleri (Kararda bundan hiç söz edilmiyor)

İzmir Büyükşehir Belediyesi dağıttığı sütleri Tire Süt Kooperatifinden almaktadır. Böylelikle süt tekellerinin etkisi bir ölçüde sınırlandırılmıştır. Türkiye çapında uygulamada sütler şirketlerden alınacaktır. Ülkemizde süt sektöründe büyük bir tekelleşme söz konusudur. Sütte çiftçinin eline geçen fiyat 70-80 kuruş iken (ki yazın bu 50 kuruş gibi çok düşük bir düzeyde idi) tüketici sütü 2-2,50 TL. düzeyinde hatta 3 TL’nın üzerinde alabilmektedir. Süt ve ürünleri üreten büyük şirketler birbirleri ile çok iyi anlaşmakta, nereden hangi fiyattan, kimin süt alacağını saptayabilmektedirler. Şirketler birbirlerinin ambalajlarına sahiptir ve istenildiğinde birbirleri için üretim yapabilmektedirler. Okul sütü projesinde sütler büyük tekellerden alındığı takdirde bu elde edilecek yarardan büyük ölçüde bunlar yararlanacaktır. Hâlbuki yapılması gereken üretici eline geçen fiyatı arttırırken, tüketicinin de daha az fiyat ödemesini sağlamaktır. Çiftçinin eline geçen süt fiyatı 50 kuruşa düştüğünde marketlerde satılan süt fiyatları düşmemiştir. Önerimiz Bakanlığın sütleri kooperatiflerden ve köylülerden almasıdır. Böyle yapılırsa kooperatifler gelişecek ve yatırımları ile çiğ sütü büyük şirketlere devretmekten çıkıp tüketiciye dönük sağlıklı ürünler üretebilir hale geleceklerdir. Bu durumda uzun erimde tekellerin hegemonya etkisi kırılacak ve bu hem çiftçi hem de tüketici için iyi olacaktır.

Dağıtılacak olan sütlerin sadece uzun ömürlü kutu sütü olması da eleştirilebilir. Uzun ömürlü süt pastörize süte oranla daha değersiz ve lezzetsizdir. Çocuklar üç dört yıl kutu sütlerini içerlerse artık pastörize veya çiğ sütten kaynatılmış sütler onlara itici gelecektir. Böylelikle uzun ömürlü kutu sütlerinin hegemonyası pekişecektir. En azından büyük tüketim merkezlerinde pastörize süt sağlanabilirdi. Denilecektir ki köylere ve küçük ilçelere pastörize süt ulaştırmak ekonomik olmayacaktır. Sanırım köylere uzun ömürlü veya pastörize süt ulaştırmak gibi bir zorunluluk olmamalıdır. Süt deyince aklımıza sadece uzun ömürlü süt gelmesi ve çiğ sütün aşağılanmasının sonuçları kötü olmuştur. Köy ve süt sözcüklerinin bu kadar birbirinden uzak kabul edilmesi acı bir durumdur. Ne yazık ki birçok köyde inek sayısı biri ikiyi geçmemektedir. Çünkü süt üretmek ve satmak köylü için artık çoğu yerde kârlı olmuyor. Bu durumu tersine çevirmek için bazı köylerde veya kasabalarda süt doğrudan köylüden alınamaz mı? Bu bir şekilde kaynatılarak öğrencilere ulaştırılabilir. Böylelikle süt üretmek tekrar birçok noktada teşvik edilmiş olacaktır. Bu çözüm buralara kutu sütü ulaştırmaktan da daha ekonomik olacaktır.

Kısa vadede kooperatiflerden yeterli ürün bulunamayabilir. İstenirse kooperatiflere yatırım için destek verilerek bu bir iki yılda sağlanabilir. Sütte uygulanan politikalardan bugüne kadar daha çok tekeller yararlanmıştır. Artık buna bir son verme zamanı gelmedi mi?

Öğrencilere süt sağlamak çok iyi, ancak bu tekelleri ve onların lezzetsiz uzun ömürlü sütlerini destekleyerek olmamalı.



Tayfun ÖZKAYA



2461










   |   Hakkımızda    |    İletişim    |    Yasal Uyarı    |


    © FocaFoca.com tüm hakları saklıdır.   (03/2005)