ISSN 1308-8483
AÇIK MEKTUP 2 / Zuhal ÖZÜGÜL
Zuhal ÖZÜGÜL    
  Yayın Tarihi: 15.5.2012    


AÇIK MEKTUP 2

Bu kez FOÇA ANITLAR KURULU’NA,

Bu yazıyı bir sorunu dile getirmek, duyurmak için yazıyorum. Ancak daha önce sizlerden empati (son zamanlarda çok sevilen, başkasından yapılması beklenen ancak kişinin yapmadığı) yapmanızı rica edeceğim.

Bir sabah, feci bir lağım kokusuyla burnunuzun direği kırılarak uyandınız mı? Bu güzel Mayıs ayında “hadi balkonda bir kahvaltı yapalım” diyerek hazırlandığınız ancak baş döndüren lağım kokusu ve görüntüsüyle apar topar içeri kaçtığınız oldu mu? Bir gece eve geldiğinizde ayaklarınız şıpır şıpır lağım sularına girdi mi? Anladınız herhalde. Kanalizasyonumuz olmadığı için yaşanan sorunlardan yalnızca birkaçı.

Baştan başlayayım. Yıllar, yıllar önce (masal gibi) Foça’da kanalizasyon yapılacak dendiği zaman çok sevinmiştik. İşte medeni bir belde, b.klardan kurtulacağız diye hem gururlanmış hem de böbürlenmiştik. Ama heyhat! Bir de baktık ki bizim bölge (İsmet Paşa) atlanmış ve devam edilmiş. Sorularımıza verilen yanıtlar inandırıcıydı. “Bir iki yılda yapılacak merak etmeyin.” Neden inanmayalım. Belediyeye güvenmiş ve tesir altında kalmadan oy vermiş, seçmiştik. Tekrar fosseptik, vidanjör, telefon üçlüsü arasında gidip gelmelere dönmüştük. Vidanjör, çağırmak, beklemek işkence haline gelse de, geç de olsa geliyordu. Son günlerde bir değişiklik yaşadık. Sessizce geldi oturdu gündeme. Vidanjör bundan sonra ücretli olacaktı. Önce 60TL, sonra 50TL. en son 20TL’ ye indi servis ücreti. Neden? Tekrar soruyorum neden, neden?

Bu arada tüketicilerden bir İZSU faturasını incelemesini öneririm. “Katı atık 8,39TL.” neymiş bu? Çöp toplama. Belediyeye ödeniyormuş. Çevre vergisi, 2 kez KDV v.s. öde babam öde. Meğer belediye hizmetleri de ücretliymiş. (Benim zavallı 243 sokağıma daha bir temizlik elemanı girmedi)

Benim gibi çevre duyarlısı olanlarla konuştuğumuzda şöyle bir sonuca varıyoruz. Örneğin fosseptikler sitelerin ilk yapıldığı, 20-25 yıl öncesi yapıldı. Fosseptikler neredeyse tamamen doldu, azar azar taşsa da kirli sular toprağa karışıyor ve denize dökülüyor, değil mi? Buna göz yumuluyor ve denizin kirlenmesi önemsenmiyor. Çevreciler, bilimciler daha iyi yanıtlayabilirler bunu.

Bir yanıt alma ümidiyle aradığımız kurumlar tam anlamıyla dalga geçer gibi elden ele şutluyorlar bizi. Ama tüm parmaklar Anıtlar Kurulu’nu gösteriyor. O zaman ben soruyorum:
Tüm Foça sit alanı değildi de bizim İsmet paşa’nın bir kısmı mı sit alanı? Benim 243 sokağı düşününce kendimi tutamadım güldüm. Yanımızda, bilmem kaç hektara yayılmış Jandarma Komando Okulu sit alanı değil mi? Sahil yolu, asıl orası, sit alanı değil mi?

İnsanın aklına “neden yerleşime izin verdiniz? Veriyorsunuz? Sorusu geliyor. Sık sık aklıma gelen bir soru daha var. Pılımı pırtımı toplayıp buradan gideyim mi? Ancak ben burada oturmuyorum, y a ş ı y o r u m! Farkı anlarsınız inşallah. O zaman, 21ci yüzyılda “insanca” yaşamak hakkım diye düşünüyorum. Ama Foça’da çifte standart uygulamasını, bazılarının mağdur edilmesini nasıl açıklayacağım? Taş binaları sapına kadar koruyunuz, çirkin yapıları önleyiniz, ama insanın temiz yaşama hakkını elinden almayınız, empati yapınız ve insancıl konularda esnek olunuz.

Ben bir grup adına da yazmıyorum. Ancak düşüncelerin çoğu bu yönde. Sizlerden bir hareket (olumlu) bekliyoruz.

Selamlar

15.5.2012 Foça

Kanalizasyonzede Zuhal-Oğuz Özügül


Zuhal ÖZÜGÜL



2326











   |   Hakkımızda    |    İletişim    |    Yasal Uyarı    |


    © FocaFoca.com tüm hakları saklıdır.   (03/2005)