ISSN 1308-8483
SÜTTEN DÜŞÜNCELER / Ahmet Zeki YEŞİL
  Yayın Tarihi: 12.7.2012    


SÜTTEN DÜŞÜNCELER

Süt içtim, dilim sürçtü. Ne diyeceğimi bilemedim. Ağzımdan çıktı, kulağım duymadı. Sözlerim anlayana emanetti. Anlayan, anlamazlıktan geldi. Sen üstüne alındın. Kulaklarıma inanamadım, kulağım çınladı. Beni sen mi andın? Anladım işin yoktu senin, çıktın geldin aklıma. Ne iyi ettin, hoş geldin. Zaten nereye gitsem, başım gözüm üstünesin. Her yer süt limandır şimdi. Buralara güneş de gelir, sen istersen. Şimdi sevinmiyorum, ne olur, ne olmaz. Hiç yoktan şüphelenmesinler. Yalnızlık ve de insansızlık kötüdür. Elini uzatırsın gökyüzüne, duvar gelir üstüne. Bu yüzden, içimdeki çocuk sütten kesildi. Çoktandır ruhum buruk benim. Üzerine afiyet, her şeyden aşırı kıllanıyorum. Kalemimden kıl düşüyor. Hayırlı analizler, hayırlı mevzulardan çıkarsa memleket için hayırlı olur. Söz veriyorum, etliye değil ama sütlüye karışmayacağım artık. Bu duadan Amin çıkmayacak. Taksiratımı affet, tazminatım sende kalsın. Bu aşktan emekli oluyorum. Yanıma oturup, "Biraz yana kayar mısın?" diyenlere kızmıyorum. Kalbimde boş yer olmadığını bilmiyorlar…

İnsanoğlu çiğ süt emmiş, sonra pastörize sütü tercih etmiş. Ben, pastörize süt içtim ama devrine durumuna göre çalkaladım. Söz söyletmedim, sütümün üstüne. Süt kuzusu kesmedim. Usulüne göre sevdim. Çünkü sütü seven kaymağını da sevecek diye bir kural yok. Belki biraz ölçüyü kaçırdım. Ayağım alışsın derken kalbim alıştı sana. Artık gözü kapalı bile sevebilirim. En az 3 çocuk, en az yüzde 3 zam, tamam. En az kaç litre süt bilmiyorum. Sadece sana inandım. İnanç öyle bir şeydir ki tekeden bile süt çıkarır. Sütü çıkarıncaya kadar vedalaşmayalım. Karışık günler yaşıyorum. Düşüncelerim ve duygularım, su katılmış süt gibi. Dünya neden bize sormadan dönüyor? Havanda süt dövülüyor. Göz göre göre, daire diye ya dikdörtgen ya da kare satıyorlar. Her şey yalan dolan olmuş. Her şey değişiyor. Değişmeyen tek şey, değişen gündemdir. Sen değişme! Kimseye de benzeme. Kimse sana benzemesin. Ben benzeteceğim yokluğunda. Şimdi susup dinleme vakti mi, inleten nağmeleri? Adalet buraya kadar gelip, cevap versin lütfen. Gelirse, raf ömrü geçmemiş kaymaklı yoğurt ikram edeceğim kendisine...

Hayatta hiçbir şey yok ki, taze süt gibi keşfetmenin zevkini yaşatmasın. Beklediğim fırsat karşıma süt değil, sütlaç olarak çıkınca şaşırmadım. Meğer sevgi kelimesini parça pirinç edip sütlaç yapmışız. Tadı yok, ya da benim ağzımın tadı. Sütü, uluslararası hukuktan kaynaklanan kararlılıkla kaynatmalı. Sütleri Araştırma Komisyonu kurulmalı. Milli kaymak heba olmasın. Okullara, “Okul İneği” projesi kapsamında uzun ömürlü inek dağıtımı yapılmasında fayda görüyorum. Artık, “İneklemek” sözü tarihe karışsın. Sözüm zamansız bitti, fazla noktanız var mı?


Ahmet Zeki YEŞİL



2956










   |   Hakkımızda    |    İletişim    |    Yasal Uyarı    |


    © FocaFoca.com tüm hakları saklıdır.   (03/2005)