ISSN 1308-8483
8 MART SİZİN OLSUN / Elif Y. ÖZEL
Elif Y. ÖZEL    
  Yayın Tarihi: 8.3.2016    


8 MART SİZİN OLSUN

8 Mart kutlu olsun. Biraz da mutlu olsun.
Kime kutlu olsun?


Bizi daha anne karnındayken ötekileştiren,
Kaşla göz arasında, çocukluğumuzu ergenliğe bağlayıp, gayrı resmi yollardan karılığımızı ilan eden,
Daha çocuk yaşımızda bize anneliği tattıran,
Çocuklarımızla birlikte büyümemize vesile olan,
İtaat etmeyi öğrenmemiz için elinden geleni ardına koymayan,
Ne giyeceğimize karar verip bizi bu dertten kurtaran,
Sokağa çıkma saatlerimizi belirleyerek, bizi itten kopuktan koruyan,
Şiddete uğradığımızda sığınabileceğimiz mekânlar hazırlayıp, bunların sayısını da talepteki artışla doğru orantılı olarak arttıracağını vaat eden,
Tecavüze uğradığımızda, “tahrik” unsurunu gözümüze sokarak, bize daha ahlaklı ve erdemli olmayı öğreten,
Çalışırsak iyi eş ve iyi anne olamayacağımız öngörüsüyle, bizi evimizin hanımı olmaya davet eden, şayet ısrarla çalışmak istersek, emeğimizin karşılığını belirleme zahmetinden bizi kurtaran,
Kocamızdan şiddet gördüğümüz için yardım talep ettiğimizde, “kocandır hem döver hem sever” diyerek bir abi edasıyla sırtımı sıvazlayan ve yuvamızı dağılmaktan kurtaran,
Ölümüzden de dirimizden de her türlü faydalanma becerisini gösterebilen,
Çocuklarımızı hangi ahlaki ve etik değerlere göre yetiştireceğimizi liste halinde önümüze koyan,
Böreğin her türlüsünü ivedilikle yapabilme yetimizi geliştirecek imkan ve şartları eksiksiz sunan,
Sahip olduğumuz hakları, “haklısınız ama” öğretileriyle yumuşatıp, ardından “bu fazla yumuşamış verin de bir kalıba sokalım” iyi niyetiyle bütün haklarımızı elimizden alıvermeye yeltenen,
Erkeğe “aslan”, kıza ise “arkana yaslan” cinsiyet modelini reva gören zihniyet,
8 Mart size kutlu olsun. Güle güle kutlayın.
Ve biz de sizin gününüzü kutlamak için davet edildiğimiz kürsülerden;
Zerre kadar değişmeyen, hatta her geçen gün artış gösteren taciz, cinayet ve darp rakamlarını eksiksiz ve yalap şap iletelim,
Bilerek ve de isteyerek bir türlü çözüm getirilemeyen problemlerinizi canı gönülden otoritelere iletelim,
Sizin için planladığımız sığınma evlerinin projelerinden bahsedelim, konuyla ilgili sizin de fikrinizi alalım,
Oturalım biraz da biz emeğinize bedel biçelim,
Siz çok yoruldunuz, biraz da biz çalışalım diyerek sizi biraz da olsun dinlendirelim,
Namus timsali olma sırasını size verelim, verelim de size haksızlık etmeyelim,
Yılda bir defa da olsa ayağınıza kırmızı karanfiller getirelim, bu vesileyle sönmüş egolarınızı şişirelim,
Bütün eğitim haklarınızı devralalım, biraz da biz avukat, biz doktor, biz siyasetçi olalım. Biraz da biz yumruk yumruğa kavga edelim mecliste,
Karınız sizi dövdüğünde bir abla edasıyla sırtınızı sıvazlayalım da yuvanızı dağılmaktan kurtaralım,
Bu defa biz öğretelim size edepli giyinmeyi, bir defa da biz koruyalım sizi gece vakti itten kopuktan,
İyi koca, iyi eş, iyi baba nasıl olunurmuş bir fırsatta size verelim mesela,
Erkeklerin mani olamadığınız hormonlarına sebep bize tahsis etmeyi planladığınız pembe otobüsler vardı ya, biz de sizin için o otobüslerin mavisinden tahsis edelim de konfor neymiş gösterelim size,
Sizi koruyup korumayacağımıza “bekar mı bakir mi?” sorusunu cevapladıktan sonra karar verelim di mi?
Bilimsel çalışmaları destekleyelim. Hamile kalma şansınız olursa şayet, sizi doğurana kadar evinizde yan gelip yatıralım..
Hal ve hareketinizde “ağır tahrik” unsuru söz konusu olduğunda, biraz da biz “iyilik hali” ve “ağır tahrik” indiriminden sebeplenelim. Biraz da biz elimizi kolumuzu sallaya sallaya gezinelim ortalıkta… olmaz mı? Olur olurr..
8 Mart’larınız da güzel olur, 9 Mart’larınız da…
İnsan olmak bile bu kadar ağırken,
Kadın olmayı hafife alanlarınız da umarım bir gün adam olur…
O da olur.
Umarım olur..
Olursa da iyi olur.


Elif Y. ÖZEL



2404











   |   Hakkımızda    |    İletişim    |    Yasal Uyarı    |


    © FocaFoca.com tüm hakları saklıdır.   (03/2005)