ISSN 1308-8483
Gezip gördüğün senin olsun, yiyip içtiğini anlat! / Aşçı Fok<br>Nurdan ÇAKIR TEZGİN
  Yayın Tarihi: 27.5.2009    


Gezip gördüğün senin olsun, yiyip içtiğini anlat!


Eskiden ayıp sayılırmış yenilip içileni anlatmak, öyle ya; olan var olmayan var, anlattığınızı satın alıp yiyebilenlerin sayısı pek az olabileceğinden, özenilmesin diye anlatılmazmış yiyip içilen. "Yediğin içtiğin senin olsun, gezip gördüklerini anlat" söyleminin tam tersini yapar olduk artık!

Her şeyi tersine çevirdiğimiz zamanları yaşıyoruz. Ya gidilen yerleri kanıksadık, yada her yerde gezi haber ve yazıları okumaktan daral geldi, ki şimdi yükselen değer yeme içme eksperliği! "Gezginlik" demiyorum çünkü, her üç kişiden birinin tadımcı (gurme) olduğu bir dönemde bir sonraki evre eksperlik olmalı herhalde diye tahayyül etmek istiyorum...

Klasik gezginciliğin olmazsa olmazı yer, konum, zaman, harita ve zengin hayal gücü kurmacaları yerini bir tabak yiyeceğin sunumu ve varoluş öykülerine bıraktı. Meğer ne yaratıcı ne gırtlakçı insanlarmışız biz! Her alanda olduğu üzere mutfak hikayelerini de batıdan, oradan buradan aldığımız için, sahip olduğumuz pek çok değeri yeniden keşfediyoruz ne yazık...

Çatalhöyük üzümünü yenibaştan fark edebilmek için illa ki Sicilya turuna çıkmamız gerekiyor, keza; geleneksel taş baskı erken hasat zeytinyağının kıymetini anlayabilmemiz için de iki yüz elli gramı bilmem kaç dolarlık İspanyol markasının hikayesini okumamız gerekiyor!

Pitaları, keteleri, cepli ekmekleri hep başka dillerdeki isimleriyle zikredip yeni bir keşif gibi ballandırmamız gerekiyor ki, birileri de çıkıp aaa bizim de şunumuz vardı deyip hafızasını zorlasın. Ninem, ebem, dedemgiller keteyi, bezeyi, bazlama ve çöreği böyle yapardı çocukken, şunu şöyle yerdik desin!

Yaşadığımız coğrafyanın geleneksel kültürüne ait yiyecek alışkanlıklarını, aniden-birden bire fark ediyor olmak nasıl bir yanılsamadır diye hayıflanmadan edemiyorum. Ne oldu da bunun ayırdına varabildik? Mevcut sistemde kimler ne dedi, nasıl dediler veya nasıl bir açmazla karşılaşıldı ki, cümlemiz mantar misali yiyecek eksperi kesildik!

Yiyip içtiğimi anlatmak üzere başladığım satırlarımın geldiği noktaya bakar mısınız? Oysa, Bursa Mudanya seyahatimin kişiye özel sofralarına değinecektim ki, yerim kalmamış hay Allah! Yenim de dar üstelik...


Aşçı Fok
Nurdan ÇAKIR TEZGİN


www.ascifok.com


2544











   |   Hakkımızda    |    İletişim    |    Yasal Uyarı    |


    © FocaFoca.com tüm hakları saklıdır.   (03/2005)