|
Yayın Tarihi: 5.6.2012
|
|
Ballı Limonata
Arı denilen kanatlının mucizevi salgısı olan bal üzerine son zamanlarda türlü entrikalar dönüyor! Sahte balcılığın yaygınlaştığı günümüzde güvenerek bal satın almak çok zor. Hele, uzaklardan getirildiği söylenen, kıymetinden sual olunmayan ballar konusunda ne çok şaibe var. O yüzden yakınımızda bildiğimiz dağda bayırda gezinen arıların ballarına meyletmek sanki daha bir çare gibi görünüyor. Tabi, iyice araştırdıktan sonra! Bu hafta Foça Yeryüzü Pazarı’ndaki ballı limonatadan söz edeyim diye başladım satırlarıma ama; lâfın kösteği yine dağı bayırı dolandı. Baldan ziyade pazardaki ballı limonatada kalmıştı aklım. Bal üreticisi Ramazan Dağıstan, çiçek balı, taze nane, zencefil ve limondan öyle güzel bir içecek hazırlamış ki tatmalısınız diye düşündüm. Taze nane yaprağı, taze limon dilimleri ve bir parça buz ile sunumu yapılan bu ballı limonata, Dağıstan’ın ballarının önüne geçmiş gibi görünüyordu pazarda. Damağınızın derinliklerindeki burun kanallarınızı yeniden farketmenizi sağlayacak bir içecek! Slow Food ve Earth Markets anlayışı gereği Foça’ya en fazla 40 km. mesafe içindeki üretimlerin satıldığı Yeryüzü Pazarı’nda, bir bal üreticisiyle karşılaştığınızda neler sorarsınız? Sorularım arasında arı kovanlarının Foça’nın hangi bölgesinde olduğu öne çıkıyordu; Mevsimine göre yer değişikliği yaptıklarını ifade eden Dağıstan, Yenifoça yolundaki Kartderesi mevkii ve iç taraflardaki dağ yamaçları ile Hacılar Limanı'na kovan gezdirdiklerinden ve çiçeklerin rahiya salgıladıkları dönemlerin izini sürdüklerinden söz etti. Ayrıca soğuk, sıcak, yağış, rüzgar gibi koşullar da bu gezintiyi gerekli kılıyormuş. Foça'ya çok yakın, gidilip görülebilecek mesafeler bunlar! 
Ben yine ballı limonataya döneyim, yoğunluğu olan bir içecek olmuş. Bal tefsiri gibi methiyeler dizmek isterim fakat bilindiği üzere bal oldukça kalorisi yüksek bir yiyecek, fazla abartmadan tadında bırakmalı ki, bir daha yiyip içmeye kendi vicdanımıza yüzümüz olsun! Ballı limonata beni taa Yeni Delhi’de içtiğim şeker kamışı suyuna götürdü! Çok ilginç bir içecektir eminim yazılarımda daha önce söz etmişimdir; şeker kamışları bir gün önceden su dolu havuzlarda yıkanıp bekletilir, ertesi gün özel makinesinde içileceği zaman birkaç yarım limonun da pres arasına sokularak şeker kamışlarıyla birlikte sıkılmasıyla oluşur. Gözünüzün önünde sıkıldığı için taze olduğundan emin olursunuz. Tazeliğinden emin olursunuz da temizliğinden asla! Tanrım, neydi o kara sineklerin şeker kamışlarının üzerine inip kalkıp, çaktırmadan makinede preslenmesi!!! Nereden nereye… Hint illerindeki gayri sıhhi ortamlardan sonra bizim şerbetlerimizin gözünü seveyim! Mübarek şeker kamışı suyu pek temiz görünmüyordu filan ama öyle lezzetliydi ki, ballı limonatayı içince o tadı hatırladım. Öneririm çok farklı bir lezzet. Güvendiğiniz balı satın alıp, bir parça zencefil, 2 -3 limon ve yarım demet taze nane ile evinizde de hazırlayabilirsiniz. Çocuklar için çok besleyici olduğu tartışılmaz. Bal gibi tatlı günler diliyorum… 
Aşçı Fok Nurdan ÇAKIR TEZGİN www.ascifok.com |
| 3225
|
|
|