ISSN 1308-8483
Türkiye’nin en büyük “fıstık çamı” ormanı / Işık Teoman
Işık Teoman    
  Yayın Tarihi: 22.12.2008    


Türkiye’nin en büyük “fıstık çamı” ormanı


500’den fazla ailenin yaylacılık geleneğini sürdürdüğü Kozak Yaylası’nda beş milyon adet fıstık çamı orman denizi oluşturmuş

Yukarıbey, Karaveliler, Kıranlı, Çamavlu, Güneşli (Tekke), Göbeller, Terzihaliller, Kaplan, Hacıhamzalar, Aşağıcuma, Aşağıbey, Hisarköy, Ayvatlar, Yukarıcuma ve Demircidere köylerine Kozak Köyleri, dağlık ve ormanlık bir alanda kurulan bu bölgeye de Kozak Yaylası adı verilmiş.



Yukarıbey Nahiyesi (Kozak) bölgenin en büyük köyü


Kozak Yaylası’ndan Çandarlı’ya

Hafta sonu İzmir ve çevresinde günü birlik keyifli bir pazar tatili geçirilebilecek pek çok yer var. Genellikle hava sıcaklığı kış boyunca ılıman seyrettiği için, bu geziler ailece çoluk çocuk rahatlıkla yapılabilir. Bizim tercihimiz bu hafta sonu Bergama’nın Kozak Yaylası oldu. İzmir’e 100 kilometre uzaklıktaki Bergama’ya ulaşana kadar insan zamanın nasıl geçtiğini anlamıyor.

Karşıyaka’dan çıktıktan sonra Menemen’e varmadan önce Eski Foça girişindeki salaş kahvede nefis bir kahvaltı ettik. Geziye bu kez annemi de aldım. Ayşe ben ve annem yolda verdiğimiz molaların ardından Bergama’ya ulaştık. Aliağa’yı geçtikten sonra Şakran ve köylerine girdik. Bu köylerde hala eski evler ayakta kalabilmiş. Körfeze bakan doyumsuz manzarası günün her saati esen rüzgarı, sessiz sakin köy meydanı haftanın yorgunluğunu silip süpürüyor.


Kozak Yaylası


Ağaçlara tırmanmak ustalık işi

Bergama’da alışveriş yaptık. Bergama’nın tarihi mekanları oldukça çok. Ancak bu mekanları ziyaret etmek, annemin ayağındaki kemik erimesi nedeniyle gerçekleşemedi. Kozak Yaylası’nın tadını çıkardık onun yerine. Bergama kent merkezinden dolaşarak yol ayrımından Kozak Yaylası’na ulaşılıyor. Yaklaşık 20 kilometrelik bu güzergah gerçek bir fıstık çamı ormanı. Türkiye’de eşi ve benzeri yok. Bu şahıs ormanlarında yetişen fıstık çamları babadan oğla geçerek günümüze kadar gelmiş her biri asırlık ağaç olmuş. Tabiî ki bu ağaçlara tırmanmak ve fıstık kozalaklarını koparmak büyük ustalık istiyor. Ama artık, ağaçlara tırmanmak, Kozak Yaylası’ndakiler için sıradan işler.

Kozak Yaylası’nda, 5 milyon adet fıstık çamının varlığını öğreniyoruz. Ve 500’den fazla aile geçimini, ayrıca yaylacılık geleneğini sürdürüyor. Kozak Yaylası deniz seviyesinden 500, bazı yerlerde de 1000 metre yüksekliğe kadar ulaşıyor. Bu gezimizde yeni bir şey daha öğrendik. Kozak'ın kendi adıyla anılan üzümü de bu çevrede çok biliniyor ve meşhurmuş. Mevsim nedeniyle tadına bakma şansımız olmadı.


Kozalaklar da değerlendiriliyor. Fıstıklar ayrıldıktan sonra geriye kalanlar köylüler tarafından römorklara yüklenip götürülüyor


15 köy yol boyunca sıralanmış

Bergama’dan başlayan yolculuk boyunca; Yukarıbey Nahiyesi (Bergama) Kozak diye biliniyor ve Kozak bölgenin en büyük yerleşim alanlarından biri. Sırasıyla, Yukarıbey, Karaveliler, Kıranlı, Çamavlu, Güneşli (Tekke), Göbeller, Terzihaliller, Kaplan, Hacıhamzalar, Aşağıcuma, Aşağıbey, Hisarköy, Ayvatlar, Yukarıcuma, Demircidere ve Okçular köylerinden birçoğuna girip çıktık. Köy kahvelerinde oturduk çaylarımızı yudumladık ve yorgunluk attık. Genelde yörede yaşayan vatandaşlar bu köylerin tümüne Kozak Köyleri adını vermiş. Dağlık ve ormanlık bir alanda kurulduğu için de bölgenin adı Kozak Yaylası olmuş.


Yukarıbey Köyü'ne fıstık çamı ormanlarının arasından ulaşılıyor


Kozak taşı da ünlü

Yol boyunca kozak taşını işleyen tesislere rastladık. Yani Kozak Yaylası sadece fıstık çamıyla ünlü değil. Kozak taşı da bu bölgenin geçim kaynakları arasında yer alıyor. Özellikle belediyeler bu taşları kendi kent merkezlerine döşemek için aylar öncesinden sıraya giriyormuş. Yukarıbey nahiyesinde verdiğimiz mola sırasında kahvede sohbete katılan köylüler bize 15 köyde halı dokumacılığının da yapıldığını anlattılar. Ancak ekonomik nedenlerde köy sayısı günümüzde yediye düşmüş. Sadece, Karaveliler, Kıranlı, Çamavlu, Güneşli (Tekke), Terzihaliller, Yukarıcuma ve Hacıhamzalar Köyleri'nde halı dokuma işi sürdürülüyormuş.


Sahilde çayımızı yudumladığımız sırada güneş batmaya başladı. Bir balıkçı teknesi ise ağ atmak için barınaktan çıkıp uzaklaşıyordu


Yağmur altında sıcak çay

Kozak Yaylası’ndan dönüşü farklı yerler görmek amacıyla geri dönmeden Çanakkale yoluna kadar sürdürdük. Ayvalık Çarşısı, oradan Dikili’ye geçtik. Havanın da güzel olmasından yararlanıp sahilde bir kafeteryaya oturup çaylarımızı yudumladık. Dikili’den ayrılırken hava iyice karardı ve soğumaya başladı. Çanakkale yolu yerine Çandarlı yolunu tercih ettik. Yaklaşık 20 kilometrelik bu güzergah da kırmızı kiremit kaplı köy evleriyle dolu ve tam bir köy yolu. Yağmur atıştırmaya başlarken Çandarlı sahilinde de birer sıcak çay içip İzmir’e dönüş yaptık.


Çandarlı Kalesi çok iyi aydınlatışmış. Görkemli bir şekilde en uzak bölgelerden dahi görülebiliyor



Dikili balıkçı barınağı



Işık Teoman

isikteoman@gmail.com


11650











   |   Hakkımızda    |    İletişim    |    Yasal Uyarı    |


    © FocaFoca.com tüm hakları saklıdır.   (03/2005)