Seyfi GÜL
GİNA, MAHMUT, İNAN SAHİL BALIK RESTORAN
Foça’nın en güzel yerinde konuÅŸlu Sahil Balık Restoran’ın iÅŸletmesini 14 Ay önce meslekten iki arkadaÅŸ devraldı. İnan Kılıç(43) ve Mahmut Yaman.(45), Her ikisini de hem Foçalılar, hem Foça müdavimleri iyi tanıyor.
30 yıldır Foça’dalar.
Her ikisi de bu işe yıllarını verdiler. Çekirdekten yetiştiler. Restoran işinde yapılabilecek her işi yaptılar. Malzeme taşıdılar, mutfağa girdiler, temizlikten garsonluğa her şeye el attılar. İnsan tanıdılar. Kendilerini insanlara tanıttılar. Önce aranır, şimdi de işlerinin patronu oldular.
Sahil Balık Restoran’ın hikayesinde Alman Gina’nın da önemli bir yeri var. Gina Picht 59 yaşında, Ailesi Almanya’nın Hannover kentinde yaşıyor. Dört yıl önce dostlarının tavsiyesi üzerine tatil için Türkiye’ye geldi. Gelirken annesi “Aman Gitme” dedi. “Türklerden korkuyorum. Başına bir ÅŸey gelir” diye de üsteledi. Dinlemedi. Foça’ya geldi. GeliÅŸ o geliÅŸ. Foça tutkunlarından biri oldu çıktı.
Gina’nın oÄŸlu Almanya’da gazeteci. Ailesinin Hannover’de 82 yataklı bir oteli var. Otel, restoran ve turizm ile ilgili konularda buradan dolayı dolu dolu bir birikim sahibi. İnsanlarla çabuk iletiÅŸim kuruyor. Hep gülüyor. Gülümsetiyor. Almanca’nın yanı sıra İngilizce ve birazda Türkçe konuÅŸuyor. BilmediÄŸi bir dilden olanla da anlaÅŸmanın bir yolunu buluyor.
HemÅŸehrisi Foça’nın Mari teyzesi (Marie Monremeyer)’nde konakladığı dönemde, sahil kafelerinden birinde içkisini yudumlarken, o sıra baÅŸka bir restoranda garsonluk yapan İnan Kılıç’la tanışırlar. Öylesine bir tanışmadan günler sonra Gina, “onu bir gece rüyamda gördüm” dediÄŸi İnan’ı aramaya koyulur. Bulur. ArkadaÅŸ olurlar. Çalıştığı yere sık sık gelir. Yardım eder. Yabancı müşterilerle sohbetlere koyulur. O sohbetler aynı kiÅŸileri bir daha bir daha oraya çeker. İnan’la daha bir ayrılmaz olurlar.
Almanya’ya ailesini, oÄŸlunu görmek için yılda bir-iki gider, ama Foça’ya hep planladığından önce döner.
Bir gün, yani bundan 14 ay öncesi, İnan ve arkadaşı Mahmut’u deyim yerindeyse kara kara düşünürken bulur. Dertlerini sorar. İki arkadaşın ellerine yıllardır düşledikleri kendi iÅŸlerinin patronu olma fırsatı gelmiÅŸtir. Ama onları hem maddi hem moral olarak ateÅŸleyecek biri gereklidir. İşte o ateÅŸi yakanlardan biri Gina olur. BaÅŸaracaklarına inanır ve onları da inandırır. Pek memnun olmayan eski iÅŸletmeciden devralınan Sahil Restoran’ın kaderi deÄŸiÅŸir. Çehresiyle birlikte çevresinin de yüzü gülmeye baÅŸlar. Dekorasyonu, müziÄŸi, mutfağı, çeÅŸitleri deÄŸiÅŸir. En önemlisi gülen yüzlerin hizmet ettiÄŸi masalarda güller açar. Müşteri memnun, garson patronlar memnun. Gina daha bir gülüyor.
“Foça sihirli bir yer” diyor Gina. “Burası benim için bir numara bir yer. Burada tanıdığım insanlar bir numara. Türk kadınları bir numara. Çok çok çook takdir ediyorum, onları” diyor.
Sahil Balık Restoran özellikle hafta sonları dolup dolup boÅŸalıyor. Burada güler yüz bir numara. “Güler yüzlü lezzet tadından yenmiyor” diyor konuklar. Mahmut Yaman ve İnan Kılıç bir yandan hesabı, mutfağı, lezzeti kontrol altında tutarken diÄŸer taraftan servise devam ediyor. Gina gönüllü ve ayrılmaz denetleyici, müşteri iliÅŸkileri uzmanı, karşılayıcı, uÄŸurlayıcı ve Foça’nın turizm elçisi. Türkiye’nin deÄŸiÅŸik illerinden, Avrupa’dan, Amerika’dan onun sohbeti için geleni var. Onu tanıyanlar yalanın ne olduÄŸunu bilmediÄŸini, herkese güvendiÄŸini ve yardım etmek istediÄŸini söylüyor. O arkadaÅŸlarıyla birlikte Foça Belediye BaÅŸkanı Gökhan DemiraÄŸ ve ailesini de çok sevdiÄŸini anlatıyor.
Hobi olarak yazıyor. Başka hobileri de var. Onları hem yapmış, hem de iki kitap yazarak bildiklerini başkalarıyla paylaşmayı seçmiş.
İşte böyle bir üçlüyle yola devam eden Sahil Balık Restoranı Foça’nın ünlü yoÄŸurtlu (Kupez) balığından, Çiroz’a, özel mısır unuyla barbun, yoÄŸurtlu sarımsak soslu barbun, barbun ızgaradan, özel piÅŸirim Çipura, Levrek çeÅŸitlerine, her türlü deniz ürününü harika mezelerle ve baÅŸta Türk rakısı, tercih edilen içkilerle sunmaya devam ediyor. Foça toprağının lezzetine lezzet kattığı yeÅŸilliklerin, yörenin halis zeytinyağıyla harmanlandığı salatalar damak zevkinde dorukları iÅŸaret ediyor.
Balık keyfinin üzerine tavsiye ettikleri kabak ya da haşhaş tatlısı, fırında helva veya çikolatalı sufle yüzlerden, yerleşen gülümsemeyi ayrılmaz kılıyor.
Sabah 09.00’da açılan mekan, gecenin 02’lerinde son müşteri artık gideyim derse ışıklarını söndürüyor.
Çalışmakla geçen bir ömrün kalanı, Gina’nın dost yüzüyle, patron sorumluluÄŸunda ama en iyi hizmeti biz yapmalıyız diyen Mahmut Yaman ve İnan Kılıç’ın garsonluÄŸunda insanları mutlu etmekle geçiyor.
Foça Sahil Balık Restoran böyle bir hikayeyle lezzet ve sohbete aç olanları, mutluluÄŸa çağırıyor. Küçükdeniz’in sandallarının yuvarladığı koyun manzarasında, Foça’nın tertemiz havasında, trafikten uzak dingin bir noktada, ayakların ve gönüllerin yorgunluÄŸunu almaya bekliyor.
Seyfi GÜL
"Seyfi GÜL" bütün yazıları için tıklayın...
Foça’nın en güzel yerinde konuÅŸlu Sahil Balık Restoran’ın iÅŸletmesini 14 Ay önce meslekten iki arkadaÅŸ devraldı. İnan Kılıç(43) ve Mahmut Yaman.(45), Her ikisini de hem Foçalılar, hem Foça müdavimleri iyi tanıyor.
30 yıldır Foça’dalar.
Her ikisi de bu işe yıllarını verdiler. Çekirdekten yetiştiler. Restoran işinde yapılabilecek her işi yaptılar. Malzeme taşıdılar, mutfağa girdiler, temizlikten garsonluğa her şeye el attılar. İnsan tanıdılar. Kendilerini insanlara tanıttılar. Önce aranır, şimdi de işlerinin patronu oldular.
Sahil Balık Restoran’ın hikayesinde Alman Gina’nın da önemli bir yeri var. Gina Picht 59 yaşında, Ailesi Almanya’nın Hannover kentinde yaşıyor. Dört yıl önce dostlarının tavsiyesi üzerine tatil için Türkiye’ye geldi. Gelirken annesi “Aman Gitme” dedi. “Türklerden korkuyorum. Başına bir ÅŸey gelir” diye de üsteledi. Dinlemedi. Foça’ya geldi. GeliÅŸ o geliÅŸ. Foça tutkunlarından biri oldu çıktı.
Gina’nın oÄŸlu Almanya’da gazeteci. Ailesinin Hannover’de 82 yataklı bir oteli var. Otel, restoran ve turizm ile ilgili konularda buradan dolayı dolu dolu bir birikim sahibi. İnsanlarla çabuk iletiÅŸim kuruyor. Hep gülüyor. Gülümsetiyor. Almanca’nın yanı sıra İngilizce ve birazda Türkçe konuÅŸuyor. BilmediÄŸi bir dilden olanla da anlaÅŸmanın bir yolunu buluyor.
HemÅŸehrisi Foça’nın Mari teyzesi (Marie Monremeyer)’nde konakladığı dönemde, sahil kafelerinden birinde içkisini yudumlarken, o sıra baÅŸka bir restoranda garsonluk yapan İnan Kılıç’la tanışırlar. Öylesine bir tanışmadan günler sonra Gina, “onu bir gece rüyamda gördüm” dediÄŸi İnan’ı aramaya koyulur. Bulur. ArkadaÅŸ olurlar. Çalıştığı yere sık sık gelir. Yardım eder. Yabancı müşterilerle sohbetlere koyulur. O sohbetler aynı kiÅŸileri bir daha bir daha oraya çeker. İnan’la daha bir ayrılmaz olurlar.
Almanya’ya ailesini, oÄŸlunu görmek için yılda bir-iki gider, ama Foça’ya hep planladığından önce döner.
Bir gün, yani bundan 14 ay öncesi, İnan ve arkadaşı Mahmut’u deyim yerindeyse kara kara düşünürken bulur. Dertlerini sorar. İki arkadaşın ellerine yıllardır düşledikleri kendi iÅŸlerinin patronu olma fırsatı gelmiÅŸtir. Ama onları hem maddi hem moral olarak ateÅŸleyecek biri gereklidir. İşte o ateÅŸi yakanlardan biri Gina olur. BaÅŸaracaklarına inanır ve onları da inandırır. Pek memnun olmayan eski iÅŸletmeciden devralınan Sahil Restoran’ın kaderi deÄŸiÅŸir. Çehresiyle birlikte çevresinin de yüzü gülmeye baÅŸlar. Dekorasyonu, müziÄŸi, mutfağı, çeÅŸitleri deÄŸiÅŸir. En önemlisi gülen yüzlerin hizmet ettiÄŸi masalarda güller açar. Müşteri memnun, garson patronlar memnun. Gina daha bir gülüyor.
“Foça sihirli bir yer” diyor Gina. “Burası benim için bir numara bir yer. Burada tanıdığım insanlar bir numara. Türk kadınları bir numara. Çok çok çook takdir ediyorum, onları” diyor.
Sahil Balık Restoran özellikle hafta sonları dolup dolup boÅŸalıyor. Burada güler yüz bir numara. “Güler yüzlü lezzet tadından yenmiyor” diyor konuklar. Mahmut Yaman ve İnan Kılıç bir yandan hesabı, mutfağı, lezzeti kontrol altında tutarken diÄŸer taraftan servise devam ediyor. Gina gönüllü ve ayrılmaz denetleyici, müşteri iliÅŸkileri uzmanı, karşılayıcı, uÄŸurlayıcı ve Foça’nın turizm elçisi. Türkiye’nin deÄŸiÅŸik illerinden, Avrupa’dan, Amerika’dan onun sohbeti için geleni var. Onu tanıyanlar yalanın ne olduÄŸunu bilmediÄŸini, herkese güvendiÄŸini ve yardım etmek istediÄŸini söylüyor. O arkadaÅŸlarıyla birlikte Foça Belediye BaÅŸkanı Gökhan DemiraÄŸ ve ailesini de çok sevdiÄŸini anlatıyor.
Hobi olarak yazıyor. Başka hobileri de var. Onları hem yapmış, hem de iki kitap yazarak bildiklerini başkalarıyla paylaşmayı seçmiş.
İşte böyle bir üçlüyle yola devam eden Sahil Balık Restoranı Foça’nın ünlü yoÄŸurtlu (Kupez) balığından, Çiroz’a, özel mısır unuyla barbun, yoÄŸurtlu sarımsak soslu barbun, barbun ızgaradan, özel piÅŸirim Çipura, Levrek çeÅŸitlerine, her türlü deniz ürününü harika mezelerle ve baÅŸta Türk rakısı, tercih edilen içkilerle sunmaya devam ediyor. Foça toprağının lezzetine lezzet kattığı yeÅŸilliklerin, yörenin halis zeytinyağıyla harmanlandığı salatalar damak zevkinde dorukları iÅŸaret ediyor.
Balık keyfinin üzerine tavsiye ettikleri kabak ya da haşhaş tatlısı, fırında helva veya çikolatalı sufle yüzlerden, yerleşen gülümsemeyi ayrılmaz kılıyor.
Sabah 09.00’da açılan mekan, gecenin 02’lerinde son müşteri artık gideyim derse ışıklarını söndürüyor.
Çalışmakla geçen bir ömrün kalanı, Gina’nın dost yüzüyle, patron sorumluluÄŸunda ama en iyi hizmeti biz yapmalıyız diyen Mahmut Yaman ve İnan Kılıç’ın garsonluÄŸunda insanları mutlu etmekle geçiyor.
Foça Sahil Balık Restoran böyle bir hikayeyle lezzet ve sohbete aç olanları, mutluluÄŸa çağırıyor. Küçükdeniz’in sandallarının yuvarladığı koyun manzarasında, Foça’nın tertemiz havasında, trafikten uzak dingin bir noktada, ayakların ve gönüllerin yorgunluÄŸunu almaya bekliyor.
Seyfi GÜL
"Seyfi GÜL" bütün yazıları için tıklayın...
