Foça’nın Şeker Reis’i
Şeker lâkabı nereden geliyor var mı bir anısı diyorum, başlıyor anlatmaya; Vaktiyle Foça’da görev yapan bir Alay Komutanı vardı ismi Emin Şahinoğlu, onun Şeker adında çok sevdiği bir arkadaşı varmış işte ona benzetmiş beni. İlk o “Şeker Reis” demeye başladı, sonra arkası geldi. Asıl ismim Tahir Gönülden.
Bütün balıkçılara sorduğum üzere, Şeker Reis’e de soruyorum Kakavya tarifini… Öyle ya, bugüne kadar biri diğerine tıpa tıp benzeyen kakavya tarifi hiç görmedim. Küçük de olsa değişiklikler illâ ki var.
Şeker Reis’in Kakavya Tarifi
Büyük balık (1 kilo)
5oo gram olgun domates
3-4 tane yeşil biber
Sızma zeytinyağı
Tuz, karabiber
Önce balık iyice temizlenir. Büyük balık olacak, mümkünse topan kefali tercih etmeli. Balığın üzerini örtmeyecek kadar suyla tencerede pişmeye bırakılır. Üç beş dakika sonra bol domates ve taze acıbiber doğranır balıkların üzerine atılır. Tuzu, karabiberi de ekilir, en son hakiki zeytinyağı gezdirilir.
Zeytinyağı deyince içten bir serzenişle “eskiden zeytinliklerimiz vardı kendi hakiki yağımızı koyardık balıklarımıza” diyor Şeker Reis.
Ve devam ediyor; “Foça’nın Acı Liman mevkiinde zeytin ağaçlarımız vardı eskiden, şimdiki Amfibi’nin olduğu yer, her hanenin 100 – 150 ağaç zeytini vardı. Herkes kendi zeytinyağını çıkarırdı, enfes yağlardı onlar…”
Reis, eskinin anılarına dalıp duygulanınca hemen konuyu değiştirip “peki ya; kakavyaya soğan, sarımsak hatta patates vs. koymaz mısınız diyorum, gürleyerek “soğan, sarımsak konursa onun adı kakavya olmaz pilâki olur” diyor Şeker Reis!
Yıllardır Şeker Reis’i bilirim de, bir türlü ondan söz etmek kısmet olmamıştı burada. “Foça Mutfak Kültürü” kitabım için peşine düştüğüm bir başka bilinmezin izini sürerken çok başka konulara dalıverdik Reis ile. O peşine düştüğüm “şey” şimdilik burada değil kitapta yer alacak kısmetse!
Haydi güzel günlere…
www.ascifok.com
|