Foça Belediyespor “Kazandık bu hakkı kimseye verecek değiliz”
1 Mayıs 2011 tarihinde son maçları oynanan Bölgesel Amatör Lig (BAL) 8. Grubunda kaos devam ediyor.
Foça Belediyespor’un itirazını haklı bularak İzmirspor’u 2 maçta hükmen yenik sayan ve küme düşüren TFF Tahkim Kurulu "Tahkim Kurulu kararları kesindir, idari ve yargısal mercilerin onayına tâbi olmadığı gibi, bu kararlara karşı idari ve yargısal mercilere başvurulamaz" maddesini gerekçe göstererek bu konudaki itirazları reddetmişti.
18 Haziran 2011 tarihinde Alsancak Stadı’nda oynanan baraj maçını 5-2 kazanan Foça Belediyespor 2011-2012 sezonunda da BAL liginde oynamaya hak kazanmıştı. Lig tescil edilmiş, yeni sezon için Foça Belediyespor’un gerekli işlemleri yapması istenmiş ve sezon harcı TFF tarafından alınarak kabul edilmişti.
TFF Yönetim Kurulu ve Tahkim Kurulu üyelerinin değişmesi sonrasında tekrar başvuruda bulunan İzmirspor yönetiminin itirazı bu kez kabul edildi.
TFF Amatör İşler Müdürlüğü 10 Ağustos 2011 tarihli toplantıda alınan ve daha önceki kurul kararları ile oynanan baraj maçını yok sayan yeni kararını 16 Ağustos 2011 tarihinde kulüplere faksladı.
Genel Sekreter Vekili Adnan Ersan imzasıyla gönderilen son karar metninde:
“Foça Belediye Spor Kulübü’nün, İzmirspor Kulübü’nün hükmen mağlup sayılması talebiyle başvuruda bulunması ve AFDK’nın 16.06.2011 tarihli kararı ile İzmirspor Kulübü’nün hükmen mağlup sayılması sonucunda Foça Belediye Spor Kulübü’nün Bölgesel Amatör Lig’de kalma (baraj) müsabakası oynama hakkını elde ettiği, bu çerçevede Yeşilovaspor Kulübü ile söz konusu müsabakayı oynadığı ve 5-2 galip gelerek Bölgesel Amatör Lig’de kalma hakkını elde ettiği anlaşılmıştır.
Foça Belediye Spor Kulübü’nün söz konusu müsabakayı oynayarak ligde kalmasını sağlayan AFDK kararının, Tahkim Kurulu’nun 29.07.2011 tarih ve 45 sayılı toplantısında aldığı kararla kaldırılması nedeniyle;
İzmirspor Kulübü’nün Bölgesel Amatör Lig’de kalma müsabakası oynama hakkını elde ettiğine, Söz konusu müsabakanın daha sonra belirlenecek bir yer ve tarihte Yeşilovaspor Kulübü ile İzmirspor Kulübü arasında oynanmasına. Bu müsabakayı kazanan takımın 2011-2012 sezonunda Bölgesel Amatör Lig’e katılma hakkını elde etmesine, Foça Belediye Spor Kulübü’nün 2011-2012 sezonunda Süper Amatör Lig’de mücadele etmesine,
karar verilmiştir.” ifadeleri yer alıyor.
Foça Belediye Spor Kulübü asbaşkanı Hasan Güller aldıkları fakstan sonra bir hukuk kurulunun böyle bir karar aldığına inanamadıklarını, hayretler içinde kaldıklarını, Foça Belediyespor Kulübü’nün haklılığının bu karar metninde bile aslında tescil edildiği, buna rağmen keyfi olarak küme düşürülmesine karar verildiğinin açıkça görüldüğünü söyledi..
Güller ; "Bu sürecin böyle yönetileceğini birisi bana söylese, hadi oradan olur mu öyle şey diye cevaplardım Böyle bir şey mümkün değil. İnanmak mümkün değil. İtirazımıza makul bir sürede haksızsınız diye karar verilseydi sorun hiç yaşanmazdı. Sürece inanamıyorum. Bir karar böylemi verilir. Karar aleyhimize ya da lehimize olduğu için söylemiyorum. Biz sonuçta amatör bir kulübüz. Ortaya getirdiğimiz çok somut bir olay var. Futbol Federasyonu talimatına göre futbol oynamak için futbolcunun lisansı olacak. Lisansı yoksa yoldan geçen birini kolundan sahaya çekip futbol oynatamazsın. Bu kadar basit. Lisanssız oynayan bir futbolcu var. Tespit edilip federasyona bildiriliyor. Talimatın “Yoruma açık olmayan” maddesine aykırı hareket etmiştir” diye Tahkim kurulu karar veriyor. Herkes tarafından hemen uygulanması gereken bu karar AFDK tarafından dikkate alınmıyor. Cezaya gerek olmadığına hükmediyor. Bunu tekrar Tahkim Kurulu’na götürüyoruz. Kurul bu kez oldukça ağır bir karar alıyor. Kendi kararlarının kesin olduğunu ve yorumlanamayacağını, idari yargı dahil hiçbir yere başvurulamayacağını, hemen uygulanması gerektiğini söylüyor ve AFDK’yı gerekli cezayı vermesi konusunda açıkça uyarıyor. Bu sonucu gören Amatör İşler kurulu AFDK’nın bir ceza vermesini beklemiyor, 14 Haziran’da Foça Belediyespor’a yazı yazıyor. 18 Haziran’da Yeşilova ile maç oynayacaksın diyor. Hazırlıklara başlıyoruz. Dikkat edin 14’ünde yazıyor, üç gün sonra yani 18’inde maç oynayacaksın diyor. 1 Mayıs’ta lig bitmiş. Takım dağılmış. Yaklaşık 50 gün geçmiş. Üç gün içinde maç oynayacaksın diyor. Bana hazır mısın demiyor. Futbolcun var mı demiyor. Maça davet ediyor. Bu arada maç kararı tebliğ edildikten iki gün sonra AFDK 16 Haziran’da İzmirspor’a vermesi gereken cezaları nihayet veriyor. Tüm şartları zorluyoruz. Çıkıyoruz. Kazanıyoruz. Lig tescil ediliyor. Genel Kurul’un onayından geçiyor. 2011-2012 sezonunda BAL’da yer alacak takımlar yayınlanıyor. 27 Temmuz’a kadar şu belgeleri tamamlayın, şu teminatları bize yatırın deniyor. Foça Belediyespor bunları da yapıyor. Takımını kuruyor. Sezonu açıyor. Sonra 16 Ağustos’ta bir yazı geliyor.
2 Mayıs’ta başlayan serüven’de 16 Ağustos’a geldik. Ligde kalmak için baraj maçını oyna diyen kurul, maçı oynatan ve bunu tescil eden kurum, beni BAL’a davet eden kurum, gerekli teminatları alan kurum bu sefer diyor ki “Foça Belediye spor Kulübü’nün 2011- 2012 sezonunda Süper Amatör Lig’de mücadele etmesine karar verilmiştir” Günaydın.
Türkiye’de spor böylemi yönetilir. Bu benim lehime ya da aleyhime olduğu için söylemiyorum. İhbar telefonunu aldığımda şöyle düşündüm. “Benim görevim bunu Futbol Federasyonuna iletmek. Zaten Federasyon bunun gereğini yapar. Çünkü o talimatları ben yazmadım. O lisansları ben istemiyorum. Söz konusu lisansın üzerinde kocaman yazıyla şöyle yazar. “İş bu lisans 27.03.2011 tarihine kadar geçerlidir” o lisansı kontrol edecek olanlar da maçın dört hakemidir. Maçtan önce kontrol edeceklerdir. Demek ki bu kontrol yapılmamış. İki takımın yöneticisi kontrol edecek. Etmemiş. Yapılmış edilmiş ise de bile bile göz yumulmuş. Bunun sorumlusu kim. Hakemler, dolayısıyla yine Federasyon. Sonra takibeden üçüncü maç için İzmirspor, Çiğli Belediyespor’la Menemen’de oynamaya geliyor. Yönetim kurulu üyesi arkadaşlarımızla biz de stadtaydık. Konu futbolcu çıkıyor, ısınıyor, sahaya çıkmak için içeri girdiklerinde birden bire Friday yok oluyor. Niye. Açıkça söylüyorum. Futbol Federasyonu kayıtlarında bu vardır. Müsabaka listesinde Friday’in ismi çizilmiştir. Yerine başka bir futbolcu yazılmıştır. Niye. Çünkü hakem heyeti Friday’in lisansının 27.3.2011 tarihinde bitmiş olduğunu fark ediyor ve müsabaka listesinden çıkarılmasını istiyor da ondan. Bunu da yapan hakem heyeti. Önceki iki maçta hakem heyetleri bunu yapmıyor. Ben Foça Belediyespor Kulübü olarak Futbol Federasyonu’nun yapması gereken kontrolun yapılmadığını söylüyorum. Olayı biz böyle fark ettik. Ben kötü düşünsem “Futbol Federasyonu’nun bundan haberi vardır desem” Evet. Vardır. Çünkü olmalıdır. Kontrolu o yapıyor. Her iki maçta da vardır. Çok net. Hiç uzatmadan, talimatlara uymadın, cezası belli. Altı puan silmek. Başka bir şey değil. Amatör İşleri buna rağmen oynatılmasında mahzuru yoktur diyor. Gösterin diyoruz mahzuru olmadığına dair bir kanun, bir yönetmelik, talimat. Yok diyorlar. Dünyada bunun bir örneğini gösterin ona da razıyız diyoruz. Gösteremiyorlar. Tahkim karar veriyor. Kararında ısrar ediyor. Şimdi yeni bir tahkim kararı.
5 günlük süreden bahsediliyor. Futbolu bilen herkes bunu bilir. İki takımın aralarında yaptıkları maç için bu süre beş gündür. Niye. Maça girmeden önce bu kontrolları yapıyorsunuz. Maçtan sonra itirazınız varsa belirtiyorsunuz. Beş günlük süre böyle başlıyor. İtirazınız yoksa da “İtirazım Yoktur” diye imzalıyorsunuz. Bu belge Federasyonun elinde var. Dolayısıyla Futbol Federasyonu hakemlere “Alın lisansları elinize gerekli kontrolları yapın” diyor . Ama ben bu olayda maçı oynayanlardan biri değil, üçüncü tarafım. Nasıl haberim olacak Milas’ta oynanan maçın lisans durumundan. İhbarla olacak tabii. Bizde bu yolla aldığımız bilgiyi gerekli yerlere ilettik. Sonuçlandırması gereken yer Futbol Federasyonu. Sonuna kadar uğraştık. Bu noktaya geldik. Daha önceki Tahkim Kurulu değildi de, bu yeni kişiler mi Tahkim Kurulu. Daha önce verilmiş karar da kesindir. Biz iptal edildiği söylenen 16.6.2011 tarihli karar verilmeden 14.06.2011 tarihinde maça davet edildik. O karar 7 ay sonra da çıkabilirdi. Yahut 18’inden sonra da çıkabilirdi. Biz maçı oynamış olduk. Neye göre oynadık. Madem karar yoktu neden oynattınız bize maçı. Çünkü Tahkim Kurulu’nun daha ilk aldığı karar bu yöndeydi. İkincisinde AFDK’ya “sen ceza vermen gerekirken, tersine hareket etmişsin. Böyle bir yetkin yok”diyor. O nedenle Amatör İşleri Kurulu AFDK kararını beklemeden bize maçı oynamaya davet etmiştir.
Geldiğimiz noktada olay şudur. Federasyon şunu demek istiyor. “Maçı biz oynatmadık. Kendi kendinize oynadınız. Futbolcunuz maçta kendi kendine sakatlandı zaten. Alsancak Stadı’nda maçı seyreden 5000 kişi de yoktu. Zaten federasyon o maçı tescil etmemişti. Zaten Federasyon hakem göndermemişti. Siz kendi kendimize çaldınız oynadınız. Kırmızı kartlar gördünüz. Futbolcularınız bu nedenle ceza aldılar. Seyircileriniz hapse düştüler. Ama biz bunu oynatmadık. Kusura bakmayın. Sizi Lig’den düşürdük.” Bunu da ne zaman diyorlar. 16 Ağustos’ta.
Ay’ın 10’unda toplantı yapılıyor. Resmi bildirim yapılmadan kararlar oraya buraya servis ediliyor. Biz Amatör İşleri Kurulu’na telefon edip soruyoruz böyle bir şeyler duyduk diye. “Yok öyle bir şey” diyorlar. Futbol Federasyonu’na soruyoruz. “Yok öyle bir şey”diyorlar. Ama diğer taraftan İzmir piyasasına servis ediliyor. Gazetelerde haberler çıkarılıyor. Bu neye sebep oluyor. “Foça Belediyespor düştü. Futbolcularına teklifler yağıyor. En çokta İzmirspor kulübünden. Geçen yıl kadromuzda olan bu yılda anlaştığımız futbolcularımız şimdi İzmirspor’a kaçırılıyor. Bunu iyi niyetli değerlendirmemiz mümkün değil. Takımımızı bu yolla da parçaladılar. Madem iyi niyetlisin. Bu kararı diğer kulüplere de kamuoyuna da 16 Ağustos’ta açıklasana. Bana Ay’ın 14’ünde tebligat yapıp 18’inde maça çıkıyorsun diyenler, İzmirspor’a da 16’sında tebligat yapıp 20’sinde maça çıkıyorsun deselerdi ya.
Bu karar böyle kalmayacak. Tabii ki biz sonuna kadar gideceğiz. Artı oynanacak baraj maçı 2010-2011 sezonunun baraj maçı. Maçı oynayacak oyuncular hangi sezonun 2011-2012 sezonunun. Böyle bir şey olabilir mi.
Bizim düşeceğimize inanmıyorum. Haklılığımızı Tahkim Kurulu da görecek ve Foça Belediyespor’u düşüremezsin. Kazanılmış hakkı var diyecektir. Ama bu maç oynanacaksa eski oyuncuları getirip oynatmaları gerekecek. Yoksa Foça Belediyespor’lu futbolcular bir ilke imza atacak. Hem Foça Belediyespor formasıyla maç yaptılar, hem İzmirspor formasıyla maç yapacaklar ve belki takımlarını ligde bırakacaklar. Yeşilova; karşısında başka formalarla ama aynı rakip oyuncularla iki defa baraj maçı oynamış olacak. Böyle bir şey olabilirmi. 2 Mayıs’ta başlayan bu hale gelen karmaşa, maç oynatılırsa bundan sonra ki dönemde artarak devam edecektir. Bir önceki sezonun maçını bir sonraki sezon futbolcuları ile oynatırsan yine itirazlar olacak. Eminiz artık aklıselim galip gelecek ve biri çıkıp bu duruma “kardeşim artık durun, yeter” diyecektir. Yoksa “Tahkim Kurulu kararları kesindir ama bu kurul değişmezse” mi diyeceğiz bundan sonra.
Yargıtay’ın süre konusunda kararları var. Üçüncü taraf için diyor ki itiraz süresi öğrenildiği tarihte başlar. Yoksa İzmirspor ile diğer takım arasında ki maçta lisans kontrolunu yapacak olanlar iki takım yöneticileri ve hakemler kanalıyla federasyondur. 5 günlük süre onlar için işler. Benim taraf olmadığım bir maçta gidip lisans kontrolu yapmam mümkünmüdür. Yaptırırlar mı. Bu durum, bu süre konusu ilk duruşmada Futbol Federasyonunun, ikinci duruşmada İzmirspor Kulübünün avukatları tarafından ileri sürüldü zaten. Tahkim Kurulu o zaman kendilerine dedi ki “Evet. Sizin bu belgelerden haberiniz var. Maç yapan taraflar olarak. Ama üçüncü kişi nereden öğrenecek. Nasıl öğrenecek. O nedenle öğrendiği tarihten başlattı beş günlük süreyi. Yani bu süre konusu baştan beri ileri sürüldü, ama reddedildi. Kayıtlar incelenirse zaten görülür.
İtiraz için harcımızı yatırdık. Hazırlığımızı tamamlayıp yasal süre içinde itirazımızı yapacağız. Biz kazanılmış bir hakkımız olduğuna inanıyoruz. İzmirspor yada Yeşilova’ya karşı bir düşüncemiz yok. Onlar maç yapacaksa yaparlar. Çıkacaksa çıkarlar. Foça Belediyespor kazanmıştır, 2011-2012 sezonunda BAL ligine davet edilmiştir, harcı yatırılmıştır, lig listelerinde yerini almıştır. Bu hakkı kimselere verecek değiliz” dedi.
